- 28 Şubat'ın sivil ayağı da yargılansın

Adsense kodları


28 Şubat'ın sivil ayağı da yargılansın

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
reyyan
Sun 29 September 2013, 11:42 am GMT +0200
28 Şubat'ın sivil ayağı da yargılansın



28 Şubat mağdurları, darbenin sivil mimarlarının da yargılanmasını istedi.

Metin Çolak- Elif Eşit'in haberi:

 Çoğunluğu öğretmen ve askerlerden oluşan müştekiler, İstanbul Adliye Sarayı’nda verdikleri beyanlarında, okullarından ve TSK’dan atılmalarına sebep olanların yargı önüne çıkarılması gerektiğini söyledi.

Emekli orgeneraller Çevik Bir ile Çetin Doğan’ın da aralarında bulunduğu 103 sanıklı 28 Şubat davasında İstanbul’da ikamet eden müştekilerin ifadeleri alındı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yazısı üzerine İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yaklaşık 75 müşteki ifade verdi. Dönemin başbakanı Tansu Çiller ifadeye gelmezken, eski milletvekillerinden Merve Kavakçı, görevden ihraç edilen öğretmenler ile ordudan atılan askerler mağduriyetlerini dile getirdi.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mah-kemesi’nde ifade veren mağdur askerler duruşma öncesi basın açıklaması yaptı. Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) adı altında örgütlenen mağdurlar adına derneğin başkan yardımcısı emekli Albay Mustafa Hacımustafaoğulları, açıklamayı okudu. 28 Şubat’ın darbe olduğunu söyleyen Hacımustafaoğulları, darbeyi yapan cuntanın ordu içinde illegal bir şekilde oluşturulduğunu ve TSK’nın hiyerarşisini ele geçirdiğini belirtti. Cuntanın, ordunun kurumsal gücünün ve etkinliğinin yerine geçtiğini kaydeden Hacımustafaoğulları, “Darbeci cunta, darbe düşüncesine karşı olanları tasfiye etmek ve hedeflerini gerçekleştirmek amacıyla ordu içerisinde kurumsal hiyerarşi dışında farklı bir illegal örgütlenmeden de yararlanmıştır. Bu örgütlenme Batı Çalışma Grubu terör örgütüdür.” dedi.

Müşteki olarak ifadeye çağrılan öğretmenler de 28 Şubat yargı kararlarının iptal edilmesini, aktörlerinin yargılanmasını ve mağdurlara haklarının tam olarak iade edilmesini istedi. İstanbul Adliyesi önünde öğretmenler adına açıklamayı okuyan 28 Şubat Öğretmenleri Platformu Temsilcisi Fatma Parmaksız Hışıroğlu, “Unutmadığımız ve unutturmayacağımız 28 Şubat sürecinde toplumun her kesiminden birçok insan İslâmi kimliğinden dolayı suçlanmış, cezalandırılmış, hedef gösterilmiştir.” ifadelerini kullandı.

MERVE KAVAKÇI: BİZLERİN 28 ŞUBAT’I HÂLÂ DEVAM EDİYOR

Fazilet Partisi’nden 1999’da milletvekili seçilen ancak TBMM’de yemin edemeyen Kavakçı da ifade verdi. İfade için yurtdışından 10 saatlik yol geldiğini kaydeden Kavakçı, şöyle konuştu: “Hiçbirimiz istemiyoruz ama bizlerin 28 Şubat’ı hâlâ devam ediyor. Ailemle, yakınlarımla, seçmenlerimle beraber milletvekilliğimin engellenmesi ile mağdur edildim. Bu mağduriyetimin askeri kanadı var. Aynı zamanda sivil ayağı da mevcut. Seçmenlerim adına, başörtüsü takan kadınlar adına, sivil ayağın da yargılanmasını talep ediyorum. Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel’in konumu nedeniyle sorumluluğu bulunduğu için müştekiyim.”

Müşteki Ahmet Uçar da, askerî lojmanda otururken eşinin örtülü olmasından kaynaklanan baskılar sebebiyle psikolojisinin bozulduğunu anlattı. Uçar, “Lojmandan dışarı çıkınca içeri geri girmek çok zordu. Geceleri lojmana girerken eşim arkada oturuyordu arabada. Eşim görünmesin diye arabanın arka camlarına battaniye örtüyorduk.” ifadelerini kullandı. Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun da şunları kaydetti: “28 Şubat, üstümüzden bir silindir gibi geçti. Bu sürecin medya ve sivil ayağıyla ilgili suç duyurusunda bulunacağız.”

Bu arada Saadet Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Şevket Kazan basın açıklaması yaptı. MGK tutanaklarının 28 Şubat’ın bir askeri darbe olduğunu gösteren en net belgeler olduğunu söyleyen dönemin Adalet Bakanı Kazan, şöyle konuştu: “Şu anda mahkemeye intikal etmiş olan tutanaklar, gerçek tutanakların tamamı değil. Özellikle Fevzi Türkeri, ki o zaman üye olarak değil, rapor sunmak üzere katılmıştı, onun sunumunun arkasından yapılan konuşmalar son derece önemliydi.”

Duyumlara göre ceza verilemez


28 Şubat davasının tutuklu sanıklarından dönemin Genelkurmay Adli Müşaviri Muhittin Erdal Şenel, Savcı Kemal Çetin’in yönelttiği sorularla zor anlar yaşadı. Çetin, YAŞ kararları ile ordudan atılan askerlere yapılan ‘yıkıcı, bölücü, irticacı’ ithamlarına rağmen haklarında adli bir işlem yapılıp yapılmadığını sordu. YAŞ kararıyla atılan askerlere disiplin cezası uygulandığını ifade eden Şenel’e Savcı Çetin, “Bu suçlar disiplin cezasını aşan ve ağır cezayı gerektiren suçlardır.” karşılığını verdi. Şenel ise, “Bu suçlar duyuma dayalıdır. Elimizde somut delil yok. Somut delil olsa adli soruşturma da açtırırdık.” dedi. Bunun üzerine Çetin, “Ben somut olmayan delillerde disiplin cezası da verilmeyeceğini düşünüyorum.” ifadesini kullandı.

Zaman

ehlidunya
Sun 29 September 2013, 07:05 pm GMT +0200
Esselamu aleykum ;allah mazlumun ahını zalimden alır .İnşaallah o günlerde gelecek zalimlerin zulmü yanına kar kalmayacak o gülistan devrine çok az biraz daha ya sabır ...

allah yar veyardımcımız olsun

cerendemir
Mon 30 September 2013, 12:15 am GMT +0200
Elinde sonunda haklılar hak ettiğini,suçlularda hak ettiğini aldılar.Rabbime binlerce şükür.