sidretül münteha
Fri 19 November 2010, 07:11 pm GMT +0200
Acı yüreğe inmiyorki eller taşın altına girsin
Hiç şüphe yok ki Allahın yeryüzünde meydana gelen tüm olayları belli nedenlerle bağladığı sebepler aleminde yaşamaktayız ve bu alemindeki her şey Yaradanın koyduğu kanun ve kurallara göre şekillenmekte.işte bu alemde kavli yani sözlü duanın yanı sıra, gerçekleşmesini isteyerek kavli dua ettiğimiz şeyin hayat bulması için belli bir çaba sarf etmemiz gerekir. Bu çaba, edilen duanın gerçekleşmesinin ne kadar arzulandığının gösterilmesi açısından önemlidir ki buna fiili dua denir.
Elbette Yüce Yaradanın her şeye gücü yeter ve olmasını istediği bir şey için ol demesi yeterlidir. Fakat bir istekte bulunan insanın isteğinin gerçekleşmesi için çaba harcaması gayret göstermesi gerekmektedir.
Cenneti isteyip kulluk yapmamak, rızık isteyip aramamak, ilim isteyip çalışmamak kavli yönleri yapılmış fiili yönleri eksik kalmış dualardır.
Biraz daha güncele dönecek olursak Irakta bir caminin minaresinden Allahuekber nidaları yükselirken bir uçak gelip bu camiyi bombalıyor, coniler camiyi, kutsalımızı kirli postallarıyla çiğniyor, Filistinde çocuklar katlediliyor, masumlar öldürülüyor, Afrikada insanlar su bulamadıkları için idrarlarını süzüp içmek mecburiyetinde kalıyorlar, kimilerinin coğrafyalarında haçlı misyonerler cirit atıyor
Kimi Müslümanlar açlıktan ölüyor, kimi zalimin zulmü altında inim inim inliyor ve kimisi de işgal altında çaresizce her gün yüzlerce kardeşini kaybediyor, aileleri parçalanıyor, ocakları sönüyor ve biz dua ediyoruz. Samimiyetten uzak birkaç sözcük dökülüyor dillerimizden yüreğimiz yanmıyor sözcükler yüreklerimize hiç uğramıyor ki acıları uğrasın. Ve bu samimiyetsizlik içinde acıların dinmesi için gereken fiili dua tabiki yapılamıyor. Kimse elini taşın altına sokmak istemiyor.
ACI YÜREĞE İNMİYOR Kİ ELLER TAŞIN ALTINA GİRSİN!!!!
ALINTI
Hiç şüphe yok ki Allahın yeryüzünde meydana gelen tüm olayları belli nedenlerle bağladığı sebepler aleminde yaşamaktayız ve bu alemindeki her şey Yaradanın koyduğu kanun ve kurallara göre şekillenmekte.işte bu alemde kavli yani sözlü duanın yanı sıra, gerçekleşmesini isteyerek kavli dua ettiğimiz şeyin hayat bulması için belli bir çaba sarf etmemiz gerekir. Bu çaba, edilen duanın gerçekleşmesinin ne kadar arzulandığının gösterilmesi açısından önemlidir ki buna fiili dua denir.
Elbette Yüce Yaradanın her şeye gücü yeter ve olmasını istediği bir şey için ol demesi yeterlidir. Fakat bir istekte bulunan insanın isteğinin gerçekleşmesi için çaba harcaması gayret göstermesi gerekmektedir.
Cenneti isteyip kulluk yapmamak, rızık isteyip aramamak, ilim isteyip çalışmamak kavli yönleri yapılmış fiili yönleri eksik kalmış dualardır.
Biraz daha güncele dönecek olursak Irakta bir caminin minaresinden Allahuekber nidaları yükselirken bir uçak gelip bu camiyi bombalıyor, coniler camiyi, kutsalımızı kirli postallarıyla çiğniyor, Filistinde çocuklar katlediliyor, masumlar öldürülüyor, Afrikada insanlar su bulamadıkları için idrarlarını süzüp içmek mecburiyetinde kalıyorlar, kimilerinin coğrafyalarında haçlı misyonerler cirit atıyor
Kimi Müslümanlar açlıktan ölüyor, kimi zalimin zulmü altında inim inim inliyor ve kimisi de işgal altında çaresizce her gün yüzlerce kardeşini kaybediyor, aileleri parçalanıyor, ocakları sönüyor ve biz dua ediyoruz. Samimiyetten uzak birkaç sözcük dökülüyor dillerimizden yüreğimiz yanmıyor sözcükler yüreklerimize hiç uğramıyor ki acıları uğrasın. Ve bu samimiyetsizlik içinde acıların dinmesi için gereken fiili dua tabiki yapılamıyor. Kimse elini taşın altına sokmak istemiyor.
ACI YÜREĞE İNMİYOR Kİ ELLER TAŞIN ALTINA GİRSİN!!!!
ALINTI