sumeyye
Sat 4 September 2010, 01:03 pm GMT +0200
ÇOCUK VE OYUN
Oyun, çocuğun bedenî ve ruhî gelişmesi için şarttır. Özellikle 2-6 yaş arasındaki dönem, oyun oynamaya ihtiyaç duyduklarından "oyun dönemi" olarak adlandırılır. Çocuk günün yarısını, yani uyumadığı ve yemediği zamanı oyunla geçirir. Oyun çocuk için en önemli "iş", oyuncakları da en önemli aletlerdir. Oyun, çocuğa kimsenin öğretemediği şeyleri öğretir.
Çocuğa oyun yeri ve serbestliğinin sağlanması önemlidir. Ebeveynler çocuklarına oyun oynayabilmeleri için ortam ve fırsat oluşturmalı, onları teşvik etmelidirler. Çocuk, oyun ile öğrenme yollarını öğrenir.
Çocuğun zihinsel, konuşma, bir iş ortaya çıkarma yeteneklerini oyun geliştirir. Uyum içinde insanlarla ilişki kurmayı, yardımlaşmayı kazanır. Saldırganlık gibi önemli problemlerini ve yalnızlığını yener. İnsanları, hayvanları, tabiatı, güzel şeyleri sevme duygusu gelişir. Kendini güvenli hisseder ve sorumluluklarını kavrar. Sevinç ve mutluluk yolu olan oyunla yeni denemeler kazanır.
Oyunun faydaları
• Çocuk, oyunda bedenini çalıştırır, kaslarını çeşitli şekillerde kullanarak geliştirir. Birçok araç-gereç ve eşyayı kullanarak, adım adım bir beceriyi elde eder; sonra, daha zor şeyleri yapmaya heveslenir ve kendine güveni artar.
• Zekasını kullanmayı geliştirir. Dünyayı ve çevresini keşfeder, sürekli bilgiler edinir, merak duygusunu tatmin eder, mantık yürütmeyi, seçim yapmayı, sebep-sonuç ilişkileri kurmayı öğrenir. Dikkatini toplamayı, kendini bir amaca yöneltmeyi, oyunda ortaya çıkan sorunları görmeyi, bunlara çözümler bulmayı öğrenir.
• Karar verme yeteneği artar, aklını ve becerilerini kullanmayı öğrenir. Araç-gereç ve malzemeleri kullanırken, bunların özelliklerini keşfeder, çevresini istediği şekilde kontrol etmeyi ve çevreye uyum sağlamayı başarır.
• Oyun, çocuğun enerji birikimini sarf etmesini, duygularını ifade etmesini sağlar. Yetişkinlerin koyduğu kısıtlama ve kaidelerin sıkıntısından kurtulmasına yardımcı olur. Çocuk, oyunda serbest olma, kendi kendini idare etme ve çevresiyle uyumlu ilişkiler kurma ihtiyacını giderir.
• Canlı bir oyun ortamında, çocuğun dili gelişir, konuşma becerileri artar, sözlü olarak anlaşmayı, problemlerini çözmeyi öğrenir. Yetişkinlerle veya yaşıtlarıyla oynarken, görerek ve uygulayarak iyi huylar edinir. Toplum kaideleri ve gerçekleri en kolay ve en zararsız şekilde oyun sırasında öğrenilir. Sırasını beklemek, paylaşmak, başkalarının haklarına saygı duymak, hakkına ve eşyasına sahip çıkmak, kaidelere ve sınırlamalara saygı göstermek, düzen ve temizlik alışkanlıkları edinmek, söylenenleri dinlemek, kendini ifade edebilmek hep oyun sırasında öğrenilir.
• Çocuk, doğru, yanlış, güzel, iyi, kötü, haklı, haksız gibi ahlakî kavramları ve alışkanlıkları oyun sırasında görür, öğrenir, dener ve benimser. Kendine uygun gelenleri tekrar ede ede pekiştirir, benliğinin bir parçası yapar.
• Ana-babalar çocuk oyunlarını gözleyerek ve dinleyerek, çocuklarını daha iyi tanırlar. Çocuğun huyları, davranışları, istekleri, düşünceleri, duyguları, mizacı, kuvvetli ve zayıf yönleri, en açık şekilde oyun oynarken ortaya çıkar. Onun için çocuğun oyunu önemsenmeli ve çocuğa faydalı olacak oyun ortamı ve malzemelerini sağlayarak, çocuğun rahatça oynamasına imkan tanımalıdır.
• Bir çocuk ne kadar değişik oyunlar oynarsa, gelişiminin hangi aşamasında olursa olsun, öğrenme becerisi o kadar zenginleşir. Oyun temelde, seyretmekten ziyade bir şeyleri yapmaktır ve çocukların işitme, hissetme, görme gibi melekelerini harekete geçirir. Oyun değişik seçenekler, imkanlar ve problem çözme becerisi kazandırır. Çocuklar gerçek dünyada olamayacak şeyleri, oyunlarında gerçeğe dönüştürebilirler. Bu onlar için bir çeşit güç kaynağıdır.
Hangi oyuncak seçilmeli?
• Oyuncak, çocuklar için bir eğlence aracı olduğu kadar, gelişimini sağlayan bir araçtır da. Oyuncaklar, çocuğun kol ve bacaklarını geliştirecek, hayal kurma, iş yapma gücünü artıracak, yeni bilgiler verecek ve eğlendirecek nitelikte olmalıdır.
• Oyuncaklar çocuğun söküp yapabileceği şekilde ve düşünerek oyun kuracağı özellikte olmalıdır. Kurulan çok pahalı oyuncaklar, çocuklar için belki eğlendirici olur. Ama uğraştırıcı veya düşündürücü olamaz. Bunun yerine çeşitli biçimlerde kutular, ağaç dalları, su, kum, eski kumaş parçaları, gazete, karton, çeşitli boya kalemleri ve evdeki diğer artık malzemeler çocuk için yararlı ve daha çekici olabilirler.
• Oyuncak, çocuğun yaşına uygun, dayanıklı olmalıdır. Sivri uçlar, keskin kenarlar, kıymıklar, çocuğun kolayca yara almasına sebep olur. Boya, resim kalemleri ve diğer yapıştırıcı malzemenin içinde zehirli maddelerin bulunmamasına dikkat edilmelidir. Çocuk makaslarının ve iğnelerinin uçları küt olmalıdır. Oyuncaklar gerçek eşyaya yakın, çocuğu inandırabilecek büyüklükte olmalıdır. Birkaç değişik oyunda birden kullanılabilmeli, kırıldığı zaman tamiri kolay olmalıdır.
• Oyuncağın çocuğun oyun ihtiyacına cevap vermesi için, süslü veya pahalı nitelikte olması gerekmez. Fazla gösterişli oyuncaklar, çocuğa yapacak bir şey bırakmadığı için, onun iş yapma gücüne katkıda bulunmaz. Çocuk oyuncağının güzelliği bozuldu diye onu bir kenara atar ve kendisi daha basit bir oyuncak ortaya koyar.
• Çocuğun küplerle, toplarla, renkli kalemlerle, parmak boyalarla hayal güçlerini ortaya dökmesini sağlayabiliriz. Ayrıca hangi oyuncak olursa olsun, çocuğumuzla onu oynayalım ve çocuğumuzu bu oyuncağı arkadaşları ile paylaşması yönünde teşvik edelim. Oyuncakla oynayışını seyredelim. Teknolojik oyuncaklar yerine, hayal gücünü geliştirecek daha basitlerini tercih edelim.
• Harfli, sayılı, parlak renkli, geometrik şekilli oyuncaklar, okula hazırlık açısından çok yararlıdır.
Oyunlarına katılmalı
Akıllı ebeveynler çocuklarına bebekliklerinden gençliklerine kadar beraber oynamak için zaman ayırırlar. Çünkü bu, zaman kaybı gibi görülmeyecek kadar çok önemlidir.
Bunu yaparak çocukla aramızdaki bağı güçlendirebilir, nasıl daha iyi bir ebeveyn olacağımızı öğreniriz. Çocuğumuza, onu ve onun dünyasını dikkate aldığımızı göstermiş oluruz. Bu da onun yeterlilik ve kendine güven duyularının gelişimine katkıda bulunan unsurlardandır. Böylelikle de yaşamayı ve hayattan zevk almayı bu bize sağlar.
PSİKİYATRİST DOÇ.DR. SEFA SAYGILI