Musa b. Ukbe ve daha başkaları şöyle demiştir: Allah Rasûlü'nün (s.a.) savaşmak için Hayber'e gittiği haberini duyduklarında Kureyşlilerin aralarında büyük bahisler ve anlaşmalar oldu. Kureyşlilerin bir kısmı, Muhammed ve arkadaşları; bir kısmı ise, iki müttefikimiz ve Hayber yahudileri gâlip gelecek, diyorlardı. Haccac b. Ilât es-Sülemî, müslüman olmuş ve Hayber fethinde bulunmuştu. Abduddâr b. Kusayoğullarinın kızkardeşi Ümmü Şeybe, Haccac'm nikâhhsıydı. Haccac zengin bir kimseydi. Süleymoğullarmm topraklarında maden yatakları vardı. Hz. Peygamber (s.a.) Hayber'i fethedince Haccac b. Ilât Allah Rasûlü'ne (s.a.): "Karımın yanında altınlarım var. Eğer karım ve ailesi müslüman olduğumu anlarlarsa, bana mallarımı vermezler! Bana izin ver de, çabucak gidip Hayber'in fethi haberi ulaşmadan Mekke'ye varayım ve onlara öyie bir takım haberler vereyim ki, onlar sayesinde malımı ve canımı kurtarayım!" dedi. Allah Resulü (s.a.) de Haccac'a izin verdi. Haccac Mekke'ye geldiğinde, karısına: "Geldiğimi gizli tut ve yanında bulunan mallarımı bana getir. Muhammed ve arkadaşlarından ele geçen ganimet mallarından bir şeyler satın almak istiyorum. Çünkü onların kökleri kazınmış maliarı yağmalanmıştır. Muhammed esir edilmiş, arkadaşları da kendisini ter-ketmiştir. Yahudiler, onu Mekke'ye gönderip, sonra Medine'de ölen adamlarına karşılık öldüreceklerine dair yemin ettiler" dedi. Bu haber Mekke'de yayılınca, müslümanlara çok ağır geldi, gırtlaklarına dayandı. Müşrikler ise neşe ve sevinçlerini belirttiler. İnsanların şamata ve gürültüleri, sevinç gösterileri Hz. Peygamber'in (s.a.) amcası Abbas'ın kulağına gelince, kalkıp dışarı çıkmak istedi. Fakat sırtüstü düştü, ayağa kalkmaya gücü yetmedi. Bunun üzerine oğlu Kusem'i yanma çağırdı. Kuşem sima bakımından Allah Rasûlü'ne (s.a.) benziyordu.
[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın