> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Zadul Mead > Hz Peygamber in zehirlenmesi
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz Peygamber in zehirlenmesi  (Okunma Sayısı 34575 defa)
05 Temmuz 2011, 16:27:15
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 05 Temmuz 2011, 16:27:15 »



14— Hz. Peygamber'in (s.a.) Zehirlenmesi:

 

Bu savaş sırasında Hz. Peygamber (s.a.) zehirlenmişti. Bir yahudi kadı­nı olan, Sellâm b. Mişkem'in karısı ve Hâris'in kızı Zeynep, zehirlemiş oldu­ğu kızartılmış bir koyunu Allah Rasülü'ne (s.a.) hediye etti. Zeynep, müslümanlara: "Muhammed koyun etinin en çok neresini sever?" diye sor­muş, müslümanlar da: "But etini çok sever." diye cevap vermişlerdi. Bunun üzerine Zeynep butuna daha çok zehir kattı. Hz. Peygamber (s.a.) koyunun butundan ısırınca, but Allah Rasülü'ne (s.a.) zehirli olduğunu bildirdi. Hz. Peygamber (s.a.) ısırmış olduğu lokmayı ağzından attı, sonra: "Burada bu­lunan yahudileri bana toplayınız." buyurdu. Ashab da yahudileri toplaya­rak Rasûlullah'ın yanına getirdiler. Allah Rasûlü (s.a.) yahudilere: "Ben size bir şeyler soracağım, bana doğru cevap verecek misiniz?" diye sordu. Yahu-diler:"Evet, (doğru cevap vereceğiz) ey Ebu'l-Kâsım!"dediler.Hz. Peygam­ber (s.a.) onlara: "Sizin babanız kimdir?" diye sordu. Yahudiler: "Babamız filandır" dediler. Hz. Peygamber (s.a.): "Yalan söylediniz. Babanız filandır" buyurdu. Yahudiler: "Doğru ve yerinde söyledin" dediler. Allah Rasûlü (s.a.): "Ben sizden bir şey daha sorsam, bana doğru cevap verir misiniz?" diye sor­du. Yahudiler: "Evet, ey Ebu'l-Kâsım, (doğru cevap veririz.) Biz sana yalan söylesek, babamızın kim olduğunu bildiğin gibi bu yalanımızı da bilirsin" de­diler. Allah Rasûlü (s.a.) onlara: "Cehennemlikler kimlerdir?" diye sordu. Yahudiler: "Kısa bir müddet cehennemde bizler bulunacağız. Sonra arkamız­dan sizler oraya gireceksiniz." dediler. Bunun üzerine Allah Rasûlü (s.a.): "Haydi oradan! Vallahi, biz hiçbir zaman cehennemde size halef olacak de­ğiliz!" buyurdu. Allah Rasûiü (s.a.): "Size bir şey daha sorsam, bu sefer ba­na doğru cevap verir misiniz?" diye bordu. Yahudiler: "Evet," dediler. Hz. Peygamber (s.a.): "Siz şu koyunu zehirlediniz mi?" diye sordu. Yahudiler: "Evet, zehirledik!" dediler. Peygamberimiz: "Peki sizi, bunu yapmaya sevk eden nedir?" dedi. Yahudiler: "Eğer sen bir yalancı isen, senden kurtuiup rahata kavuşmayı istedik. Eğer gerçekten peygambersen zehir sana zarar ver­mez (diye düşündük)" dediler.[765]

Zeynep, Allah Rasûlü'nün (s.a.) yanma getirildiğinde: "Seni öldürmek istedim'" dedi. Peygamberimiz: "Allah sana, bunu yapabilecek gücü verme­miştir." dedi. Müslümanlar: "Onu öldürelim mi?" diye sordular. Allah Ra­sûlü (s.a.): "Hayır, Öldürmeyiniz." buyurarak, Zeyneb'e ne ilişti, ne de onu cezalandırdı.[766]Allah Rasûlü (s.a.) omuzundan kan aldırarak, zehirlenmiş koyun etinden yiyenlere de kan aldırmalarını emretti. Bu zehirli et yüzünden, ashabtan ölenler oldu. Zeyneb'in öldürülmesi konusunda ihtilaf edilmiştir. İmam Zührî şöyle der: "Müslüman olmuş, Allah Rasûlü (s.a.) de onu bırak­mıştır." Bu rivayeti Abdürrezzak, Ma'mer ve Zührî'den rivayet etmiştir. Ma'-mer şöyle demiştir: "İnsanlar Allah Rasûlü'nün (s.a.) Zeyneb'i öldürdüğünü söylüyorlar."

