sumeyye
Mon 19 July 2010, 02:52 pm GMT +0200
ARANAN DEĞİL ARAYAN OLMAK
Bir Ramazan ayına daha girmiş bulunuyoruz Bu vesileyle tüm İslam âlemine Ramazan'ın hayırlara vesile olmasını, güç ve kuvvet getirmesini ve Allah'ın cihat içerisinde bulunan kardeşlerimize İslam'ın sancağını bulundukları bölgelerde yükseklere çekmeyi nasip etmesini diliyorum
Şüphesiz şu anda herkes büyük bir hazırlık içerisinde Bazılarımız çevremizdeki fakirler için hazırlık yapıyoruz, bazılarımız da kendilerine gelen adreslere Ramazan paketleri hazırlıyorlar Bunlar hiç kuşkusuz gerçekten güzel işler "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" düsturunu az da olsa Ramazanlarda hatırlayan bir toplumuz
Memleketimizin zenginleri de (ki çoğunluğu çalıştırdıkları insanların sırtından kazandıkları paralarla zenginliklerine zenginlik katıyorlar) büyük ihtimalle personellerine yönelik paketler hazırlıyorlardır Onların Ramazan ihtiyaçlarına büyük bir katkıda bulunduklarını düşünüp mutlu olduklarını tahmin ediyorum
Şu anda kendisini muhtaç durumda gören vatandaşlarımız da zenginlerin kapısını çalmaktalar, dilleriyle istemeseler de Ramazan paketleri için geldiklerini belli etmekteler Birçok vatandaşımız da fakir kâğıdı alabilmek için muhtarların kapısını aşındırıp devletin dağıtacağı kumanyalardan yararlanmak için hazırlık yapıyorlar Evet, bugünlerde bunlara çok sık rastlıyoruz ve tabii ki bu arada zenginler olsun, muhtarlar olsun ve devlet kurumları olsun aranılan bir mercii haline geldiler
Üzülerek belirtmeliyim ki, hali vakti yerinde olan ve dolayısıyla 'Aranan' duruma düşen Tevhid erleri kardeşlerimiz de var "Şimdi bu da nereden çıktı" dediğinizi duyar gibi oluyorum Ne demek üzülerek ? Allah'ın ayetlerinde defalarca belirttiği "Fakire, yoksula, yolda kalmışa yardım edin" emrini yerine getiren bu insanların yapıp ettiklerinden dolayı üzülmek ?
Geçmiş yıllarda İran yapımı bir eser olan 'Hz Eyyub' filmini izleyenleriniz çoğunluktadır sanırım Onun şeytanla ve hastalıkla olan mücadelesi belki şu an itibariyle bizlerin çok uzağında gözüken bir durum Ancak hemen hemen hepimizin seyrettiği bu filmde Hz Eyyub'un beni etkileyen en önemli yanı çocuklarının sırtına buğday çuvallarını yükleyerek, fakir insanlara dağıtmalarını istemesiydi Oğulları kapı kapı dolaşarak buğdayları verecek aileleri arıyorlardı Evet, yanlış anlamadınız; "Arıyorlardı" dedim
Şimdi neden üzüldüğümü anlayabildiniz mi? Hayatın bizleri ne kadar evirip çevirdiğini, gözlerimizi ne kadar kararttığını görebiliyor musunuz? Aranan durumuna düşmüş olan bu kardeşlerimizi uyandırmak istiyorum Her ne kadar bir Eyyub Peygamber olmasak da, gelin bizler de 'Arayanlar' olalım ve bu tarihten itibaren kendimize bu konuda bir yol çizelim Sadece çevremize bakmakla yetinmeyelim, önümüzü, arkamızı, sağımızı, solumuzu görmeye çalışalım Allah'ın bizlere bahşettiği elimizin altındaki emanetleri asıl sahiplerine ulaştıralım Şunu kesin olarak bilin ki, görünenlerin dışında bir de görünmeyen yoksullar var ve onlar asla size gelmeyeceklerdir Çünkü onlar her ne kadar sıkıntı içerisinde olsalar da Allah'ın lütfunun geniş olduğunu biliyorlar
Emanet bekleyerek yerine ulaştırılmaz, emaneti bizler yerine ulaştıracağız Aranan değil, arayan Müslümanlar olmak temennisi ile tekrar Ramazan'ın hayırlara vesile olmasını diliyorum
Hasan Enes