Hadice
Sat 2 October 2010, 03:19 pm GMT +0200
Sözkonusu Kıraatle İlgili Taberî Ve Cassas'ın Görüşleri:
Sözkonusu kıraate gelince Taberî'nin şu söyledikleri bize yeter. Şöyle diyor: Übeyy b. Ka'b ve Ibnu Abbas'ın ayeti: "Belli bir süreye kadar onlardan yararlanmanıza..." şeklinde okuduklarına dair rivayete gelince, müslüm ani arın mushaflannın hilafına bir kıraattir. Ve kesin bir habere dayanmaksızın hiç kimse Allah'ın kitabına herhangi bir ilavede bulunamaz. [461]
Ebu Bekr el-Cassas da şöyle demektedir: Kur'an tilavetine "belli bir süre" ifadesinin konulmasının hiçbir müslümana göre caiz olmadığı zikredilmektedir. O halde "belli bir süre" ifadesi Kur'an'da sabit değildir. Kaldı ki bu ifade Kur'an'da mevcut olsa idi bile, kadınlarla mut'a yapmayı ifade etmezdi. Çünkü "belli süre" mehir için kullanılmış olabilir. O zaman ayetin anlamı şöyle olurdu: Belli bir süreye kadar ödemeyi taahhüt ettiğiniz bir mehir karşılığında evlendiğiniz kadınlarınıza mehri ödeme vakti geldiğinde mehirlerini Ödeyin. [462]
işte bu naklettiklerimizde Şia alimlerinden bir gurubun ayetin nuzül sebebi olarak ileri sürdüklerinin ve sözkonusu kıraate tutunmalarının tutarsızlığı açıkça ortaya çıkmaktadır. [463]
Sözkonusu kıraate gelince Taberî'nin şu söyledikleri bize yeter. Şöyle diyor: Übeyy b. Ka'b ve Ibnu Abbas'ın ayeti: "Belli bir süreye kadar onlardan yararlanmanıza..." şeklinde okuduklarına dair rivayete gelince, müslüm ani arın mushaflannın hilafına bir kıraattir. Ve kesin bir habere dayanmaksızın hiç kimse Allah'ın kitabına herhangi bir ilavede bulunamaz. [461]
Ebu Bekr el-Cassas da şöyle demektedir: Kur'an tilavetine "belli bir süre" ifadesinin konulmasının hiçbir müslümana göre caiz olmadığı zikredilmektedir. O halde "belli bir süre" ifadesi Kur'an'da sabit değildir. Kaldı ki bu ifade Kur'an'da mevcut olsa idi bile, kadınlarla mut'a yapmayı ifade etmezdi. Çünkü "belli süre" mehir için kullanılmış olabilir. O zaman ayetin anlamı şöyle olurdu: Belli bir süreye kadar ödemeyi taahhüt ettiğiniz bir mehir karşılığında evlendiğiniz kadınlarınıza mehri ödeme vakti geldiğinde mehirlerini Ödeyin. [462]
işte bu naklettiklerimizde Şia alimlerinden bir gurubun ayetin nuzül sebebi olarak ileri sürdüklerinin ve sözkonusu kıraate tutunmalarının tutarsızlığı açıkça ortaya çıkmaktadır. [463]