> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Zübdetül Buhari > Hibe bahsi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hibe bahsi  (Okunma Sayısı 1068 defa)
19 Haziran 2011, 17:18:47
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 19 Haziran 2011, 17:18:47 »



HİBE BAHSİ


704- Ebû Hüreyre'den   (Radıyallahu   Anh)   rivayet edilmiştir: «Ey İslâm kadınları! Sakın komşu kadm, komşu kadının hediye­sini küçümsemesin, bir koyun paçası olsa bile...

 

705- Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) rivayet edilmiştir:

Bir hayvanın koluna veya paçasına davet edilmiş olsam icabet ederim. Bana bir hayvan kolu veya paçası hediye edilse kabul ede­rim.» (Hibe ve hediye edilen şey, az veya çok ıtq ise kabul edilmeli, demektir.)

 

706- Ebû Hüreyre (Radıyallahu Anh) der ki:

Peygamber Sallaliahu Aleyhi ve Sellem Hazretlerine dışardan bir yiyecek veya başka bir şey getirildiği zaman, onun hediye veya sadaka olup olmadığını: «Hediyem i d ir- yoksa sadakamıdir?» diye sorarlardı. Sadaka olduğu söylenirse.- «Siz yiyiniz» buyururdu ve ken­disi ondan yemezdi. Hediye olduğu söylenirse, ashab ile birlikte mü­barek elini uzatarak yerlerdi.

Mütercim :                  .         .        .

Peygamber Sallaliahu Aleyhi ve Sellem efendimize ve onun aile ferdlerine hatta ailesine ait köle ve cariyelere ve azadlılarına da insanların sadaka ve zekâtları haramdır. Bunun tafsilâtı zekat bah­sinde geçmiştir. (Zekât ve sadaka malın kiridir.)

 

707- Enes (Radıyallahu Anh) der ki:

Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimizin önüne bir defa pişmiş et getirildi ve : Ya Resûlallah! denildi, bu et, Hazreti Aişe'nin azadlısı Berire'ye sadaka olarak verilen ettendir. Hazreti Peygamber şöyle buyurdular:

«Bu et Berîre için sadaka, bizim için ise hediyedir.» (Berîre'nin bize bir hediyesidir.) Sonra ondan yediler.

Mütercim:

Berîre, Hazreti Aişe'nin azadlısı ise de, Peygamberin pak zev­celerinin köle ve cariyeleri bu sadaka hususunda, «Âl-i Muhammed den sayılmadıklarmdan bunlara sadaka caizdir. Sadaka haram olan (Al-i Muhammed) ise, İmam Azam Hazretlerine göre yalnız Haşimî'-lerdir. Ali, Abbas, Cafer, Akil, Haris bin Abdülmuttalib (Radiyallahu anhüm) Hazretlerinin sülâleleri ile onların azadlılandır. Zayıf bir görüşe göre de haram olan yalnız zekâttır. Nafile kabilinden olan sadaka ise caizdir.

 

708- Hazreti Aişe (Radıyallahu anha) der ki:

Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevceleri iki kısma ay­rılmış ardı. Bir kısmı Hazreti Aişe tarafı ki, Hafsa, Safiyye ve  idiler. Diğer kısmı de, Ümmü Seleme tarafı ki, Zeyneb Cbinti çatış) Meymûne, Ümmü Habibe ve Cüveyriye idiler. Bütün müs-lumanlar, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Hazretlerinin en sevgilisi Hazreti Aişe olduğunu bildiklerinden, hediye gönderecek­leri zaman Hazreti Aişe'nin nöbetini beklerler ve Hazreti Peygamber Aişe'nin evinde iken çok hediye gönderirlerdi. Bu hal ise, Üm-mü Seleme taraftarı olan diğer pâk zevcelere güç geliyordu.- Bunun üzerine Ümmü Seleme hazretlerine dediler ki, hediyelerin yalnız Haz-reti. Aişe'nin evine gelmeyip Hazreti Peygamber kimin evinde ise ayı rım yapmaksızın oraya gönderilmeleri yolunda bütün müslümanla-ra bilgi verilmesi için Hazreti Peygambere dilekte bulun. Onların bu isteklerini Ümmü Seleme Hazretleri Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e arz edince, evet veya hayır diye bir cevab vermediler. Böyle­ce her nöbetinde Ümmü Seleme meseleyi ayrı ayrı günlerde olmak üzere üç defa peygambere arzetti. Üçüncü defada Hazreti Peygamber ona şöyle buyurdu.

«Sakın Aişe hakkında beni üzmeyin; çünkü zevcelerimden hiç bir kadının yatağında iken bana Vahy gelmemiştir; ancak    Aişe'nin

yatağında iken gelmiştir.»

Sonra Ümmü Seleme taraftan olan pâk zevceler, bu hususta yardımcı olmak için Hazreti Fatma (Radıyallahu Anha) ya müracaat ettiler ve onu vasıta kıldılar. Hazreti Fatma da babasına gidip: Ya Resûlallah, zevceleriniz, Ebû Bekir'in kızına karşı sizden adalet ve eşitlik isterler, dedi. Buna cevab olarak Hazreti Peygamber şöyle bu-yurdu:

«Ey Kızcağızım, benim sevdiğimi sevmezmisin?» O da, evet, se-yerim, dedi.

Sonra Hazreti Fatma, Hazreti Peygamberin pâk zevcelerine gide­rek aldığı cevabı anlattı. Yine bu zevceler Fatıma'nm tekrar Hazreti Peygambere bu mesele için gitmesini istedilerse de, Hazreti Fatma bundan kaçındı. Sonra bu zevceler içlerinden Zeyneb'i gönderdiler. Hazreti Zeyneb konuşmasında biraz öfke ve şiddet gösterdi:

— Ta Resûlallah! pâk zevceleriniz, Ebû Bekirin kızma karşı Alİah rızası için adalet ve eşitlik isteğinde İsrar ediyorlar, dedi. Hazreti Peygamberin huzurunda oturmuş bulunan Hazreti Aişe'ye karşı da bir takım öfkeli ve uygunsuz sözler söylemeğe başladı. Hazreti Aişe de onun sözlerini cevablandırarak onu susturdu. Sonra Hazreti Pey­gamber Hazreti Aişe'ye dair Hz. Zeyneb'e. şöyle buyurdu:

«Ey Zeyneb, bu Ebû Bekir'in kızıdır!»

Mütercim :

Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Hazretleri gülümseyerek söz söyleme bakımından Zeyneb ile Aişe'nin hangisi üstün gelecek diye beklerken Hazreti Zeyneb'i Aişe'nin susturması üzerine:

-Ey Zeyneb, sen Aişe'nin hakkında gelemezsin; çünkü o, Ebû Be kir'in kızıdır.» buyurdular. Nitekim Ebû Bekir; bütün arabların soy ve sülâlesini bildiği gibi, kızı da öylece bilirdi. Onun için neseb yarış masında da üstün gelmesi tabiî idi.

Hediye hususuna gelince: Herkes istediği eve hediye gönderme sinde serbesttir. Peygamberimizin bütün müslümanlara duyurarak diğer evlerime de hediye gönderiniz şeklinde istekte bulunması gü zel ahlâka aykırı düşeceğinden adalet ve eşitlikle bu meselenin ilgisi yoktur.

Bir de kalb sevgisi bakımından eşitlik insanın elinde değildir Bundan dolayı Hazreti Peygamber mazurdur. Bununla beraber Haz­reti, Peygamber, Hazreti Aişe'nin evine gelen bütün hediyeleri diğer zevcelerine de bölerlerdi. Fakat onlar: Bu bölüşme bize neden Haz­reti Aişe'nin evinden gelsin, diye iddia ederek kendi evlerinden de böyle bir bölüşmenin yapılmasını istiyorlardı.

 

709- Numan bin Beşîr (Radıyaîlahu Anh)  der ki.-

Babam Beşir, bana kendi malından bir bahçe bağışlamıştı. Son­ra annem Amre, bu bağış şahidsiz olamaz. Sen Hazreti Peygamberi şahid tutarak bu bağışını ona arz et, diye babama söyledi. Babam da Hazreti Peygamberin huzuruna vararak: Ya Resûlallah, zevcem Amre'den olma oğlum Beşir'e bir şey bağışladım. Fakat annesi Amre, sizi şahid tutmadıkça benim bu bağışımı kabul etmiyor, dedi Ba­bama Hazreti Peygamber şöyle buyurdu:

«Bütün çocuklarına ayni şekilde bağış yaptın mı?» Babam: — Hayır, diğer çocuklarıma böyle bağış yapmadım, dedi. Bunun üzerine Peygamber Salallahu Aleyhi ve Sellem:

«Öyle ise, bağışından dön,» buyurdu. Babam da bağış yapmadı

 

710- Nüman bin Beşir'den rivayet edilmiştir:

«Diğer çocuklarına da buna yaptığın gibi bağışta bulundun mu?»

(Ey Beşir, bu oğlun Numan'a ettiğin bağış gibi diğer çocuklarına da ettin mi) Beşir: Hayır, etmedim; dedi. Sonra Hazreti Peygamber Be­şir'e şöyle buyurdu:

«Allah'dan korkunuz ve çocuklarınız arasında adaleti gözetiniz.» Beşir de yapmış olduğu bağışı geri aldı.

Mütercim :

Çocuklarına bağışta bulunmak isteyen bir kimsenin erkek ve kız çocuklarına eşit olarak bağışta bulunması nıüstahabdır. Birbi­rinden farklı olarak onlara bağışta bulunmak tenzih yolu ile mekruh­tur. Ancak güç durumda olan ama, kötürüm ve âciz çocuklara daha fazla vermekte kerahet olmaz.

Mirasta erkek çocuklar, kızların hissesinden iki kat fazla alır­larsa da, babanın hayatında yapılacak bağışta bunların ayrıca fay­dalandırılmaları uygundur ve müsthabdır.

îmam Tavus ve İmam Sevri'ye göre burada eşit tutmak vacib dir. İmam Ebû Yusuf da der ki: Bir baba, diğer evladlannı sıkıntıya sokmak için bazı evladına. ziyade bağışta bulunursa, bu haramdır ve çocuklar arasında eşitliğin gözetilmesi vecibdir.

Bir de bu hadîs-i şeriften anlaşılıyor ki, mubah olmayan bir iş için şahid gösterilmesi mekruhtur. Bir devlet başkanının tebası hak­kında şehadetleri caiz olduğu da bü hadîs-i şeriften meydana çık­mıştır.

Hanefî mezhebinde, bir batanın evladına olan hibesinden dön­mesi caiz değildir; çünkü akrabalık hibeden dönmeğe engeldir. Bu hadîs-i şerifte olan hibeden dönme ise, malın'teslim ve tesellümünden önce olmuştur. Hibe aslen tamamlanmamıştı. Onun için bağıştan dö-nülebümiştir.

İmam Şafiî ve İmam Malik mezhebi erinde, bu hadîsin zahirine bakılarak, bir babanın çocuklarına olan hibesinden dönmesi sahihtir. Gelecek hadîste daha geniş olarak anlatılacaktır.

tin Bağıştan (hibeden)  geri dönen kimse kusup da sonra na dönen köpek gibidir.» (Bir kimsenin bağışladığı şeyi geri alması çok çirkin ve kötü şeydir.)

Mütercim:

Hibe (bağış), karşılıksız olarak bir malı başkasının mülkiyetine geçirmektir. Hibe edene «Vahib,».hibe edilen mala «Mavhûb» ve onu kabul edene de «Mevhubun leh» denilir. «îttihab» da hibeyi kabul etmek demektir. Hibe icab ve kabul ile yapılır ve ele geçirilmekle tamamlanır.

Hibede icab, bağışladım, hibe ettim, hediye ettim, ihda ettim gibi, karşılıksız bir malı temlik manasında kullanılan sözleri söylemektir. Kabul de, o malı kabullenmek veya ele geçirmektir. Bir malı karşı­lıklı olarak verip almakla da geçerli olur. Hibede malı ele geçirmek, alışverişteki kabul gibidir.

îmam Azam mezhebinde, hibe eden kimse, malın tesliminden sonra da, malı alan kimsenin rızası ile hibesinden dönebilir eğer hibeyi kabullenip malı ele geçiren kimse, geri vermeye razı olmazsa, hibe eden hakime müracaat edebilir. Hakim de ileride izah edilecek geri dönme engelleri yoksa, hibeyi kaldırabilir. Ancak hibeden dön­meyi engelleyen sebeplerden biri var ise, yapılan bağışı bozamaz Meselâ:

Bir kimse, usul ve furu'una, kardeşlerine...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hibe bahsi
« Posted on: 26 Nisan 2024, 11:50:57 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hibe bahsi rüya tabiri,Hibe bahsi mekke canlı, Hibe bahsi kabe canlı yayın, Hibe bahsi Üç boyutlu kuran oku Hibe bahsi kuran ı kerim, Hibe bahsi peygamber kıssaları,Hibe bahsi ilitam ders soruları, Hibe bahsiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes