- İnşallah ilim yuvası olur

Adsense kodları


İnşallah ilim yuvası olur

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Thu 1 July 2010, 04:01 am GMT +0200
İnşallah ilim yuvası olur
   
Tanzanya'da okul yeri arayan Alptekin Bey, milli eğitim bakanına çıkıyor. Milli eğitim bakanı, "Böyle olmaz. Önce bir vakıf kurun.

Bir adresiniz, bir yeriniz olsun ve telefonunuz belli olsun ki, insanlar seni ciddiye alsın." diyor. Vakfı kuruyor. Uygun bulduğu binaların sahipleriyle görüşmeye çıkıyor. Bazı binalara da adresini ve telefonunu bırakıp görüşmek istediğini belirtiyor. Bunlardan Ummanlı İsmail Bey, bıraktığı kâğıtta yazılı olan telefondan Alptekin Bey'i arıyor. Görüşüp o binada bir araya geliyorlar. Meselenin gerisini İsmail Bey'den dinledim. Aktarmaya çalışayım:

"Umman'dan Tanzanya'ya gelmiş, ticaret yapıyordum. Burada hem Kur'an okutuyor hem de medreseleri destekliyordum. (Tanzanya Kur'an okuma birincisi. Gerçekten sesi çok güzel, kıraati de öyle güzel.) Bir müddet sonra ticari imkânlarımla Dubai'ye gittim. Yeni bir iş kurdum. Ama bir başkasının yanında aylık ücretle çalışmaya başladım. Bir müddet sonra bir işadamından ortaklık teklifi aldım. İyi bir işimiz oldu... Bir gün rüyamda kendimi Medine'de Mescid-i Nebevi'de gördüm, grup grup insanlar kapısından içeri girmeye çalışıyorlardı. Tanımadığım bir zât bana, tekrar Tanzanya'ya döneceğimi söyledi. Orada saygı duyduğum Şâzelî hocalarım da vardı. Ama o tanımadığım kişi, bir grup göstererek "Bunlarla hizmet edeceksin" dedi. Aradan bir zaman geçti, Dubai'nin büyük zenginlerinden saygın bir kişi bana "Tanzanya'da ortak bir iş kuralım, sen başına geç" diyerek çok cazip bir teklifte bulundu. Fakat ortağım iyi bir insandı. Bunu ona nasıl söyleyecektim? Utana sıkıla "Böyle bir teklif var" dedim. O, "Tamam gidebilirsin. Ama ne zaman istersen dönersin, beraber iş yaparız, her zaman kapım sana açık" dedi. Tanzanya'ya geldim. Güzel bir kazanca sahip oldum. Şöyle kendime güzel bir ev yaptırayım diye inşaata başladım. Çizdirdiğim planı durmadan değiştiriyor, özene bezene evimi yaptırıyordum. Bir gün saygı duyduğum Habib Ömer Efendi, inşaata geldi. Dua etti ve, "Burası inşallah bir ilim yuvası olsun." dedi. Dua iyi idi ama ben kendime okul değil, ev yaptırıyordum. Salonlar, kütüphane bölümü derken, Alptekin'in teklifi ile karşılaştım. "İyi hoş da burasını kendime yaptırdım, yerleşmeye çalışıyorum. Sana başka bir yer bulalım." dedim. Ama o ısrarla eğitimin öneminden bahsediyor, Tanzanya'da yalnız, kimsesiz ve desteksiz olduğunu söylüyordu. "Bir düşüneyim" deyip ondan kurtulmaya çalıştım. Ama sonra bu benden ciddi destek isteyen gencin tesirinden kurtulamadım. Başımı yastığa koyuyorum, aklıma geliyordu. Bir gün rüyamda Şeyh Habib Ömer'i gördüm. Bana ilim yuvası yapması için bu binayı Alptekin'e vermemi söyledi. Sonra geldiler. Hem çok ucuza kiralamak hem de ödeme şeklinde çok kolaylık istiyorlardı. Tekliflerini kabul ettim. Sonra rüyamı hatırladım. Mescid-i Nebevi'de gösterilen grup bunlardı." İsmail Efendi daha sonra Alptekin'e kızını da verdi. Bu bina, Tanzanya'daki eğitim hizmetlerinin kaynağı ve anası oldu. Çünkü buradan, ilkokul, kız lisesi ve erkek lisesi doğdu!..

Buranın açılışını İkinci Cumhurbaşkanı Mwinyi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ömer Ali Cuma, Milli Eğitim Bakanı (şimdi çalışma bakanı) Cuma Kapuyan yapıyorlar. Türkiye'den Aysal Aytaç, Hamid Gürdoğan, Kemaleddin Özdemir, Akif Çevik ve Barbaros Kontürk beyler de katılıyorlar...

26 dönüm üzerine yapılan kız kolejini de Belçika'da işadamı olan Faslı Yusuf Bey yaptırıyor. Bir Türk hanımefendiyle evlenen tüccar Yusuf Bey, eşine çok güzel ve gösterişli bir cip alıp hediye eder. Hanımefendi, "Bu şimdi gerçekten benim mi?" diye sorar. Yusuf Bey "Tabii... Artık bu, senin mülkün." der. Sonra bir de bakar ki, bu kıymetli hediyeyi eğitim hizmetine Allah rızası için himmet edip vermiş. Yusuf Bey şaşırır. Bir kadın için hayal olan kıymetli bir hediye, hiç keyfi çıkarılmadan verilebiliyor. Bu nasıl bir iştir, diye sorar. Hanımefendi de eğitimin öneminden, bunun için fedakârlıkların yapılması gerektiğinden söz eder. Bu samimi sözlerin tesirinde kalan Yusuf Bey, "Öyleyse ben de bir okul yaptırayım" diyerek Tanzanya'da bu güzel ilim yuvasını yaptırır
.