- Yoğun stres evliliğinizi zedelemesin

Adsense kodları


Yoğun stres evliliğinizi zedelemesin

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
ehlidunya
Wed 5 September 2012, 04:23 pm GMT +0200

Yoğun stres evliliğinizi zedelemesin[/b][/color]

Uzmanlar, insan hayatının sürdürülebilir olması için normal seviyede bir stresin gerekli olduğunu söylüyor. Fakat her şeyin olduğu gibi onun da fazlası zarar.
   
Az miktarda stres öğrenmeye olumlu tesir ederken, fazlası öğrenmeyi zorlaştırmaktadır. Sadece öğrenme üzerinde değil, hayatın her aşamasında stresin insan hayatına etkileri vardır.
Stresin ölçülebilir ve ölçülemeyen zararları var. Ölçülebilir zararları; hastalık, iş kazası gibi durumları doğuruyor. Ölçülemeyen zararları ise verim düşmesi, zaman israfı, yanlış kararlar, iletişim meselelerinde ortaya çıkıyor.
Stres zihin karışıklığı, unutkanlık, dalgınlık, uykusuzluk, öfke ve benzeri olumsuz duyguları harekete geçirerek kişinin hayat algısında kırılmalar meydana getirir.
Yoğun stres altında olan kimseler aşırı öfkeye kapılıp karşısındakini yersiz tutumlar ile rencide edebilir. Sınır ihlâlleri devletlerin, sinir ihlâlleri eşlerin tansiyonunu yükseltebilir!
Aslında ister istemez bu şekilde hareket ederler. Kendileri de yaptığının yanlış olduğunun farkındadır. Fakat, duygularını aşırı uçta yaşadıkları için kontrol edemezler kendilerini. Çünkü o esnada kalp daha hızlı çalışır, tansiyon yükselir, enerji depolarında boşalma yaşanır.
Bütün bunlar, evliliğin de sıkıntılı bir hâl almasına sebep oluyor. Stres, ilâç tedavisiyle kontrol altına alabilir. Bu yüzden stres kaynaklı meydana gelen hastalıkların evliliğinizi mahvetmesine izin vermeyin.

ÖNCELİĞİNİZ EŞİNİZ OLSUN
Öncelik verdiğimiz bir şey bizim için önemli ve değerli değil mi? O zaman eşimiz önceliği hak ediyordur. Kimi kadınlar önceliği kariyere verirken, kimi de annelik duygularının yoğun dürtüsüyle çocuklarına verir. Çocuğunun giyimi, yemesi, aksırığı, hapşırığı derken her şeyiyle kendilerini onlara adarlar. Öyle bir seviyeye gelirler ki, artık eşini sadece çocuğunun babası olarak görür. Koca vasfını yitiren eş, onun nazarında değer kaybetmiştir.
Oysa erkek, eşinin kendisiyle de ilgilenmesini ister. Çocukların doğumu ile ikinci, üçüncü, hatta dördüncü, beşinci plana atıldığını gördüğü vakit huysuzluklar başlar. Eşine kızar, onunla didişir. Bu da aile hayatının sarsıntılara uğramasına sebep olur.
Kadının/erkeğin bazısı da annesine çok düşkün olur. Yeni bir yuva kurduğu halde annesinin evine atar kendisini. Bir bahane bularak sürekli evini bırakıp gider, annesinin yanına. Orada daha rahat ettiğini, yemekleri daha çok sevdiğini söyleyerek…
Bu anormal, sıkıntılı bir dönemdir. Farklı bir hayat alanı tesis eden eşlerin böylesi bahaneleri, evliliklerinde gedikler açılmasına sebep olur. Oysa evlilik filminin başrolünü alan her iki oyuncu da önceliği her zaman birbirlerine vermelidir. Yeni çekirdek aile, onlardır çünkü. [/color]

ceren
Mon 9 October 2017, 06:56 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri hakkıyla bir evlilik yapıp onuda hakkıyla yürüten eşine çocuklarına değer veren kullardan eylesin inşallah...

Bilal2009
Mon 9 October 2017, 07:00 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim cümlemize hayırli evlilik nasip etsin

Sevgi.
Tue 10 October 2017, 01:50 am GMT +0200
Aleyküm Selâm. Mevlam herkesin yuvasında mutluluk huzur olmasını nasip eylesin inşaAllah

🌸 LÂ İLÂHE İLLALLAH MUHAMMED'EN RESÛLULLAH 🌸