sümeyra
Sun 1 January 2012, 09:46 am GMT +0200
4104) "... Enes (Radiyallahü Anh)den
4104) "... Enes (Radiyallahü Anh)den; Şöyle demiştir:
Selmân-ı Fârisî (Radiyallâhü anh) hastalandı. Sa'd (bin Ebî Vakkas) (Radıyallâhü anh) da onu ziyarete gitti. Baktı ki Selmân ağlıyor. Bunun üzerine Sa'd, ona:
Kardeşim! Seni ağlatan nedir? Sen Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ile arkadaşlık etmek şerefine kavuşmadın mı? (Şöyle) değil mi, (böyle) değil mi? (yâni şu ve bu faziletlerin var), dedi. Sel-mân:
(Şu) iki şeyden birisi için ağlamıyorum: Ben ne dünyaya bir düşkünlükten dolayı ne de âhiretten hoşlanmamaktan dolayı ağlıyorum-Ve lâkin Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bana bir tavsiyede bulundu (idi) de ben kendimi o tavsiyenin sınırlarım mutlaka aşmış sanırım (yâni bundan dolayı ağlıyorum), dedi. Sa'd:
O, sana ne tavsiye buyurdu? diye sordu. Selmân» O, bana: Binek hayvanı üstünde yolculuk edenin azığı kadar (mal) birinize yeter, diye tavsiyede bulundu (idi). Halbuki ben kendimi o tavsiyenin sınırlarını mutlaka aşmış sanırım. Sana gelince Yâ Sa'd: Hüküm vereceğin zaman hükmünde, (hakları) taksim edeceğin zaman dağıtımında ve bir şeye niyetlendiğin zaman azminde Allah'tan kork (azabından sakın), dedi.
(Râvilerden) Sabit demiştir ki: Selmân (Radıyallâhü anh) 'm (vefat ettiğinde) yanında olan yirmi küsur dirhemlik nafakadan başka bir mal bırakmadığı haberi bana ulaştı."
Not: Zevâid'de şöyle denilmiştir: Buhun senedinde Ca'fer bin Süleyman ed-Dubaî bulunur. Bu râvinin hadîsini Müslim kendi Sahîh'inde rivayet etmiş ve îbn-i Mum de onu güvenilir saymış İse de Îbnü'l-Medîni: O bizce grüvenilir, fakat Sâbit'ten münker olan bir hayli hadîs rivayet etmiş, demiştir. Buhârî de zayıf ra-viler bölümünde : O, hadîsinin bâzısında muhalefet eder. demiştir. îbn-i Hibbân da güvenilir raviler bölümünde: O, Ebû Bekir ve Ömer (R.A.)'ya buğzederdi, demiştir. Yahya bin. Saîd de onu zayıf sayardı.[5]
İzahı
Zevâid nevinden olan bu hadîsin bir benzerini Hâkim de rivayet ederek senedinin sahih olduğunu söylemiştir.
El-Münzirî, et-Terğîb ve't-Terhîb'te hem Müellifimizin hadîsini hem de H â k i m' in hadîsini rivayet etmiş ve Müellifimizin senedindeki bütün râvilerin güvenilir zâtlar olup Buhârî ve M ü s 1 i m' in bu râvilerin rivayetlerini kendi sahihlerine aldıklarını, yalnız Ca'fer bin Süleyman'ın rivayetlerini sâdece M ü s 1 i m' in aldığını, yâni Buharı' nin almadığını ifâde etmiştir.
Et-Terğîb ve't-Terhîb'teki rivayette hadisin sonunda S â b i t * e
"Selmân (Radıyallâhü anh) 'in (vefat ettiğinde) yanında olan azık ile beraber yirmi küsur dirhemden başka mal bırakmadığı haberi bana ulaştı" şeklindedir.
Bundan anlaşılıyor ki S ün enimizin bâzı nüshalarında S â b İ t' in sözü bu şekildedir. Bu durum S i n d î' nin ifâdesinden de anlaşılıyor.
Müslümanların biribirlerine hakkı tavsiye etmeleri îsîâmî hir prensip olduğu için Selmân (Radıyallâhü anh), ziyaretine gelen Sa'd bin Ebi Vakkas (Radıyallâhü anh) 'a anılan tavsiyelerde bulunmuştur.[6]
4104) "... Enes (Radiyallahü Anh)den; Şöyle demiştir:
Selmân-ı Fârisî (Radiyallâhü anh) hastalandı. Sa'd (bin Ebî Vakkas) (Radıyallâhü anh) da onu ziyarete gitti. Baktı ki Selmân ağlıyor. Bunun üzerine Sa'd, ona:
Kardeşim! Seni ağlatan nedir? Sen Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ile arkadaşlık etmek şerefine kavuşmadın mı? (Şöyle) değil mi, (böyle) değil mi? (yâni şu ve bu faziletlerin var), dedi. Sel-mân:
(Şu) iki şeyden birisi için ağlamıyorum: Ben ne dünyaya bir düşkünlükten dolayı ne de âhiretten hoşlanmamaktan dolayı ağlıyorum-Ve lâkin Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bana bir tavsiyede bulundu (idi) de ben kendimi o tavsiyenin sınırlarım mutlaka aşmış sanırım (yâni bundan dolayı ağlıyorum), dedi. Sa'd:
O, sana ne tavsiye buyurdu? diye sordu. Selmân» O, bana: Binek hayvanı üstünde yolculuk edenin azığı kadar (mal) birinize yeter, diye tavsiyede bulundu (idi). Halbuki ben kendimi o tavsiyenin sınırlarını mutlaka aşmış sanırım. Sana gelince Yâ Sa'd: Hüküm vereceğin zaman hükmünde, (hakları) taksim edeceğin zaman dağıtımında ve bir şeye niyetlendiğin zaman azminde Allah'tan kork (azabından sakın), dedi.
(Râvilerden) Sabit demiştir ki: Selmân (Radıyallâhü anh) 'm (vefat ettiğinde) yanında olan yirmi küsur dirhemlik nafakadan başka bir mal bırakmadığı haberi bana ulaştı."
Not: Zevâid'de şöyle denilmiştir: Buhun senedinde Ca'fer bin Süleyman ed-Dubaî bulunur. Bu râvinin hadîsini Müslim kendi Sahîh'inde rivayet etmiş ve îbn-i Mum de onu güvenilir saymış İse de Îbnü'l-Medîni: O bizce grüvenilir, fakat Sâbit'ten münker olan bir hayli hadîs rivayet etmiş, demiştir. Buhârî de zayıf ra-viler bölümünde : O, hadîsinin bâzısında muhalefet eder. demiştir. îbn-i Hibbân da güvenilir raviler bölümünde: O, Ebû Bekir ve Ömer (R.A.)'ya buğzederdi, demiştir. Yahya bin. Saîd de onu zayıf sayardı.[5]
İzahı
Zevâid nevinden olan bu hadîsin bir benzerini Hâkim de rivayet ederek senedinin sahih olduğunu söylemiştir.
El-Münzirî, et-Terğîb ve't-Terhîb'te hem Müellifimizin hadîsini hem de H â k i m' in hadîsini rivayet etmiş ve Müellifimizin senedindeki bütün râvilerin güvenilir zâtlar olup Buhârî ve M ü s 1 i m' in bu râvilerin rivayetlerini kendi sahihlerine aldıklarını, yalnız Ca'fer bin Süleyman'ın rivayetlerini sâdece M ü s 1 i m' in aldığını, yâni Buharı' nin almadığını ifâde etmiştir.
Et-Terğîb ve't-Terhîb'teki rivayette hadisin sonunda S â b i t * e
"Selmân (Radıyallâhü anh) 'in (vefat ettiğinde) yanında olan azık ile beraber yirmi küsur dirhemden başka mal bırakmadığı haberi bana ulaştı" şeklindedir.
Bundan anlaşılıyor ki S ün enimizin bâzı nüshalarında S â b İ t' in sözü bu şekildedir. Bu durum S i n d î' nin ifâdesinden de anlaşılıyor.
Müslümanların biribirlerine hakkı tavsiye etmeleri îsîâmî hir prensip olduğu için Selmân (Radıyallâhü anh), ziyaretine gelen Sa'd bin Ebi Vakkas (Radıyallâhü anh) 'a anılan tavsiyelerde bulunmuştur.[6]