- Hac

Adsense kodları


Hac

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
Eslemnur
Wed 13 October 2010, 12:41 am GMT +0200
 
IV- Hac


İbn Battal der ki: Fıkıh alimleri, buluğ çağına kadar çocuktan farzların sakıt olduğu hususunda görüş birliğine varmışlardır. Ancak çocuk hac ibadetini yerine getirdiği zaman, bu cumhura göre nafile olur. Hac, namaz ve oruç gibi çocuğu ibadetlere alıştırır. Böylece kendisi ile Allah arasında bağlantı kurulmuş ve bulûğ sonrası dönem için hazırlanmış olur. Artık tecrübe ve alışkanlık kazandığı için bu dönemde hac ibadetini zor ve sıkıntılı bulmaz.

Hac, bilindiği gibi, tüm ibadetlerin zevk ve lezzetini toplamanın yanısıra, bütün ibadetlerin sıkıntılarını da toplamaktadır. Çocuk hac ibadetini yerine getirdiğinde, bu, gelecekte -inşaallah- Allah yolunda gidişinin bir müjdesi olur. Üsâme b. Zeyd der ki: "Arafat'ta ben Peygamber'in (s.a.v.) terkisinde idim."[166]

Çocuklar akıl-bâliğ olduklarında, hac ibadetini yerine getirmeleri gerekir. Çocuğa hac farz değildir. Çünkü muhatab ve mükellef değildir. Buluğ çağından önce yaptığı nafile olur. Peygamberin (s.a.v.) şöyle bu­yurduğu rivayet edilmektedir: "Hangi çocuk on defa hac yapar, sonra baliğ olursa ona İslamın haccı gerekir."[167]

İbn Abbas'dan (r.a.) rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: "Çocuk hac yaptığı zaman bu, akü-baliğ oluncaya kadar onun için bir hacdır. Akü-baliğ olunca ona başka bir hac gerekir."[168]

Yine İbn Abbas (r.a.) kanalıyla gelen rivayette Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: "Hangi çocuk hac yapar, sonra ergen olursa, ona başka bir hac gerekir."[169]

Câbir'den (r.a.) rivayet.edildiğine göre de Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: "Çocuk bir hac yapsa, bulûğa erdiği vakit güç ve imkanı olduğu takdirde ona bir hac gerekir..."[170]

Peygamber (s.a.v.), çocuklar hac ibadetini yerine getirirlerken on­lara arafe gününün önemini ve diğer hükümleri öğretir, gerekli uyarıyı yapardı. Bunu yaparken de şefkatli, duygulu ve etkili bir hitap tarzı kullanırdı.

İbn Abbas'dan (r.a.) rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Ey kardeşimin oğlu! Bugün yani arefe günü kim kulağına, gözüne ve diline sahip olursa günahları bağışlanır."[171]

Ebu Dâvud et-Tayâlisi'nin rivayetinde ise şöyle buyurmuştur: "Bırak ey çocuk! Çünkü bugün, yani arefe günü, gözünü muhafa­za eden kimsenin günahlarının bağışlandığı bir gündür."

Beyhakî'nin Şuabu'l-îman'ındaki rivayetinde de şöyle geçmektedir: "Ey kardeşimin oğlu! Bu arefe günü, hak olanlar müstesna ol­mak üzere gözüne, kulağına ve diline sahip olan kimselerin günahları bağışlanır."[172]

Fıkhî bir mesele:

Hanefî fakihlerinden İmam Kâsânî diyor ki: "ihrama girmiş bir çocuğun Arafat'ta vakfeden önce baliğ olması durumunda, eğer ihramlı olarak devam ettiyse haccı bize göre tetavvu' (nafile) olur. Şafiî'ye göre bu durumda, yani baliğ olarak Arafat'ta vakfe yapması durumunda çocuğun haccı normal hac olur ve farzı yerine getirmiş olur. Bu, şu kaid­eden kaynaklanmaktadır: Üzerinde İslâm'ın (farz olan) haca bulunan kimse, nafileye niyet ettiği vakit, bize göre nafile olur. Şafiî'ye göre ise farzdan sayılır. Ama böyle biri telbiyede bulunmakla veya farz olan hac­ca niyet etmekle ihrama yeniden girer, Arafat'ta vakfe yapar ve ziyaret tavafi yaparsa, o zaman ihtilafsız olarak İslâm'ın (farz olan) haccı ye­rine getirilmiş olur.".

İmam Şafiî de diyor ki: 'Yüce Allah, iütfuyla insanlara amelleri karşılığında kat kat sevap vermiş, zürriyetlerini kendilerine katmak ve amellerinin sevabını bol bol vermek suretiyle onlara ihsanda bulunmuş ve şöyle buyurmuştur: "...Zürriyetlerini de kendilerine katmışızdır. Ken­di amellerinin sevabından da hiçbir şey eksiltmemişizdir..."[173] Allah, amel yapmadan cennete sokmak suretiyle onların zürriyetlerine lütuf ve keremiyle muamele etmektedir. Kendilerine vacip olmadığı halde hac esnasında yaptıkları iyi amelleri yazmak suretiyle de Allah, çocuklara ikram ve ihsanda bulunmuş olmaktadır... [174]

Sahabe çocuklarının haccı hakkında gelen rivayetler:

İbn Abbas'tan (r.a.) rivayet edildiğine göre Rasûlüllah (s.a.v.) Rav-ha'da [175] bir kafile ile karşılaştı ve:

“Siz kimsiniz? dedi. Onlar:

“Müslümanlarız, dediler ve devam ettiler: Peki ya sen kimsin? Peygamber (s.a.v.):

“Ben Rasûlüllah'ım, buyurdu. Bunun üzerine bir kadın bir çocuğu kaldırarak:

“Bunun için hac var mıdır? diye sorunca:

“Evet, senin için de bir ecir vardır, cevabını verdi.[176]

Sâib b. Yezid (r.a.) der ki: Ben yedi yaşımda iken Veda haccmda Rasûlüllah (s.a.v.) ile beraber bana hac yaptırıldı.[177]

Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Büyüğün, küçüğün, güçsüzün ve kadının ci­hadı, hac ve umredir."[178]

İbnu's-Sünnî'nin rivayetine göre İbn Ömer (r.a.) şöyle demiştir: Rasulüllah'a (s.a.v.) bir çocuk gelerek:

“Ben hac yapmak istiyorum, dedi. Rasûlüllah (s.a.v.) onunla biraz yürüdü ve şöyle buyurdu:

“'Yavrum! Allah sana takva nimeti versin, yüzünü hayra çevirsin, üzüntü ve kederde sana kâfi gelsin." Daha sonra çocuk Peygamber'in (s.a.v.) huzuruna dönünce şöyle buyurdu: 'Yavrum! Allah haccım kabul eylesin günahını bağışlasın ve rızkını bol versin."

Bu hâdise, Rasulüllah'ın (s.a.v.) çocukların hac ibadetine ne kadar ihtimam gösterdiğim açıkça ortaya koymaktadır. Onlarla birlikte yürüyor, gidiş ve dönüşte onlara dua ediyor.

Burada bir soru akla geliyor. Acaba hac ibadeti esnasında çocuk bir hata yaptığı zaman, ona keffaret gerekir mi?

Yahya b. Muhammed diyor ki: Arkadaşlarının söylediğine göre Ebu Hanife'nin "sahih olmaz" sözündeki "sıhhat" ihramın yasaklarını işleyen çocuğa keffaretlerin gerekmesiyle alâkalı bir durumdur. Onun bu söz ve içtihadında çocuğa rıfk-ı mülâyemet bulunmaktadır. Yoksa bu, çocuğu hac sevabından mahrum ettiği mânâsında söylenmiş değildir.[179]