sumeyye
Mon 4 April 2011, 05:25 pm GMT +0200
7- ŞUF'A
Şuf a; bir şeyi başka bir şeye eklemek ve katmak demektir. Meselâ namazda şef etmek; bir rek'ati diğerine eklemektir. Şef; tekin zıddı olan çifttir. Şefaatçi de; kurtuluş talebi hususundaki görüşü, kendisi için şefaatte bulunduğu kimsenin görüşüne eklendiği için, bu adı almıştır. Hz. Peygamber (sas) in günahkârlar için olacak olan şefaati de; onlan sahih kimselere katacağından dolayı, bu adı almıştır.
Akarda şuf a ise; satıcının mülkünü şuf a hakkı sahibinin mülküne kattığından dolayı, bu adı almıştır. Şuf a hakkı; satıcı ile müşteri razı olsalar da, olmasalar da; akan, satıldığı fiattan şuf a hakkı sahibi için bir mülk olarak sabit kılar. Bu mânadan dolayı şuf a kıyasa aykırıdır. Ama biz bunun nass ile sübutunu istihsanen kabul ettik. O nasslar da, şu hadîs-i şeriflerdir; "Komşu şuf ası sebebiyle daha fazla hak sahibidir. [1]
Evin komşusu şuf a sebebiyle o evi kendi mülküne katmakta daha fazla hak sahibidir. [2]
Ebû Bekir er- Razı şuf anın istihsanen caiz olduğuna dair görüşü reddederek şöyle demiştir; şufanın vâcibliği hususunda icmâ edilmiş olup, o kesin delillerdendir. Ona istihsan denilemez.[3]
[1] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 2/25-26.
[2] Bu hadîsi Beyhakî ve Abdürrezzak rivayet etmiştir
[3] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 2/26-27.