Konu Başlığı: Kab b. Eşref in öldürülmesi Gönderen: Safiye Gül üzerinde 08 Temmuz 2011, 17:00:38 6— Kâ'b b. Eşrefin Öldürülmesi:
Kâ'b b. Eşref bir yahudî idi.[505] Annesi Nadîroğularındandı. Rasûlullah'a (s.a.) çok sıkıntı veriyordu. Şiirlerinde sahabe hanımlarının güzelliklerini anlatıyordu. Bedir savaşı vuku bulunca Mekke'ye gitmiş, Rasûlullah'a (s.a.) ve müslümanlara karşı Mekkelileri kışkırtmıştı. Sonra bu durumda iken Medine'ye döndü. Rasûlullah (s.a.): "Kâ'b b. Eşrefi kim öldürmek ister? Çünkü o, Allah'ı ve Rasûlü'nü incitmiştir," buyurunca; Muhammed b. Mesleme, Abbâd b. Bişr, Kâ'b'm süt kardeşi Ebu Naile -ki ismi Silkân b. Selâme'dir-, Haris b. Evs ve Ebu Abs b. Cebr öne atıldılar. Rasûlullah (s.a.) onlara Kâ'-b'ı aldatmak için istedikleri sözü söylemelerine izin verdi. Ay ışığında bir gece Kâ'b'a gittiler. Rasûlullah (s.a.) da BakîVI-Garkad'a kadar onları uğurladı. Kâ'b'm yanına vardıklarında, Silkân b. Selâme'yi ona gönderdiler, o da Kâ'b'a Rasûlullah'tan (s.a.) sapma hususunda muvafakat etti; sonra geçim sıkıntısından şikâyet ederek,kendisine ve arkadaşlarına yiyecek satmasını,buna karşılık silahlarını rehin vereceklerini söyledi. Kâ'b da uygun cevap verdi. Silkân, arkadaşlarının yanma dönüp durumu haber verdi. Birlikte Kâ'-b'ın yanına geldiler. Kâ'b kalesinden çıktı ve birbirlerine yaklaştılar. Derken Silkân ve arkadaşları Kâ'b'a kılıçlarını çaldılar. Nihayet Muhammed b. Mes~ leme, belindeki hançerle hançerleyerek onu öldürdü. Allah düşmanı, etrafta bulunanları yardıma çağıran öyle bir çığlık attı ki kalelerinde bulunanlar ateşler yaktılar. Gidenler, gecenin sonlarına doğru Rasûlullah'a -kendisi namaz kılmakta iken- geldiler. Haris b. Evs, arkadaşlarının bazı kılıç darbeleriyle yaralanmıştı. Rasûlullah (s.a.) yaralarına tükrüğünü sürdü, iyileşti. Rasûlullah (s.a.), antlaşmalarını bozdukları ve Allah ve Rasûlü ile savaştıkları için ya-hudilerden kim ele geçirilirse öldürülmelerine izin verdi.[506] [505] ibn İshak ve başkaları şöyle derler: Tay kabilesi kollarından Nebhanoğullan'ndan bir araptı. Babası cahiliyye dönemindeki bir kan davasından Medine'ye gelip Nadîroğullan ile anlaştı, onlar arasında mertebesi yükseldi ve Akîle bt. Ebi'l-Hakîk ile evlendi. Akîle ondan Kâ'b'ı doğurdu. Uzun boylu, iri cüsseli, koca karınlı, İri başlı bir adamdı. Ebu Davud (3000), Zührî tankıyla Abdurrahman b. Abdullah b. Kâ'b b. Mâlik, o da babasından rivayet etmiştir: Kâ'b b. Eşref şairdi, Hz. Peygamber'i (s.a.) hicvederdi ve Kureyş kâfirlerini Hz. Peygamber'e (s.a.) karşı kışkırtırdı. Rasûlullah (s.a.) Medine'ye geldiğinde Medineliler karışık (yahudi, müşrik, müslüman içice) yaşıyorlardı. Rasûlullah (s.a.) onları ayırmak istedi. Yahudiler ve müşrikler Müslümanlara en şiddetli biçimde zulmediyorlardı. Allah Teâlâ Rasûlü'ne (s.a.) ve müslamanlara sabretmelerini emretti. Kâ'b zulmünden vazgeçmeye yanaşmayınca, Rasûlullah (s.a.) Sa'd b. Muaz'a Kâ'b'ı öldürmeleri için bir müfreze göndermesini emir buyurdu. [506] Buharı, 64/15; Müslim, 1801; Ebu Davud, 2678; îbn Hişâm, 2/51, 58; İbn Sa'd, 2/31, 34; Şerhu Mevâhibi'l-Ledünniyye, 2/8, 14; İbn Kesîr, 3/9, 17. İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/235. |