Ebu Davud, Vehb b. Bakıyye -Halid- Muhammed b. Amr- Ebu Seleme kanalıyla "Yahudi bir kadın Hayber'de Hz. Peygamber'e (s.a.) kızartılmış bir koyun hediye etti..." diyerek hadiseyi anlatmıştır. Ebu Seleme devamla şöyle diyor: Zehirli et yüzünden Bişr b. Berâ b. Ma'rûr öldü. Hz. Peygamber (s.a.) yahudi kadına haber göndererek: "Seni yaptığın bu şeye sevkeden ne­dir?" diye sordu. Câbir şöyle diyor: "Allah Rasûlü (s.a.) yahudi karısının öldürülmesini emretti, kadın öldürüldü. "[767]

Ben derim ki: Her iki rivayet de mürseldir. Bunu Hammâd b. Seleme, Muhammed b. Amr -Ebu Seleme- Ebu Hureyre kanalıyla muttasıl bir sened-le şöyle rivayet eder: "Allah Rasûlü (s.a.) Bişr b. Berâ öldüğü zaman kadını öldürtmüştür. "[768]

Bu iki rivayet şu şekilde uzlaştırılmıştır: Allah Rasûlü (s.a.) başlangıçta Zeyneb'i öldürmemiş, fakat Bişr ölünce öldürmüştür.

Hz. Peygamber'in (s.a.) zehirli etten yeyip yemediği hususunda ihtilâf edilmiştir. Rivayetlerin büyük çoğunluğu, Allah Rasûlü'nün (s.a.) o etten ye­diği, bundan sonra üç yıl yaşadığı ve vefatına sebep olan ağrısı için de şöyle dediği yolundadır: "Hayber günü koyundan yediğim lokmanın acısını zaman zaman hissederdim. İşte bu anlar o zehirden dolayı kalp damarımın benden kesildiği anlardır."[769]

İmam Zührî; Allah Rasûlü (s.a.) şehid olarak vefat etti, demiştin

Musa b. Ukbe ve daha başkaları şöyle demiştir: Allah Rasûlü'nün (s.a.) savaşmak için Hayber'e gittiği haberini duyduklarında Kureyşlilerin arala­rında büyük bahisler ve anlaşmalar oldu. Kureyşlilerin bir kısmı, Muham­med ve arkadaşları; bir kısmı ise, iki müttefikimiz ve Hayber yahudileri gâlip gelecek, diyorlardı. Haccac b. Ilât es-Sülemî, müslüman olmuş ve Hayber fet­hinde bulunmuştu. Abduddâr b. Kusayoğullarinın kızkardeşi Ümmü Şeybe, Haccac'm nikâhhsıydı. Haccac zengin bir kimseydi. Süleymoğullarmm top­raklarında maden yatakları vardı. Hz. Peygamber (s.a.) Hayber'i fethedince Haccac b. Ilât Allah Rasûlü'ne (s.a.): "Karımın yanında altınlarım var. Eğer karım ve ailesi müslüman olduğumu anlarlarsa, bana mallarımı vermezler! Bana izin ver de, çabucak gidip Hayber'in fethi haberi ulaşmadan Mekke'ye varayım ve onlara öyie bir takım haberler vereyim ki, onlar sayesinde malımı ve canımı kurtarayım!" dedi. Allah Resulü (s.a.) de Haccac'a izin verdi. Hac­cac Mekke'ye geldiğinde, karısına: "Geldiğimi gizli tut ve yanında bulunan mallarımı bana getir. Muhammed ve arkadaşlarından ele geçen ganimet mal­larından bir şeyler satın almak istiyorum. Çünkü onların kökleri kazınmış maliarı yağmalanmıştır. Muhammed esir edilmiş, arkadaşları da kendisini ter-ketmiştir. Yahudiler, onu Mekke'ye gönderip, sonra Medine'de ölen adam­larına karşılık öldüreceklerine dair yemin ettiler" dedi. Bu haber Mekke'de yayılınca, müslümanlara çok ağır geldi, gırtlaklarına dayandı. Müşrikler ise neşe ve sevinçlerini belirttiler. İnsanların şamata ve gürültüleri, sevinç göste­rileri Hz. Peygamber'in (s.a.) amcası Abbas'ın kulağına gelince, kalkıp dışa­rı çıkmak istedi. Fakat sırtüstü düştü, ayağa kalkmaya gücü yetmedi. Bunun üzerine oğlu Kusem'i yanma çağırdı. Kuşem sima bakımından Allah Rasû­lü'ne (s.a.) benziyordu. Bu arada Abbas, Allah düşmanlarının sevinmemele­ri için, sesini yükselterek şöyle şiir söylüyordu:

"Sevgili oğlum Kuşem! Burnu yerde sürülesicelerin, burnunun sürt meşine rağmen,

Nimet sahibi Rabbim'in, izzet ve hamiyet sahibi Peygamberine yen sevgili oğlum Kuşem!"

Gerek müslümanlardan, gerekse müşriklerden pek çok kimse Abbasi kapısının önünde toplandılar. Onlardan kimisi neşe ve sevinç gösteriyorjı misi müslümanların başına gelene seviniyor ve sevinç gösterisi için teşvik yor, kimisi de hüzün ve felâketten dolayı ölü gibi bir hal arzediyordu. Müs­lümanlar, Abbas'ın söylediği şiiri işitip soğukkanlılığını görünce, gönülleri ferahladı; müşrikler ise kendilerine ulaşmayan bir haberin Abbas'a geldiğini zannettiler. Sonra Abbas, bir kölesini Haccac'a göndererek ona şöyle dedi: "Onunla yalnız olarak görüş ve; 'Getirdiğin haber ve söylediğin şeylerden do­layı sana yazıklar olsun! Halbuki Allah'ın vaad ettiği şeyler, getirdiğin ha­berden daha hayırlı değil miydi? de!' Köle bunları söyleyince, Haccac "Ebu'l-Fazl'a selâm söyle! Bana evlerinin tenha bir yerini hazırlasın, kendi­sinin yanına varacağım. Vereceğim haber onu sevindirecektir." dedi. Köle, evin kapışma gelince: "Müjde ey Ebu'1-Fazl!" diye seslendi. Abbas sevin­cinden, sanki hiç hasta değilmiş gibi, yerinden sıçradı. Kölenin yanına gelip, alnından öptü. Köle, Haccac'ın dediklerini bildirince Abbas köleyi âzad etti. Sonra köle Abbas'a: "Haccac bana, kendisi için odalarından bir odayı bo­şaltmanı ve öğle vakti sana geleceğini söyledi." dedi. Haccac, Abbas'ın yanı­na gelip onunla başbaşa kalınca, vereceği haberi gizli tutması için Abbas'tan söz istedi. Abbas da bu hususta söz verdi. Bunun üzerine Haccac, Abbas'a şöyle dedi: "Ben, Allah Rasûlü'nü (s.a.) Hayber'i fethetmiş, mallarını gani­met olarak almış, bundan Allah'ın hisseleri ayrılmış ve Allah Rasûlü'nü (s.a.) Huyey'in kızı Safiyye'yi kendisi için seçmiş ve onunla zifafa girmiş bir vazi­yette bırakıp gelmiş bulunuyorum. Ben kendi mallarım için, onları toplayıp götürmek için geldim. Allah Rasûlü'nden (s.a.) istediğim şekilde konuşmak için izin istedim, O da bana izin verdi. Benim söylediklerimi üç gün gizli tut. Sonra istediğini söyleyebilirsin." Karısı Haccac'ın mallarını topladı, sonra Haccac çabucak Medine'ye döndü. Üç gün geçince Abbas, Haccac'ın karısı­na gelerek: "Kocan ne yaptı?" diye sordu. Haccac'ın karısı: "Gitti ey Ebu'l-Fazl, All«h seni mahzun eylemesin. Sana ulaşan haber bize de ağır gelmiş­tir.-" diye karşılık verdi. Abbas dedi ki: "Evet, Allah beni mahzun etmez. Allah'a hamdolsun ki, ancak istediğim şey olmuştur. Allah, Rasûlü'ne Hay­ber'i fethetmeyi nasip etmiş, orada Allah'ın taksimatı uygulanmış ve Allah Rasûlü (s.a.) Safiyye'yi kendisi için seçmiştir. Eğer sana kocan lazımsa, git ona yetiş." Kadın: "Vallahi, sanırım ki sen doğru söylüyorsun." dedi. Ab­bas: "Vallahi, doğru söylüyorum. Durum sana söylediğim gibidir." dedi. Bu­nun üzerine kadın: "Peki, bunları sana kim haber verdi?" diye sordu. Abbas: "Sana o haberi veren kişi haber verdi" dedi. Kadının yanından ayrılarak Ku-reyşlilerin meclislerine geldi. Kureyşliler Abbas'ı görünce: "Ey Ebu'1-Fazl! Vallahi bu, büyük bir soğukkanlılık ve dayanıklılıktır! Senin başına hayır­dan başka bir şey gelmesin!" dediler. Abbas: "Evet, Allah'a hamdolsun, be­nim başıma hayırdan başka bir şey gelmemiştir. Bana, Haccac şunları, şunları haber verdi ve benden, bir ihtiyacından dolayı söylediği şeyleri üç gün gizli tutmamı istedi" dedi. Böylece Allah, müminler üzerindeki üzüntü ve tasayı müşrikler üzerine çevirmiş oldu. Müslümanlar evlerinden çıkarak Abbas'ın yanma geldiler. Abbas da durumu onlara anlattı. Sevindirici haberi duyun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz Peygamber in zehirlenmesi
« Posted on: 25 Nisan 2024, 18:01:58 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz Peygamber in zehirlenmesi rüya tabiri,Hz Peygamber in zehirlenmesi mekke canlı, Hz Peygamber in zehirlenmesi kabe canlı yayın, Hz Peygamber in zehirlenmesi Üç boyutlu kuran oku Hz Peygamber in zehirlenmesi kuran ı kerim, Hz Peygamber in zehirlenmesi peygamber kıssaları,Hz Peygamber in zehirlenmesi ilitam ders soruları, Hz Peygamber in zehirlenmesiönlisans arapça,
Logged
25 Aralık 2013, 17:40:24
Zeynep 8D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 2.287



