๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Zadul Mead => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 08 Temmuz 2011, 16:48:16



Konu Başlığı: Uhud a varış
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 08 Temmuz 2011, 16:48:16
4— Uhud'a Varış ve Savaşa Hazırlık:

 

Rasûlullah (s.a.) Uhud'a varıp vadinin ağzındaki Şi'b mevkiine kadar yoluna devam etti. Uhud dağını arkasına aldı. Ashabına, kendilerine emre-dinceye kadar savaşmalarını yasakladı. Cumartesi günü olunca aralarında 50 atlının bulunduğu 700 kişinin başında savaşa hazırlandı. Okçuların başına -ki 50 kişiydiler- Abdullah b. Cübeyr'i koyup, yırtıcı kuşların askeri pençele-yip gagaladığım görseler bile mevzilerinde durmalarını ve yerlerini asla ter-ketmemelerini emretti. Bu okçular ordunun arkasında yer alıyorlardı. Onlara, Müslümanlan arkadan çevirmemeleri için müşrikleri okla püskürtmelerini emretti[513]

Rasûlullah (s.a.) o gün iki zırhını içice giyerek ortaya çıktı. Bayrağı Mus'ab b. Umeyr'e verdi. Ordunun iki kanadından birisine Zübeyr b. Avvâm'ı, di­ğerine Münzir b. Amr'ı tayin etti. Gençlerin kendisine gösterilmesini istedi ve savaşamayacak derecede küçük gördüğü gençleri geri çevirdi. Abdullah b. Ömer, Üsâme b. Zeyd, Üseyd b. Zahîr, Berâ b. Âzib, Zeyd b. Erkam, Zeyd b. Sabit, Arâbe b. Evs ve Amr b. Hazm bunlardandı. Savaşabilecek düzeyde gördüklerine ise (savaşa katılmaya) izin.verdi. Semüre b. Cündeb, Rafı* b. Hadîc bunlardandılar ve 15 yaşındaydılar.

Denildi ki: İzin verdiklerine, 15 yaşına girdiği için bulûğa erdiğine hük­mettiğinden dolayı izin verdi. Geri döndürdüklerini de bulûğ yaşından kü­çük oldukları için geri döndürdü. Bir grup âlim ise: İzin verdiklerine savaşa güç yetirebileceğine kani olduğu için izin verdi, geri döndürdüklerini de güç­lü olmayışları sebebiyle geri döndürdü. Bazıları ise, bulûğa erip ermemenin bu konuda bir etkisi yoktur, dediler. İbn Ömer hadisinin bazı lafızlarında: "Beni savaşa güç yetirebilecek seviyede görünce savaşa katılmama izin ver-di."[514] diye geçmektedir.

Kureyşliler de savaşa hazırlandılar. Aralarında, 200 atlının bulunduğu 3.000 kişiydiler Sağ kanadı Halid b. Velid'in, sol kanadı İkrime b. Ebî CehT-in komutasına verdiler.

Rasûlullah (s.a.) kılıcını Ebu Dücâne Simâk b. Hareşe'ye verdi. Ebu Dü­câne, savaşta şimşek gibi hareket eden cesur bir kahramandı. [515]


[513] tbn Hişâm (2/65), tbn tshak'tan senedsiz olarak; Buharî ise (64/17) Berâ'dan nakleder: O gün müşriklerle karşılaştık. Peygamber (s.a.) bir okçu birliğini yerleştirdi ve onlara Ab­dullah b. Cübeyr'i komutan yaptı ve: "(Yerinizi) terketmeyiniz, galip geldiğimizi görseniz de (yerinizi) terketmeyiniz. Onların bize galip geldiğini görseniz bile bize yardıma gelme-yiniz..." buyurdu. Hadisi Ahmed b. Hanbel {4/293, 294) de rivayet etmiştir. Ebu Davud ise (2662) yine Berâ'dan şöyle rivayet etmiştir: "Uhud Savaşında Rasûlullah (s.a.) okçula­rın -ki 50 kişiydiler- başına Abdullah b. Cübeyr'i koydu." Râvi dedi ki: "Onları bir mev­kie yerleştirdi" ve şöyle buyurdu: "Bizi kuşların kaptığını görseniz bile ben size haber gönderinceye kadar (yerinizi) terketmeyiniz. Bizim düşmana galip geldiğimizi ve onları ezip çiğnediğimizi bile görseniz size haber gönderinceye kadar (mevkiinizi) terketmeyiniz..." buyurdu. Bu hadisin şahidi İbn Abbas hadisi olup Ahmed b. Hanbel (1/287, 288) rivayet etmiştir. Senedi kavidir.                                               

[514] Sahihlerde bunun aksi görülmektedir. Buharî, 64/29; Müslim, !868; Ebu Davud, 2957 ve 4406; Tirmizî, 1711 ve

1361; İbn Mâce, 2543; Nesâî, 6/155, 156; Ahmed b. Hanbel, 2/17; ibn Ömer'den şöyle rivayet etmişlerdir: "Rasûlullah (s.a.) Uhud savaşında bana baktı -ben 14 yaşındaydım- ve izin vermedi. Hendek savaşında baktı -15 yaşındaydım- ve bana izin verdi."

[515] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/241-242.