> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Zübdetül Buhari > Üçüncü cüz
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Üçüncü cüz  (Okunma Sayısı 1652 defa)
20 Haziran 2011, 14:58:47
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 20 Haziran 2011, 14:58:47 »



ÜÇÜNCÜ CUZ

 

575- Ebû Hüreyre'den   Radıyallahu Anh  rivayet  edilmiştir:

Benim çok hadîs rivayet ettiğimi soyuyorsunuz; ben diğer Ensar ve Muhacirler gibi çarşılarda ahş-verişlerle uğraşmadım. Onların unuttukları hadîs-i şerifleri ben unutmadım. Bunun 'hikmeti de şu­dur:

Bir gün Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Selem bize va'z ve na-sihatta bulunurlarken:

«Hanginiz, esvabını ( eteklerini) sözümü tamamlayıncaya ka­dar yere serer ve sonra kendine toplarsa söylediklerimi muhakkak surette kavrar» buyurdular. Ben, hemen esvabımı yere serdim. Son­ra topladım: Bu hadiseden sonra Hazreti Peygamberden işittiğimi bir daha unutmadım.

Mütercim :

îlim bahsinde bu hadisin bir kısmı geçmişti. Alış-veriş bahsinde daha geniş bir mana ile tekrarlandı. Ebû Hüreyre'nin bu sözlerin­den ashabı kiramın çarşılarda alış verişle meşgul oldukları anlaşı­lıyor. Onun için alış-veriş bahsinde bu hadîs-i şerif tekrarlanmıştır.

Bir de tarikat şeyhlerinin bazı müridlerine hırka giydirmelerine bu hadîs-i şerif güzel bir delil olabiliyor. Çünkü adı geçen hırka­dan mürşidin hal ve irfanı müride geçer diye hayırlı bir yorumla bu iş yapılır. Nitekim Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Hazretleri, unutmama halini hırka giyenlere naklettirmiştir. Şeyh­ler de «Kim bir topluma kendini benzetirse, o kimse onlardandır.» kaidesi uyarınca, hiç olmazsa taklid ve benzetme şerefine kavuşa­rak sevab kazanırlar.

 

576- Abdurrahman bir Avf'dan (Radıyallahu Anh) rivayet edilmiştir:

Abdurrahman, Medine'nin Kaynuka çarşısında ticaretle uğra­şırken, yeni damatların süründüğü kokudan sürünerek Hazreti Pey­gamberin huzurlarına vardı. Hazreti Peygamber,

«Evlendin mi?» buyurdu. Abdurrahman, evet! dedi. Hazreti Pey­gamber sordu:

«Kiminle evlendin?» Abdurrahman, Ensar'dan bir kadınla, dedi. Hazreti Peygamber yine sordu:

«Mehir olarak ne verdin?» Abdurrahman: Bir çekirdek Cbeş dir­hem) ağırlığında altın verdim dedi. Peygamber Sallalîahu Aleyhi ve Sellem buyurdular ki:

«Bir koyun bile olsa, düğün ziyafeti yap!» (Böyle düğün ziyafeti için davet sünnettir.)

 

577- Numan bin Beşir'den rivayet edilmiştir:

«Helâl belli ve haram da bellidir. Ancak ikisi arasında bir takım şübheli şeyler vardır. Günah bakımından şüpheli bulduğu şeyi terk eden kişi, .apaçık günah bildiği şeyi daha kuvvetle terk eder. Günah bakımından şübheli bulduğu şeye cüret eden kimse de, apaçık gü­nah bildiği şeye düşmesi pek muhtemeldir.Zira günahlar, Aiîah Tea-lâ Hazretlerinin yasak korularıdır. Kim bu yasak koru çevresinde sürüsünü atlatırsa, o yasak koruya düşmesi an meselesidir.»

 

578- Hazreti Aişe (Radıyallahu Anha) der kî:

Sa'd bin Ebi Vakkas'ın CRadıyallahu anh) islâraı kabul etmeyen ve küfür üzere ölen Utbe bin Ebi Vakkas adında bir kardeşi vardı. Bu kâfir ölürken kardeşi Sa'd Hazretlerine şöyle vasiyet etmişti: Zem'an'm cariyesinden doğan Abdurrahman adındaki çocuk benden­dir. Bu çocuğu Zem'anm oğlu Abd'den dava ederek al.

Sonra Mekke'nin fethinde Sa'd Hazretleri, adı geçen kardeşinin vasiyeti üzerine, Zem'a'mn cariyesinden doğmuş olan Abdurrahman'ı ele geçirerek, bu, ölen kardeşim Utbe'nin çocuğudur, diye dava et­ti. Nihayet Zem'anm oğlu Abd ile Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in huzurlarına çıkarlar. Abd bin Zem'a der ki: Abdurrahman benim babadan kardeşimdir ve babanım cariyesinden doğmuştur, onun sulbündendir.

Sa'd Hazretleri de: Bu çocuk benim kardeşimin sulbündendir ve gayri meşru olarak Zem'anm cariyesinden doğmuştur. Kardeşi­min oana vasiyyeti böyledir, der. Bunun üzerine Peygamber Sallalla­hu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurur:

«Ya Abd bin Zem'a, bu çocuk sana düşer. Çocuk yatağındır, (kimin mülkü veya nikâhı altında doğmuşsa ona aittir). Zina edenin hakkı da (evli ise) taşlanmaktır.» Zem'a, Şevde validemizin babası olduğundan cahiliyet zamanına ait bu iddiadan   dolayı   Peygamber efendimiz hanımına şöyle buyurdu: «Ya Şevde! Bundan böyle    sen de (kardeşin)  Abdurrahman'dan kaç, ona görünme., Hazreti Şevde (Radıyallahu Anha)  da ömrünün sonuna kadar kardeşi Abdurrah man'a görünmedi.

Mütercim:

Bir kimse çocuğunu red ve inkâr etmedikçe ve meşru usûle göre lian olmadıkça, çocuk kendisinin olur. Başkası tarafından bu çocu­ğun dava edilmesi sahih olmaz.

Utbe adındaki kâfir, Uhud savaşında Hazreti Peygamberin mü­barek dişini kıran mel'undur. Sahih olan görüşe göre küfür hali üzere göçmüş ve cehenneme gitmiştir.

 

579- Hazreti Aişe  Radıyallahu Anha der ki:

Ashabdan bazıları, ya Resûlallah! Bazı kimseler bize kesilmiş ve kurutulmuş /pastırma) et getiriyorlar.. Bu etlerin besmele ile ke­silip kesilmediğinde şübhe ediyoruz. Acaba bunları yiyebilir miyiz? diye sordular.

Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: «Allah'ın adının anılıp anılmadığı (besmele çekilip çekilmediği) bilinmeyen ete siz besmele getiriniz ve onu yiyiniz.»

Mütercim :

Bu hadisi şerif, İmanı Şafiî Hazretlerinin delili olup bir hayvanın kesiminde besmele şart değildir, müstahabdır, diye ictihad etmiştir.» «Üzerine Allah'ın adı anılmamış hayvan etlerinden yemeyiniz» mealindeki ayeti kerime, putlar adına kesilen hayvan etlerinden ye­meyiniz, anlamındadır, diyor. İmam Azam Hazretlerine göre, ayeti kerimenin zahirine nazaran, bir hayvan kesilirken muhakkak bes­mele getirmek icab eder. Kasden besmele terk edilerek kesilen hay­vanın eti yenmez. Ancak besmele unutularak hayvan kesilmiş olursa, eti yenir. Bu hadis-i şerifin manası ise, siz iyi zan besleyerek bes­mele ile kesilmiştir, hükmünü veriniz ve besmele ile yeyiniz de­mektir.

 

580- Ebû Hüreyre'den rivayet edilmiştir:

-İnsanlara öyle bir zaman gelecektir ki, kişi aldığı şeyin nereden geldiğine, helâldan mı yoksa haramdan mı geldiğine aldırmayacak­tır.»

Mütercim:

îşte bu hadîs-i şerif de Hazreti Peygamberin mucizelerindendir. Zamanımızda insanların çoğu böyledir; helâl-haram aradığımız yok­tur. Nereden gelirse gelsin, menşei araştırılmıyor.

 

581- Berâ bin Âzib (R.A) ile Zeyd bin Erkam (Radıyallahu Anhümal derler ki: Hazreti Peygamberin zamanında ticaret yapıyor­duk. Altın ile gümüşün karşılıklı olarak değiştirilip satılması hak­kında kendilerine fetva sorduk. Bize şöyle buyurdular:

«Eğer peşin olursa, beis yoktur. Fakat veresiye olursa, sahih, de­ğildir.»

Mütercim:

Sarraflıkta (parayı para karşılığında değiştirmekte) her iki ta­rafın, (müşteri ile satıcının) değiş tokuş yapmaları şarttır. Bunda bütün alim ve müctehidler ittifak etmişlerdir. Yalnız sarraflıkta zi­yade almak, sarraflık adı altında bir şey almak caizmidir? Bunda alimler ihtilaf etmişlerdir. Sahih olan hüküm şu: Eğer cinsleri bir olursa, altın altın karşılığında veya gümüş gümüş karşılığında satılıp değiştirilecekse, fazlalık caiz değildir. Cinsleri değişik olursa, ya­ni altun gümüş karşılığında satılırsa fazlalık caizdir. Ancak her iki­sinin peşin olarak verilip alınması şarttır. Delil de, bu hadîs-i şerifle bundan sonra gelecek olan hadîs-i şeriftir.

 

582- Enes (R.A.) 'den rivayet edilmiştir:

«Her kim rızkının bol yahud ömrünün uzun olmasını isterse, ya­kınlarına iyilik ve ihsan etsin (Sılâ-i rahîm yapsın).»

Mütercim:

Ömrünün uzamasını veya rızkının bol olmasını seven kimse, ak­raba ve yakınlarına sıla yapsın. Bu da, her yönden yakınlarıyla il­gilenmekle olur. Doğrusu, insanın Ömrü ve rızkı muayyen ise de, ih­timal ki bu iyilik ve sıla sebebiyle Cenabı Hak insanın ömrüne ve rızkına bereket verir. Yahud Levh-i Mahfuz'da falan kimsenin rızkı veya ömrü şu kadardır; fakat sıâ-i rahim yaparsa şu Kadar sene da­ha fazla yaşayacaktır ve rızkı çoğalacaktır, diye yazılmış olabilir. Cenab-ı Hakk'ın ezelî olan ilminde ise değişiklik olmaz. «Allah dile­diğini kaldırır ve dilediğini tesbit eder. Levh-i Mahfuz onun katın-dadır.» mealindeki ayeti kerimenin manası da budur, dediler. Ümü'l-Kitab (ana yazı veya yasa), Allah Tealâ Hazretlerinin ezelî olan ilmidir.

 

583- Enes bin Malik (Radıyallahu Anh) derki:

" Sellem efendimîz- Söyto ^ur-«Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ailesi yanında bir sâ (yaklaşık olarak üç kilo) buğday veya bir sâ' tahıl akşamlama­mı ştır.«

Mütercim:

Hazreti Peygamberin, bu sözü, zekât ve sadaka olarak gelen yi­yecekleri bekletmeden muhtaçlara dağıttığını beyan etmek için söy­ledikleri düşünülebilir. Nitekim bazı hadîs-i şeriflerde Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ailelerinin geçimi için bir senelik erzak edindiği rivayet edilir. Bu da ümmetine erzak edinmeyi öğretmek ve bu kadarının meşru olduğunu bildirmek içindir,

Baharî'yi şerh eden Aynî Hazretleri bu hadis-i şerife itiraz ede­rek: Bu söz, Hazreti Peygamberin sözü olmayıp Enes Hazretlerinin kendi sözüdür, dedi. Enes Hazretlerinden bu Hadîsi alan Katâde der ki: Ben, Enes bin Maiik'in dilinden kulağımla böyle işittim.. Yoksa bu sözün Hazreti Peygamberden işitilmiş olduğu manası bundan çık­maz. Sonra sarihlerden Sindi de, Ayni'nin bu itirazını savunarak: Hazreti Peygamber ümmetine zühdü ve tevekkülü öğretmek için ve meşruiyetini bildirmek için böyle buyurmuştur. Bunda hiç bir şekilde itiraza yer yoktur, demiştir. Bununla beraber Buharî Hazretlerinin rivayetinin devamından da bu sözü Hazreti Peygamberin buyurdu­ğu anlaşılmaktadır. Sarih Aynî Hazretlerinin burada isabet edeme­diği meydana çıkıyor. Allah en iyi bilendir..

 

584- Mikdam'dan rivayet edilmiştir:

«Hiç kimse, kendi el emeğinden yediği yemekten daha hayırlı bir y...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Üçüncü cüz
« Posted on: 19 Nisan 2024, 02:31:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Üçüncü cüz rüya tabiri,Üçüncü cüz mekke canlı, Üçüncü cüz kabe canlı yayın, Üçüncü cüz Üç boyutlu kuran oku Üçüncü cüz kuran ı kerim, Üçüncü cüz peygamber kıssaları,Üçüncü cüz ilitam ders soruları, Üçüncü cüzönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes