> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Zadul Mead > Giyinişi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Giyinişi  (Okunma Sayısı 1939 defa)
11 Ağustos 2011, 16:54:53
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 11 Ağustos 2011, 16:54:53 »



C) HZ. PEYGAMBER’İN (S.A) BEŞERİ TAVIRLARI

 
1) Giyinişi:

 

"Sehab = bulut" adında bir sarığı vardı, onu Hz. Ali'ye giydirdi. Sa­rık sarar, sarığın altına da kalensüve (fes, takke, başlık vb.) giyerdi. Kâh kalensüveyi sanksız giyer, kâh sarığı kalensüvesiz sarardı. Sarık sardığı za­man sarığım omuzları arasına sarkıtırdı. Nitekim Müslim, Sahih'inde Amr b. Hâris'in şöyle dediğini rivayet eder: "Allah Rasûlü'nü (s.a.) minberde hutbe okurken gördüm. Başında, iki ucunu omuzları arasına sarkıttığı si­yah bir sarığı vardı. [211]

Yine Müslim'de Câbir b. Abdullah'dan rivayet edildiğine göre Allah Rasûlü (s.a.), (Fetih Günü) Mekke'ye başında siyah bir sarıkla girdi[212]Câ-bir'in rivayet ettiği bu hadiste sarığın ucu anıimamıştır. Bu da gösterir ki, Hz. Peygamber (s.a.) sarığın ucunu daima omuzlan arasına sarkıtmazdı. Denilir ki, Hz. Peygamber (s.a.) Mekke'ye üzerinde savaş takımı ve başın­da miğferi ile girdi. O halde her yerde münasip olanı giymiştir.

Üstadımız Ebu'l-Abbas İbn Teymiye —Allah, ruhunu cennetle mu­kaddes kılsın— sarığın ucunun sarkıtılması konusunda şahane bir sebep söylemektedir ki, o da şudur: Hz. Peygamber (s.a.) Medine'de gördüğü rüyada, İzzet sahibi Allah Tebâreke ve Teâlâ Hazretlerini müşahede ettiği gecenin sabahında sarığının ucunu omuzlan arasına sarkıtmıştı. Hz. Peygamber (s.a.) anlatıyor: "Allah, bana: 'Ey Muhammedi Mele-i A'lâ hangi konuda birbiriyle çekişiyor, biliyor musun?' diye sordu. 'Bilmiyorum' de­dim. Bunun üzerine elini iki kürek kemiğimin arasına koyduk[213] Böylece gök ile yer arasında olanı bildim..."[214] Bu hadis Tirmizî'dedir[215] Buharî'-ve hadisin durumu sorulunca "sahih" cevabını verdi. Üstadımız: "İşte bu halden dolayı Hz. Peygamber (s.a.) sarığının ucunu omuzları arasına sarkıtmıştır" dedi. Bu açıklama, cahillerin lisan ve kalblerinin inkâr edece­ği ilimdendir. Sarık ucunun sarkıtıldığının söylenilmesi konusunda onun dışında bu açıklamayı yapanı görmedim.

Gömlek giymiştir. Zaten en sevdiği elbise gömlekti. Gömleğinin kolu bileğine kadardı. Cübbe, kaftana benzer(ense tarafından yırtmaçlı bir elbi­se) olan ferrûc ve ferace giymiştir. Ayrıca kaftan da giymiştir. Yolculukta yenleri dar bir cübbe giymiştir. (Belden aşağı giyilen peştemal gibi bir giye­cek olan) izâr ve (bedeni örten üsten giyilen şal gibi bir örtü olan) ridâ giymiştir. Vâkıdî diyor ki: Hz. Peygamber'in (s.a.) ridâsı ve abasının uzun­luğu altı arşın, eni üç arşın bir karış; izan ise Umman dokumalarındandı ve uzunluğu dört arşın bir karış, eni iki arşın bir karıştı.

Kırmızı hülle giymiştir. Hülle izâr ve ridâdan oluşan takıma denir. Bu iki giyecek birlikte olursa ancak o zaman hülle adını alır. Hz. Peygamber'in (s.a.) hüllesinin, başka renk katışmamış sade kırmızı olduğunu sa­nan kişi yanılgıya düşmüştür. Kırmızı hülle, diğer Yemen bürdelerinde ol­duğu gibi siyahla karışık, kırmızı desenlerle dokunmuş iki Yemen bürde-sinden oluşmaktaydı. Kırmızı çizgiler bulunması itibariyle bu adla tanın­maktadır. Yoksa sade kırmızı şiddetle yasaklanmıştır.[216] Sahih-i Buharî'dc rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.), kırmızı eğer minderini (yahut üstlük libasını) yasakladı[217]

