sumeyye
Mon 6 August 2012, 07:52 am GMT +0200
5- Vakit: [706]
Kurban, eyyam-ı nahir denen, kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günlerinde vacip olur: Bu günler gelmezden önce kurban kesmek vacip değildir:
a) Hanefi Mezhebine göre, vakit, kurban bayramının birinci günü fecri sadığın doğusuyla girer ve üçüncü gün güneşin batmasına kadar devam eder. Bu vakit, namazda olduğu gibi geniştir: Hangi vakitte kesilir veya vakit sona ererse, vacip olması da buna göre kesinleşir ve artık zimmete borç olarak geçer.
b) Şafiî Mezhebine göre, kurbanın vakti, bayramın birinci günü güneş doğduktan ve iki rekât namazla iki hutbe okunacak kadar zaman geçtikten sonra başlar, üçüncü günün sonuna kadar devam eder; ancak, kesimin güneşin yükselmesine kadar geciktirilmesi efdaldir.
c) Malikî Mezhebine göre, kurbanın vakti, bayramın birinci günü, imam için namazdan, sonra hutbeyi bitirince veya -kesmese bile- kesecek kadarlık zaman geçince, imam olmayanlar için imamın kesmesinden sonra başlar, üçüncü gün sona erer. Kesim, ikinci gün yapılacaksa, birinci gündeki kadar beklenmez, fecirden sonra kesilir. İmamdan önce kesenin kurbanı sahih olmayıp, yeniden kesmek gerekir; ancak kasıtlı olmayınca yenisi gerekmez. Zevale kadar beklendiği halde, imam hâlâ kesmediyse, artık daha fazla beklenmeyip, kurban kesilir.
d) Hanbelî Mezhebine göre, udhiyenin vakti, birinci gün bayram namazından sonra başlar, hutbeden önce de kesilebilir, fakat efdal olan sonra kesmektir. Birçok yerde bayram namazı kılmıyorsa, bütününü beklemek gerekmeyip, sadece birinin bitirmesi kesimin başlangıcı için yeterli olur. Bayram namazını kılmayanlar için vaktin başlangıcı, bayram namazını kılacak kadarlık bir sürenin geçmesinden sonradır. Son kesim vakti, bayramın üçüncü günüdür.
e) eş-Şafiî ve Evzaî'ye göre, bayramın dördüncü günü de kurban kesilebilir.
[706] Cezîrî, Fame, c. I, s. 720-721; Damad, age, c. II, s. 518; Kâsânî, BS, c. V, s. 65; İbn Rüşd, BM, c. I, s. 353-354; Mergınânî, age, c. IV, s. 72-73.