> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Zadul Mead > Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı  (Okunma Sayısı 800 defa)
25 Temmuz 2011, 15:18:15
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 25 Temmuz 2011, 15:18:15 »



14— Haccin Umreye Çevrilmesi ve Bu Konuda Âlimlerin İhtilâfı:

 

Yeniden Hz. Peygamber'in (s.a.) haccını anlatmaya dönelim: Hz. Pey­gamber (s.a.) Şerife varınca ashabına: "Yanında kurbanlık hayvanı bu­lunmayanlar, isterlerse (hac niyetlerini) umreye çevirsinler. Kurbanlıkları bulunanlar ise çevirmesinler." Buyurdu.[413] Bu ise mîkatta iken tanınan serbestlik hakkından üstte başka bir mertebedir.

Mekke'ye varınca yanında kurbanlığı bulunmayan kimselerin haclarını umreye çevirmelerini ve ihramdan çıkmalarını; yanında kurbanlık bulunan­ların ise ihramlı olarak kalmalarını kesin surette emretti. Bundan asla her­hangi bir şey neshedilmiş değildir. Aksine Sürâka b. Mâlik, Hz. Peygamber'e (s.a.) haccı çevirmelerini emrettiği bu umrenin o seneye mi mahsus olduğunu, yoksa bu işin ebedî mi olduğunu sormuş, O da: "Hayır, (yalnız bu seneye mahsus değil); ebediyen bu böyledir. Kıyamet gününe kadar um­re, hacca dahil olmuştur." buyurdu.[414]

Hz. Peygamber'in (s.a.) haccı umreye çevirmeyi emrettiğini 14 sahabî rivayet etmiştir. Bu hadislerin hepsi sahihtir. Bu sahabîler: 1- Âişe, 2- Mü'-minlerin annesi Hafsa, 3- Ali b. Ebu Tâlib, 4- Allah Rasûlü'nün (s.a.) kızı Fâtnna, 5- Ebu Bekir Sıddîk'in kızı Esma, 6- Câbir b. Abdullah, 7-Ebu Saîd el-Hudrî, 8- Berâ b. Âzib, 9- Abdullah b. Ömer, 10- Enes b. Mâlik, 11- Ebu Musa el-Eş'arî, 12- Abdullah b. Abbas, 13- Sebra b. Ma'-bed el-Cühenî, 14- Sürâka b. Mâlik el-Müdlicî. Allah onlardan razı olsun. Şimdi biz bu hadislere işaret edeceğiz:

Sahihayn 'da İbn Abbas'tan rivayet edilmektedir ki, Hz. Peygamber (s.a.) ile ashabı (Zilhicce'nin) dördüncü gecesi sabahında hacca telbiye getirerek (Mekke'ye) geldiler. Hz. Peygamber (s.a.) onlara, haccı umreye çevirmele­rini emretti. Bu durum (hac aylarında umre yapmayı büyük günah gördük­leri için) sahabîlere ağır geldi ve; "Ey Allah'ın Rasûlü! Bu nasıl hılldir (ihramdan çıkıştır? İhramın haram kıldığı şeyleri bu da helâl kılar mı?)" diye sordular. O da: "Bu umrenin ihramından çıkış da haccin ihramından çıkış gibi tamamen ihramın haram kıldığı şeyleri helâl kılar." buyurdu. Müslim'deki bir metinde denilmektedir ki: "Hz. Peygamber (s.a.) ile asha­bı Zilhicce'nin dördüncü günü hacca telbiye getirerek Mekke'ye geldiler. Allah Rasûlü (s.a.) onlara haccı umreye çevirmelerini emretti." Bir metin­de ise: "Yanında kurbanlıkları bulunanlar dışındaki sahabîlere ihramlarını umreye çevirmelerini emretti." denilmektedir.[415]

Sahihayn'da. rivayet edildiğine göre Gâbir b. Abdullah anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.) ile ashabı hacca niyetlenip ihrama girdiler, telbiye getirdi­ler. Hz. Peygamber (s.a.) ve Talha dışında hiçbirinin yanında kurbanlığı yoktu. Hz. Ali (r.a.) yanında kurbanlığı olduğu halde Yemen'den geldi ve: "Ben, Hz. Peygamber'in (s.a.) ihrama girdiği gibi ihramlandım." dedi. Hz. Peygamber (s.a.) sahabîlere, ihrama girerken niyetlendikleri haccı um­reye çevirmelerini, tavaf etmelerini, saçlarını kısaltmalarını ve beraberinde kurbanlığı bulunan kimseler dışında kalanların ihramdan çıkmalarını em­retti. Sahabîler: "Bizler, herbirimizin cinsel uzvu menî damlatır halde mi, Mina'ya gideceğiz? (Yani biz ihramsız olduğumuz için hanımlarımızla cin­sel ilişkide bulunacak, Hz. Peygamber böyle bir şeyden ihramlı olduğu için mahrum kalacak!)" dediler. Bu sözler, Hz, Peygamber'in (s.a.) kula­ğına ulaşınca: "Bu yapmakta olduğum hacca yeniden başlıyor olsaydım kurbanlık sevketmezdim. Şayet yanımda kurbanlığım bulunmasaydı elbet ihramdan çıkardım." buyurdu. Bir metinde ise şöyle deniliyor: Bunun üze­rine Hz. Peygamber (s.a.) aramızda ayağa kalktı ve şu konuşmayı yaptı: "Siz de biliyorsunuz ki, sizin Allah'tan en çok korkan, O'na en çok sada­kat gösteren ve O'na en çok itaatkâr olanınız benim. Şayet yanımda kur­banlık bulunmasaydı, sizin ihramdan çıktığınız gibi ben de çıkardım. Bu yapmakta olduğum hacca yeniden başlıyor olsaydım, kurbanlık sevketmez­dim. Siz artık ihramdan çıkın." Bir metinde de deniliyor ki: Biz ihramdan çıkınca Allah Rasûlü (s.a.) bize Mina'ya yöneldiğimiz zaman ihrama gir­memizi emretti. Biz de Ebtah'da niyetlenip ihrama girdik. Sürâka b. Mâlik b. Cu'ştim: "Ey Allah'ın Rasûlü! Bu iş, bu seneye mi mahsus, yoksa ebe­diyen böyle mi?" diye sordu, O da: "Ebediyen" cevabını verdi. Bu metin­lerin hepsi de Sa/7z7î'dedir.[416] Bu son metin "Bu iş yalnız sahabîlere mah­sustu." diyenlerin görüşünü açık bir şekilde ibtal etmektedir. Çünkü bu takdirde ebediyen değil, yalnız o sene için geçerli olur. Oysa Allah Rasûlü (s.a.) ebediyen geçerli olduğunu söylüyor.

Müsned'de İbn Ömer'in şöyle dediği rivayet edilir: Allah Rasûlü (s.a.) ile ashabı hacca telbiye getirerek Mekke'ye geldiler. Allah Rasûlü (s.a.) "Yanında kurbanlık bulunanlar dışında kalan kimselerden dileyen ihrama girerken niyetlendiği hacci umreye çevirsin." buyurdu. Sahabîler: "Ey Al­lah'ın Rasûlü! Bizler, herbirimizin cinsel uzvu meni damlatır halde mi Mi­na'ya gideceğiz?" dediler. Hz. Peygamber (s.a.) de: "Evet" cevabım verdi ve buhurdanlar (veya öd ağaçları) yandı .[417]

Sünerfdz Rab? b. Sebra aracılığıyla babası Sebra'nm şöyle dediği ri­vayet edilir: Allah Rasûlü (s.a.) ile birlikte yola çıktık. Usfan'a vardığımız­da Sürâka b. Mâlik el-Müdlicî: "Ey Allah'ın Rasûlü! Bize öyle bir şey yaptır ki, bugün doğmuş bir kavim gibi olalım" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.) "Allah (c.c), size hac içine umreyi de dahil etti. Mekke'ye vardığınızda Beytullah'ı tavaf edip Safa-Merve arasında sa'y yapan —ya­nınla Kurbanlık bulunanlar dışında kalan— kimseler ihramdan çıksınlar" buyurdu.[418]

Sahihayn'da "Allah Rasûlü (s.a.) ile birlikte yola çıktık. Yalnız haccın sözünü ediyorduk..." diye başlayan ve Hz. Âişe'den gelen hadiste deniyor ki: Mekke'ye vardığımızda Hz. Peygamber (s.a.) ashabına "İhrama girer­ken niyetlendiğiniz haccı umreye çevirin." diye emretti. Bunun üzerine ya­nında kurbanlık bulunanlar dışındaki insanlar ihramdan çıktılar... Âişe ha­disin geri kalan kısmını da söylemektedir.

Buharî'deki bir metinde deniyor ki: Allah Rasûlü (s.a.) ile birlikte yo­la çıktık. Bu yolculuğu yalnız hac yolculuğu olarak görüyorduk. Mekke'ye gelince Beytullah'ı tavaf ettik. Hz. Peygamber (s.a.) kurbanlık sevketme-yenlerin ihramdan çıkmalarım emretti. Bunun üzerine kurbanlık sevketme-yenler ihramdan çıktılar. Hz. Peygamber'in (s.a.) hanımları da sevketme-mişlerdi. Bu yüzden onlar da ihramdan çıktılar.

Müslim'in bir metninde ise şöyle deniyor: Allah Rasûlü (s.a.) öfkeli bir halde yanıma girdi. Ben: "Ey Allah'ın Rasûlü! Seni öfkelendiren kim­seyi Allah, cehenneme sokar." dedim. O da: "Farkında değil misin? Ben insanlara bir şey emrettim. Bakıyorsun, onlar tereddüd ediyorlar! Bu yap­makta olduğum hacca yeniden başlıyor olsaydım satın alıp beraberimde kurbanlık sevketmez, onların ihramdan çıktıkları gibi ben de ihramdan çı­kardım." Buyurdu.[419]

Mâlik, Yahya b. Saîd yoluyla Amra'nın, Hz. Âişe'nin şöyle dediğini duymuş olduğunu rivayet eder: Allah Rasûlü (s.a.) ile birlikte Zilkade ayı­nın bitimine beş gün kala yola çıktık. Bu-yolculuğu yalnız hac yolculuğu olarak görüyorduk. Mekke'ye yaklaşınca Allah Rasûlü (s.a.), yanında kur­banlık bulunmayan kimselerin Beytullah'ı tavaf edip Safa-Merve arasında sa'y yaptıktan sonra ihramdan çıkmalarını emretti. Yahya b. Saîd diyor ki: Bu hadisi Kasım b. Muhammed'e söyledim. "Vallahi, Amra hadisi sa­na olduğu gibi söylemiş." dedi.[420]

Sahih-i Müslim'de İbn Ömer'in Hafsa'dan şunları işittiği rivayet edil­mektedir: Hz. Peygamber (s.a.) Veda haccı senesi hanımlarına ihramdan çıkmalarını emretti. "Senin ihramdan çıkmanı engelleyen nedir?" diye sor­dum. "Ben başımın saçlarını yapışkan bir madde ile birbirine tutuştur­dum, ve kurbanımın boynuna kurbanlık nişanı taktım. Kurbanı kesmedik­çe ihramdan çıkamam." cevabını verdi.[421]

Sahih-i Müslim'de Hz. Ebu Bekir'in kızı Esmâ'nm —Allah her ikisin­den de razı olsun— şöyle dediği rivayet edilir: İhramlı olarak yola çıktık. Allah Rasûlü (s.a.): "Yanında kurbanlığı bulunan kimse ihramlı kalsın. Kurbanlığı bulunmayan ise ihramdan çıksın." buyurdu.[422]

Yine Sahih-i Müslim'de rivayet edildiğine göre Ebu Saîd el-Hudrî an­latıyor: Allah Rasûlü (s.a.) ile birlikte yola çıktık. Yüksek sesle hac için telbiye getiriyorduk. Mekke'ye vardığımızda, Hz. Peygamber (s.a.), kur­banlık sevkedenler hariç bize haccı umreye çevirmemizi emretti. Terviye günü olunca Mina^ya gittik ve hacca niyetlenip ihrama girdik, telbiye ge­tirdik.[423]

Sahih-i Buharî'de îbn Abbas'tan gelen bir rivayette deniyor ki: Veda haccında Muhacirler, Ensâr ve Hz. Peygamberin (s.a.) hanımları ihrama girip telbiye getirdiler. Biz de ihrama girip telbiye getirdik. Mekke'ye var­dığımızda Allah Rasûlü (s.a.): "Kurbanlığın boynuna nişan takanlar müs­tesna, hac niyetiyle yaptığınız ihram ve telbiyelerinizi umreye çevirin." buyurdu. [424]

i bir rivayete göre Berâ b. Âzib anlatıyor: Allah Rasûlü (s.a.) ve ashabı yola çıktı. Hac için ihrama girdik. Mekke'ye vardığımızda: "Hac-cınızı umreye çevirin" buyurdu. İnsanlar: "Ey Allah'ın Rasûlü! Ama biz hac için ihrama girmiştik. Onu umreye nasıl çevirebiliriz?" dediler. O da: "Size emrettiğimi yapmaya bakın" cevabım verdi. Bunun üzerine aynı sö­zü tekrar tekrar söyleyip durdular. Hz. Peygamber (s.a.) öfkelendi. Sonra gidip öfkeli bir halde Âişe'nin yanma girdi. Âişe, Hz. Peygamber'in (s.a.) yüzündeki öfke ifadelerini gördü ve: "Seni öfkelendireni Allah öfkelendi­rir." dedi. Hz. Peygamber (s.a.) "Neden öfkelenmeyeyim ki? Ben bir şey emrediyorum, uyulmuyor!" dedi.[425]

Biz, Allah'ı kendimize şahit tutarız ki, şayet biz, hac için ihrama gir­miş olsak, Allah Rasûlü'nün (s.a.) gazabından sakınmak ve O'nun emrine uymak için bu haccı umreye çevirmenin bize kesinlikle farz olduğu görü­şünde olurduk. Valla...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı
« Posted on: 27 Nisan 2024, 03:53:31 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı rüya tabiri,Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı mekke canlı, Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı kabe canlı yayın, Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı Üç boyutlu kuran oku Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı kuran ı kerim, Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı peygamber kıssaları,Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafı ilitam ders soruları, Haccın umreye çevrilmesinde alimlerin ihtilafıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes