- Seni en çok O (c.c) anlıyor...

Adsense kodları


Seni en çok O (c.c) anlıyor...

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
selsebil
Fri 2 October 2009, 07:29 pm GMT +0200



Seni en çok O (c.c) anlıyor...


Derdini anlatamamaktan yakınıyorsun.

Sesini duyuramamak canını yakıyor.

Varlığını hiçe sayanlara içerliyorsun.

Anlaşılmamak yüreğini kanatıyor.

Seni sen söylemeden anlayan bir dostun olsaydı, ne çok sevinirdin.

Yüreğini... senin göğsüne koyan Yaratıcın yüreğinden geçenleri bildiğini bildiriyor sana.
Sen dile getirmesen de , içini oyan sızıları, ruhunu kemiren pişmanlıkları açık bir söz gibi duyuyor.

Diyor ki, başkalarından sakladığını bildiğim gibi kendinden sakladıklarını bile biliyorum.
Seni en çok O (c.c) anlıyor.

Sesini bir yükselt de öyle konuşalım, demiyor.

Bir dilekçe yaz da ,sonra değerlendirelim demiyor..

kardelen_vuslat
Fri 2 October 2009, 11:40 pm GMT +0200
rabbim bizi bırakmasın inşallah hiçbir zaman....
paylaşım için sağol kardeşim...

Ez Zehraveyn
Fri 2 October 2009, 11:55 pm GMT +0200
Sana şefkat eden bir rabbin var : sahipsiz değilsin.
O seni ve diğerlerini şefkatle terbiye ediyor.
Herkesi merhametinin kucağında ağırlıyor.
O seni sevdiği için var eyledi.
Seni severek var eyledi.
Senin varlığından hoşnut.
Senin varlığın O’na yük değil.
Büyük bir ateşten küçük bir çıra tutuşturulsa ateşten ne eksilir ?
Yaşaman O’na ağır gelmez.
Seni beslemek ve büyütmek O’na zor değildir.
Senden sadece verdiklerine teşekkür etmeni istiyor.
Hem böylece sana sonsuzca vereceğini de müjdeliyor.
Sen ona nankörlük etsen de, üzerinden kudret elini çekmiyor.
Sen onu unutsan da, sana küsmüyor.
Sadece hatırlamanı istiyor.
Bekliyor ; sabırla bekliyor..

Doğum gününü hatırla..
doğduğun gün dünyadakiler için sıradan bir gündü. o günün en fazla bir yıl öncesinde, dünyaya geleceğin konusunda kimsenin fikri yoktu.
Sen yoktun, yok olduğunu sen bile bilmiyordun. Hiç gelmeseydin dünyaya, kimse yokluğunu fark etmeyecekti.
Ne özleyen olacaktı seni , nede yolunu gözleyen..
Annen baban bile senin eksikliğinden yakınmayacaktı.
Sen olmadın diye kimse mutsuz olmayacaktı..

İstersen , dünya tarihini doğduğun günden önce ve sonra diye ikiye ayır.
Doğumundan önce seni hiç kimse anmıyorken, yaratıcın andı.

Seni varlığından önce O sevdi.
Sen yokluğunun farkında değilken, senin var edilmeni diledi.
Hatta sen varlığının bile farkında olmadığın halde, sana kimseye vermediği bir yüz verdi.
Başkaları seni doğduğun günden sonra hesaba kattı.
Yoksa kimsenin umurunda değildin.

Seni O umursadı.

En çok unutulmak yaralar kalbini. Öyle zaman olur ki “hiç olsam ama unutmasam dersin” değil mi? Unutulmak hiçlikten ağır gelir sana.

Yani ki onca yükü çeken gönül, unutulmanın yüküne tahammül edemez. İçine böyle bir duygunun konuluşunu göz ardı edip unutuşun zindanına kapatamıyorsun bilmem farkında mısın?
İçinden bir ses, sana böyle bir duygu verildiyse bunun bir karşılığı olarak, senin bu dünyada var olmana sebep olan kuvvet unutmaktan uzaktır, demiyor mu ?

Ruhun yaralarına merhem olma iddiasındaki çağdaş yöntemler, çoğu kez dertlerini, sıkıntılarını unutmanı, üzerini örtmeni söylüyor sana.
Ne kadar uğraşsan da, antidepresanlara, uyku haplarına ne kadar baş vursan da yetmiyor unutmana.

Halbuki rabbin senden unuttuğun şeyleri hatırlayarak yaralarını iyileştirmeni istiyor.
O’nun yolu hatırlamanın yoludur.
Bu nedenle daima O’nun hatırındasın...
   

bende bu siirler karsilik vermek istedim kardesim Allah cc razi olsun..cok manidar bir paylasimdi..  Selam ve Dua ile..

sümeyra
Sat 26 February 2011, 11:33 pm GMT +0200
En çok unutulmak yaralar kalbini. Öyle zaman olur ki “hiç olsam ama unutmasam dersin” değil mi? Unutulmak hiçlikten ağır gelir sana.

Yani ki onca yükü çeken gönül, unutulmanın yüküne tahammül edemez. İçine böyle bir duygunun konuluşunu göz ardı edip unutuşun zindanına kapatamıyorsun bilmem farkında mısın?
İçinden bir ses, sana böyle bir duygu verildiyse bunun bir karşılığı olarak, senin bu dünyada var olmana sebep olan kuvvet unutmaktan uzaktır, demiyor mu ?
O’nun yolu hatırlamanın yoludur.
Bu nedenle daima O’nun hatırındasın...

  Amenna..Baş göz üstüne..O c.c. bizi hep hatırlıyor da..Biz.. O'nun gönlümüze nazar ettiği anda,neredeyiz acaba? Özleminde mi?..Hayalinde mi? Sevgisinde mi?Yoksa  gurbetinde miyiz?
   Neresindeyiz..Durmamız gereken yerde miyiz?O c.c. bize herşeyden yakınken.Nerelerdeyiz..Ne dersiniz?