sümeyra
Sat 24 December 2011, 01:45 pm GMT +0200
9- (Verilen Rızka) Kanâat Etmek Babı
4137) "... Ebû Hüreyre (Radıyallâhü anh)'den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
Zenginlik mal çokluğundan değildir. Lâkin zenginlik nefis (ve gönül) zenginliğidir."[39]
İzahı
Bu hadisi Buhâri, Müslim, Tirmizî ve Ahmed de rivayet etmişlerdir.
Hadîste geçen "Araz" kelimesi yararlanılan dünyalık şeyler anlamında kullanılmıştır. İbn-i Battal: Hadîsten kasdedilen mânâ şöyledir: Zenginlik mal çokluğu değildir. Çünkü varlıklı olanların çoğu, servetiyle yetinmiyerek daha çok zengin olmaya gayret eder ve kazancının helâl veya haram yoldan geldiğine de pek bakmaz. Bu itibarla aşın ihtirasından dolayı öyle kimseler fakir gibidir. Hakiki zenginlik gönül ve nefis zenginliğidir. Bu tür zenginlik, rızkına kanâat ederek hâline şükreden, varlığının çoğalması için ihtiraslı olmayan, tok gözlü kişinin zenginliğidir, der.
K u r t u b i de : Hadisten kasdedilen mânâ şöyledir: Övgüye lâyık veya yararlı zenginlik nefis zenginliğidir. Çünkü nefis ve gönül zengin olunca, bir takım emeller peşine düşmez ve dolayısıyla izzet ve şerefini korumuş olur. Varlık sahibi olup da kalbi zengin olmayan bir kimse ise, cimriliği, muhterisliği ve aç gözlülüğü onu bir takım âdi işlere, onur kırıcı hareketlere ve fena durumlara düşürebilir. Böylesi halk nazarında küçük düşer, yerilir, hattâ menfur olur, demiştir.
4137) "... Ebû Hüreyre (Radıyallâhü anh)'den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
Zenginlik mal çokluğundan değildir. Lâkin zenginlik nefis (ve gönül) zenginliğidir."[39]
İzahı
Bu hadisi Buhâri, Müslim, Tirmizî ve Ahmed de rivayet etmişlerdir.
Hadîste geçen "Araz" kelimesi yararlanılan dünyalık şeyler anlamında kullanılmıştır. İbn-i Battal: Hadîsten kasdedilen mânâ şöyledir: Zenginlik mal çokluğu değildir. Çünkü varlıklı olanların çoğu, servetiyle yetinmiyerek daha çok zengin olmaya gayret eder ve kazancının helâl veya haram yoldan geldiğine de pek bakmaz. Bu itibarla aşın ihtirasından dolayı öyle kimseler fakir gibidir. Hakiki zenginlik gönül ve nefis zenginliğidir. Bu tür zenginlik, rızkına kanâat ederek hâline şükreden, varlığının çoğalması için ihtiraslı olmayan, tok gözlü kişinin zenginliğidir, der.
K u r t u b i de : Hadisten kasdedilen mânâ şöyledir: Övgüye lâyık veya yararlı zenginlik nefis zenginliğidir. Çünkü nefis ve gönül zengin olunca, bir takım emeller peşine düşmez ve dolayısıyla izzet ve şerefini korumuş olur. Varlık sahibi olup da kalbi zengin olmayan bir kimse ise, cimriliği, muhterisliği ve aç gözlülüğü onu bir takım âdi işlere, onur kırıcı hareketlere ve fena durumlara düşürebilir. Böylesi halk nazarında küçük düşer, yerilir, hattâ menfur olur, demiştir.