sümeyra
Tue 20 December 2011, 02:28 pm GMT +0200
4191) "... Enes bin Malik (Radiyallahü anh)den
4191) "... Enes bin Malik (Radiyallahü anh)den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) şöyle buyurdu, demiştir :
Eğer benim bildiğim (gerçekler) i siz bilseydiniz az gülerdiniz ve çok ağlardınız."[82]
İzahı
Bu hadîsi B u h â r i de rivayet etmiştir. Keza B u h â r i, Tirmizi ve Nesâİ bunun mislini Ebû Hüreyre (Radıyallâhü anh) 'den rivayet etmişler.
Hadiste geçen "Benim bildiğim" ifâdesi ile işaret edilen bilgi, Allah'ın günahkâr kullarına vereceği azab ve kıyamet günü yapılacak hesap ve sorgunun şiddet ve dehşetiyle ilgili bilgidir.
Hadisin "Çok ağlardınız" ifâdesinden maksad Allah korkusundan ağlama işinin çokluğu veya ağlama zamanının çokluğudur. Yâni Allah korkusu, Allah'ın mağfiret etme ümidine ağırlık edecekti. Siz bağışlama ümidinden ziyâde korku besliyecektiniz.
Hafız İbn-i Hacer şöyle der: Hadisteki bilgiden jnak-sad Allah'ın azameti, günahkârlardan intikam alması, ruhun alındığı anlardaki korkunç durum, kabirde ve kıyamet günü duyulacak dehşetli hallerle ilgili bilgidir. Hadîs, tehdîd mahiyetindedir. Bu hadisin buyurulmasının sebebi Taberâni' nin İbn-i Ömer (Radıyallâhü anh)'dan rivayet ettiği bir hadiste şöyle beyân ediliyor:
"Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) Mescid'e çıktı. O esnada bir topluluğun kendi aralarında konuşup gülüştüklerini gördü. Bunun üzerine:
Nefsim (kudret) elinde olan (Allah'a yemin ederim ki..." diyerek İbn-i Ömer bu hadîsi anlattı.
Hasan-i Basri: Nihayetinin ölüm, varacağı yerin kıyamet ve bulunacağı yerin Allah'ın huzuru olduğunu bilen bir kimsenin hakkı dünyada uzun uzun düşünüp üzülmektir, demiştir.
4191) "... Enes bin Malik (Radiyallahü anh)den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) şöyle buyurdu, demiştir :
Eğer benim bildiğim (gerçekler) i siz bilseydiniz az gülerdiniz ve çok ağlardınız."[82]
İzahı
Bu hadîsi B u h â r i de rivayet etmiştir. Keza B u h â r i, Tirmizi ve Nesâİ bunun mislini Ebû Hüreyre (Radıyallâhü anh) 'den rivayet etmişler.
Hadiste geçen "Benim bildiğim" ifâdesi ile işaret edilen bilgi, Allah'ın günahkâr kullarına vereceği azab ve kıyamet günü yapılacak hesap ve sorgunun şiddet ve dehşetiyle ilgili bilgidir.
Hadisin "Çok ağlardınız" ifâdesinden maksad Allah korkusundan ağlama işinin çokluğu veya ağlama zamanının çokluğudur. Yâni Allah korkusu, Allah'ın mağfiret etme ümidine ağırlık edecekti. Siz bağışlama ümidinden ziyâde korku besliyecektiniz.
Hafız İbn-i Hacer şöyle der: Hadisteki bilgiden jnak-sad Allah'ın azameti, günahkârlardan intikam alması, ruhun alındığı anlardaki korkunç durum, kabirde ve kıyamet günü duyulacak dehşetli hallerle ilgili bilgidir. Hadîs, tehdîd mahiyetindedir. Bu hadisin buyurulmasının sebebi Taberâni' nin İbn-i Ömer (Radıyallâhü anh)'dan rivayet ettiği bir hadiste şöyle beyân ediliyor:
"Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) Mescid'e çıktı. O esnada bir topluluğun kendi aralarında konuşup gülüştüklerini gördü. Bunun üzerine:
Nefsim (kudret) elinde olan (Allah'a yemin ederim ki..." diyerek İbn-i Ömer bu hadîsi anlattı.
Hasan-i Basri: Nihayetinin ölüm, varacağı yerin kıyamet ve bulunacağı yerin Allah'ın huzuru olduğunu bilen bir kimsenin hakkı dünyada uzun uzun düşünüp üzülmektir, demiştir.