« Yanıtla #1 : 25 Aralık 2013, 17:40:24 »

2. anlatılan olayı okudum ama çok bir şey anlayamadım ama 1.olayda Zeynep'in Peygamberimizi zehirlemiş olması beni üzdü .. :(
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

İlim servetten üstündür. Çünkü serveti sen korursun; oysa ilim seni korur.
13 Ocak 2015, 15:56:05
semih7/a

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 76


« Yanıtla #2 : 13 Ocak 2015, 15:56:05 »

Ben bu olanları okuduktan sonra bu savaş ın hangisi olduğunu merak ettim birde peygamberimize müslümanlar neden farkli nir isim diyor ???
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
28 Ocak 2015, 10:51:25
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #3 : 28 Ocak 2015, 10:51:25 »

Peygamber Efendimizi kim neden öldürmek  istesin ki. Zeynep çok büyük yanlış yapmış. ALLAH Resulunu nasıl niye zehirlemek istesin . Peygamber  Efendimizin o zehrini acısını duymasını istesin .

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
26 Şubat 2015, 16:02:22
Burcu 8/B

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 413



« Yanıtla #4 : 26 Şubat 2015, 16:02:22 »

Peygamber efendimiz zehirleneceğini bilmesi onun zehirlenmesini önlemiştir.Ama yahudilerin o şekil de denemesi hiç doğru değil.Ya Peygamber efendimiz ölseydi o zaman.Neyse Allah korumuş.Allah sizden razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes