- Ağaç kavunu

Adsense kodları


Ağaç kavunu

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Sun 12 June 2011, 12:11 pm GMT +0200
2— Ütruc   C. Medica, Turunç (Ağaç Kavunu):

 

Buharı'nin Sahihinde sabit olduğu üzere Hz. Peygamber (s.a.) şöyle bu­yurmuştur: "Kur'an okuyan mü'min turunca (ağaç kavununa) benzer. Tadı da güzeldir, kokusu da güzeldir." [3]

Turuncun pek çok faydalan vardır. O dört şeyden mürekkeptir: Kabuk, etli kısım, ekşi kısım ve tohum. Her birisinin kendisine ait özelliği vardır: Ka­buğu sıcak ve kurudur. Etli kısım sıcak ve kurudur. Ekşi kısım soğuk ve ku­rudur. Tohum ise sıcak ve kurudur.

Kabuğunun faydaları: Elbise içerisine konulduğu zaman güve düşmez. Kokusu havayı temizler, vebaya iyi gelir. Ağıza alındığında ağız kokusunu güzelleştirir ve şişkinliği giderir. Baharat (kekik) gibi yemeğe konulduğu za­man, hazmı kolaylaştırır. Kanun sahibi şöyle der: "Kabuğunun usaresi (öz suyu) içmek suretiyle, kabuğu da sarmak suretiyle yılan sokmalarına iyi gelir. Kabuğunun kav kısmı baras (alaca) hastalığı için sürülmek bir ilaçtır."

Etli kısmına gelince, mide hararetine iyi gelir, sarı safrası olanlara fayda verir ve sıcak özellikli buharları önler. el-Gâfikî: "Etli kısmını yjemek basur­lara fayda verir" demiştir.                                                   

Ekşi kısmı ise, safrayı tutar ve kırar, sıcak hafakanı teskin eder. İçmek ya da sürme çekmek suretiyle sanlığa iyi gelir. Safralı kusmaları keser, iştahı açar. Tabiatı eski haline döndürür. Safralı ishallere fayda verir. Öz suyu ka­dının cima arzusunu teskin eder, yüze sürüldüğünde çiğit denen beneklere iyi gelir. Temreği adındaki deride meydana gelen kaşarlanmayı izale eder. Bu, elbiseye boya döküldüğü zaman onu çıkarması ile de anlaşılır. İyileştirici, kesici, soğutucu gücü vardır. Ciğerlerin hararetini söndürür, mideyi güçlendirir, saf­ranın keskinliğini önler ve ondan ânz olan balgamı giderir, susuzluğu yatıştırır.

Tohumuna gelince, çözücü ve kurutucu bir özelliği vardır. İbn Mâsiveyh [4] şöyle der: "Çekirdeğinin özelliği, öldürücü zehirlere karşı fayda vermesi­dir. Bir mıskal ağırlığında soyulmuş çekirdeği ılık su ile birlikte içilir ve kay­natılarak yara yerine sürülür. Eğer öğütülür de sokulan (ışınlan) yere konu­lursa fayda verir. Tabiatı yumuşatır, ağız kokusunu güzelleştirir. Bu özellik­lerinin çoğu kabuğunda mevcuttur." Bir başkası da: "Onun çekirdeğinin özel­liği, akrep sokmalarına, soyulmuş iki miskal kadarı ılık su ile birlikte içildiği zaman iyi gelmesidir. Aynı şekilde öğütülür de sokulan yere konulursa, o da iyi gelir." demiştir. Bir başkası ise: "Çekirdeği bütün zehirlere iyi gelir, bü­tün haşerat sokmalarına karşı yararlıdır." demiştir.               

Anlatıldığına göre, Kisralardan birisi tabiplere kızmış ve hapsedilmele­rini emretmiş ve onları tek bir katık seçmeleri için muhayyer bırakmış. Onlar da ütrucu (ağaç kavununu) seçmişler. Sebebini sorduklarında: "Çünkü o dün­yada bir reyhandır. Görünüşü ferahlatıcıdır, kabuğu gayet güzel kokar, etli kısmı meyvedir, ekşisi katıktır, çekirdeği zehirlenmelere karşı ilaçtır ve onda yağ vardır." demişlerdir.

Bu kadar faydası ve meziyeti olan bir şeye, kâinatın hülasası olan, Kur'-an okuyan mü'minin benzetilmesi çok yerindedir. Seleften bazıları, insana huzur ve ferahlık verdiği için ona bakmayı severlerdi. [5]


[3] Buharı, 66/18; Müslim, 797. Bu hadisin Türkçe tercümelerinde "ütruc" kelimesi turunç, portakal vb. diye tercüme edilmiştir. Botanikte Türkçe karşılığı ağaç kavunudur.

[4] Yuhanna b. Mâsiveyh el-Bağdadî'dİr. Süryanî bir tabiptir. Bağdat'ta yetişmiştir. Harun Reşid ile ilişkisi vardır. Halife kendisine tıbbî kitapların tercümesi işini tevdi etmiştir. Reşid dev­rinden el-Mütevekkil zamanına kadar Abbasî sarayının doktorluğunu yapmıştır. Samar-ra'da h. 243 tarihinde ölmüştür. Bk. el-Kıftî, Tarihu'l-Hukemâ, 380-391.

[5] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 5/17-19.