sumeyye
Thu 3 February 2011, 02:58 pm GMT +0200
Guslü Gerektiren Haller:
Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:
“Kadının dört şu’besi [1001] arasına oturur da sonra onu yorarsa [1002], meni gelmese bile kendisine gusletmek vacip olur.” [1003]
Şehevî arzunun giderilmesi açısından inzal gerçekleşmeden yapılan cinsel ilişkinin, inzal ile sonuçlanan tam ilişki gibi kabul edilip edilmemesi konusunda rivayetler farklılık arzetmektedir.
Rivayet bakımından sahih olan, fukahanm büyük çoğunluğunun da benimsediği hüküm, erkeğin kadını sarması ve cinsel organını sokması [1004] halinde inzal gerçekleşmese bile her ikisine de guslün gerekeceği şeklindedir. Ancak bu hadisle “Su, ancak sudandır.” [1005] Hadisinin nasıl telif edileceği konusunda ihtilâfa düşmüşlerdir.
İbn Abbâs, suyun ancak sudan olması ihtilam içindir demiştir. Ancak bu izah güçlü değildir.
Übeyy ise: “Suyun ancak sudan olması, İslâm’ın ilk zamanlarına ait bir ruhsattı. Sonra yasaklandı.” demiştir.
Rivayet olunduğuna göre Hz. Osman, Hz. Ali, Talha [1006], Zübeyr [1007], Übeyy b. Ka’b, Ebû Eyyûb -Allah hepsinden razı olsun- gibi sahâbîler, karısıyla cima’ eden, fakat menisini getirmeyen kimse hakkında:
“Namaz için abdest aldığı gibi abdest alır, cinsel organım yıkar.” demişlerdir. Bu söz, Rasûlullah’a (s.a.) da isnad edilmiştir (merfû’). Bence bunun, kişinin karısını iyice kucaklamasına (fahiş mübaşeret) hamlolunması uzak bir ihtimal değildir. Çünkü Arapçada böyle bir fiile “cima” dendiği de olmaktadır.
İhtilam Sonucunda Yaşlık Görülmesi Guslü Gerektirir:
Rasûlullah’a (s.a.), yaşlık gören ve ihtilam olduğunu hatırlamayan bir kimsenin durumu soruldu. Rasûlullah (s.a.), “Yıkanır.” buyurdu. İhtilam olan fakat yaşlık görmeyen bir adamın durumu soruldu.
“Ona gusül gerekmez.” buyurdu.[1008]
Rasûlullah (s.a.), hükmü rüyaya değil de yaşlık üzerine bağlamıştır. Çünkü rüya bazen hadîs-i nefs olur ve bir etkisi bulunmaz. Bazen şehvetin giderilmesi olur ve bu ıslaklık olmadan gerçekleşmez. Bu durumda hükme medar olacak şey, ancak ıslaklık olabilir. Sonra ıslaklık, açık (munzabıt) bir şeydir; zabturapt altına alınmaya elverişlidir. Rüya ise, çoğu kez unutulur; dolayısıyla hükme menat olmaya elverişli değildir.
Temizlik Ve Hayız Süreleri:
Temizlik ve hayız sürelerinin uzunluk ve kısalık bakımından kişinin mizacı, gıdası ve benzeri etkenlere göre değişik olacağında kuşku yoktur. Bu itibarla bu süreleri bidüziyelik arzedecek şekilde belirlemeye çalışmak hemen hemen imkansız gibidir. Hiç kuşkusuz bu konuda en doğru yol, kadınların âdetlerinin dikkate alınmasıdır. Eğer onlar, hayız kabul ediyorlarsa, hayız; özür kanı sayıyorlarsa özür kanı kabul edilir.
Sahabe ve tabiînin bu konudaki ihtilâfı, kendi araştırma ve tahminlerine dayanmaktadır.
[1101] Bkz. Davudoğlu, Müslim Şerhi, 3/5 vd.
[1102] Bu İmam Şafiî'nin mezhebi olmaktadır.
[1103] Bkz. Davudoğlu, Müslim Şerhi, 3/12.
[1104] Bu konuda Bkz. Tahiru'l-Mevlevi, Müslümanlıkta İbadet Tarihi, 64.
[1105] Tirmizî, Salât, 32; İbn Mâce, Ezan, 3.
[1106] Buhârî, Nikâh, 45; Müslim, Büyü', 8.
[1107] Tirmizî, İlim, 19; İbn Mâce, Mukaddime, 17.
[1108] Buhârî, Ezan, 4; Müslim, Salât, 14.