Sünen-i Ebu Davud'da yer alan rivayete göre ise Abdullah b. Ömer şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.) üzerimde usfurla boyalı (düz desenli dikişsiz pelerin gibi bir giyecek olan - Ş.Ö.) bir rayta gördü. "Üzerindeki bu rayta nedir?" diye sordu. Yüz ifadesinden hoşlanmadığını anladım. Ai­leme geldiğimde tandır yakıyorlardı. Raytayı tandıra attım. Ertesi gün Hz. Peygamber'e (s.a.) geldim. "Raytayı ne yaptın, Abdullah?" diye sordu. Olayı anlattım. Bunun üzerine: "Hanımlarından birine giydirsen olmaz mıy­dı? Kadınların giymesinde bir sakınca yoktur" dedi.[218]

Sahih-i Müslim'de rivayet edilen bir hadiste yine Abdullah b. Ömer şöyle diyor: Hz. Peygamber (s.a.) üzerimde usfuria boyalı iki giyecek gör­dü. Bunun üzerine "Bu, kâfirlerin giy siler indendir. Onu giyme" buyur­du.[219] Yine Sahih-i Müslim'de Hz. Ali'nin (r.a.): "Hz. Peygamber (s.a.) usfurla boyalı elbise giymeyi yasakladı" dediği rivayet edilir.[220] Bu tür el­bisenin yalnızca, kırmızı boya ile boyandığı malumdur.

Sünenlerden birinde şu olay anlatılıyor: Hz. Peygamber (s.a.) ve ar­kadaşları bir yolculukta birlikte idiler. Hz. Peygamber (s.a.) arkadaşlarının yük develeri üzerinde kırmızı çizgili örtüler gördü. "Şu kırmızılığın sizi yenilgiye uğrattığını görüyorum, dikkat edin." buyurdu. Allah Rasulü'nün (s.a.) bu sözleri üzerine depara kalktık. Öyle ki, develerimizden biri ürküp kaçtı. Örtüleri ellerimizle tutup çekip kopardık" Hadisi Ebu Davud rivayet etmiştir.[221]

Kırmızı elbise, kumaş vs. giymenin caizliğinde şüphe gözükmektedir. Mekruhluğu ise gerçekten kuvvetlidir. Hz. Peygamber'in (s.a.) sade kırmı­zı giymiş olabileceği nasıl düşünülebilir? Hayır, hayır... Allah, onu bundan korumuştur. Şüphe yalnızca "kırmızı hülle" sözünden kaynaklanmıştır. En iyi bilen Allah'tır.

Hz. Peygamber (s.a.) gerek alemli, gerek sade hamîsa (dört köşeli, iki tarafı zencefilli bir tür siyah aba) giymiştir. Siyah elbise de giymiştir. Ayrıca kenarlarına ince ipek çekilmiş kürk de giymiştir.

İmam Ahmed ve Ebu Davud kendi senedleriyle Enes b. Mâlik'in: "Bi­zans imparatoru Hz. Peygamber'e (s.a.) ipek bir müşte hediye etti. Hz. Peygamber (s.a.) onu giyindi. Müştenin, Hz. Peygamber'in (s.a.) kolunda sallanışı, kımıldanışı hâlâ gözlerimin önünde." dediğini rivayet ederler.[222] ei-Esmaî: "Müşte, yenleri uzun kürke denir" diyor. Hattâbî der ki: "Bu müştenin, kenarları ipekle çevrilmiş olmalıdır. Zira kürkün kendisi ipek olmaz."

Hz. Peygamber (s.a.) sirval (şalvar, geniş pantolon yahut uzun-geniş külot) satın almıştır. Görünen o ki, bunu giymek için satın almıştır. Birçok hadiste sirval giydiği rivayet edilmiştir. Sahabîler de O'nun izniyle sirval giyerlerdi.

Mest ve "tâsûme" adlı ayakkabı giymiştir. Yüzük takınmıştır. "Yüzü­ğü sağ eline mi, sol eline mi takmıştır?" Bu konuda hadisler arasında ihti­laf vardır. Ama hadislerin hepsi de sahih senedlidir.

"Hûze = tolga" adlı bir miğfer ve "zerdiyye = örgülü zırh" adında bir zırh giyinmiştir. Uhud savaşında iki zırhı üstüste birbirine geçirerek giyin­miştir.

Sahîh-i Müslim'de rivayet edildiğine göre Hz. Ebu Bekir'in kızı Esma: "İşte bu, Allah Rasulü'nün (s.a.) cübbesidir." demiş ve ipek cepli ön ve arkasının aşağı kısmındaki yırtmaçları ipek olan tran hükümdarlarına has kalın şal cübbe çıkarttı. Ardından şunları söyledi: "Bu, vefatına kadar Âişe'nin yanında idi. O vefat edince ben aldım. Hz. Peygamber (s.a.) bunu giyerdi. Şimdi ise biz, şifa bulmaları dileğiyle hastalar için yıkıyoruz."[223]

İki yeşil abası, bir siyah elbisesi, keçeden kırmızı bir elbisesi ve bir yün elbisesi vardı. Gömleği pamuktan olup kısa boylu, kısa yenli idi. Hey­be gibi sarkan şimdiki uzun-geniş yenli elbiseleri ne Hz. Peygamber (s.a.) ne de ashabından herhangi biri giymiştir. Bunlar, Hz. Peygamber'in (s.a.) sünnetine aykırıdır. Bu şekil elbiselerin giyiminin caizİiğine şüphe ile bakı­lır. Çünkü bunlar kibir cinsindendir.

Hz. Peygamber'in (s.a.) en çok sevdiği elbise gömlek ve hıbere idi. Hıbere, kırmızı desenleri bulunan (pamuk veya ketenden mamul) bir tür abadır.

En çok hoşlandığı renk beyaz idi. Buyurur ki: "Elbiselerinizin en hayırlısı beyaz olanıdır. Beyaz giyinin ve ölülerinizi onunla kefenleyin, "[224] Sahih'âe rivayet edildiğine göre Hz. Âişe, bir keçe elbise ve kalın bir izâr çıkarmış ve: "Allah Rasûİü (s.a.) ruhunu bu ikisi içinde teslim etti" demistir. [225]

Altın bir yüzük takınmış, sonra çıkarıp atmış ve altın yüzük kullan­mayı yasaklamıştır. Sonra gümüş yüzük takınmış ve onu yasaklamamıştır. Ebu Davud'un, Hz. Peygamber'in (s.a.) yasakladığı şeyleri anlatırken: "Dev­let başkanı dışındaki insanların yüzük kullanmasını yasakladı" ifadesine gelince[226] bu hadisin durumunu ve sebebini bilmiyorum. En iyi bilen Al­lah'tır.

Yüzüğünün kaşını avucunun içine gelecek şekilde takardı. Tirmizı, Hz. Peygamber'in (s.a.) tuvalete girdiği zaman yüzüğünü çıkardığını rivayet edip, bu  rivayetin  sahih olduğunu söylüyor.  Ebu Davud  ise hadisi münker;. Sayıyor.[227]                                                                                                   

Ne Hz. Peygamber'in (s.a.), ne de ashabından birinin taylesan O şal, pelerin) giyindiği nakledilmiştir. Aksine Sahîh-i Müslim'de, Enes b. Mâ-lik'den rivayet edilen bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.), Deccâl'i anlatır­ken: "Onunla beraber, üzerlerinde şal bulunan yetmiş bin Isfahan yahudisi çıkacak" demiştir[228] Enes, üzerlerinde şal bulunan bir grup insan gördü ve "Hayber yahudilerine ne kadar da benziyorlar!" dedi. Bu yüzden selef ve haleften bir grup âlim, şal giyilmesini mekruh saymışlardır. Zira Ebû Davud'un ve Müstedrek\t Hâkim'in İbn Ömer'den rivayet ettikleri bir ha­diste Hz. Peygamber (s.a.) "Kim bir kavme benzerse, o da onlardan-dır>[229] Tirmizî'nin rivayet ettiği hadiste de: "Bizden başka bir kavme ben­zeyen bizden değildir" buyur mu ştur.[230]

Hicretin anlatıldığı hadiste Hz. Peygamber'in (s.a.) gündüzün sıcağın­da Hz. Ebu Bekir'in yanına, başına (maske gibi) bir bürgü geçirerek gel­mesi ise Hz. Peygamber'in (s.a.) o saat gizlenmek için yaptığı birşeydi. İhtiyaçtan dolayı yapmıştı. Yoksa başına bürgü bürünmek âdeti değildi. Maamafih Enes, Hz, Peygamber'in (s.a.) başörtüsünü çokça kullandığını da rivayet etmektedir. Allah daha iyi bilir ya, Hz. Peygamber (s.a.) bunu yalnızca sıcak vb. durumlar gibi ihtiyaçtan ötürü yapmıştır. Hem başörtü­sü kullanmak şal bürünmek demek değildir.
<...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Giyinişi
« Posted on: 07 Mayıs 2024, 09:09:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Giyinişi rüya tabiri,Giyinişi mekke canlı, Giyinişi kabe canlı yayın, Giyinişi Üç boyutlu kuran oku Giyinişi kuran ı kerim, Giyinişi peygamber kıssaları,Giyinişi ilitam ders soruları, Giyinişiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes