Konu Başlığı: Ebu Basir in gelişi Gönderen: Safiye Gül üzerinde 06 Temmuz 2011, 16:39:47 11— Ebu Basîr'in Gelişi:
Allah Rasûlü (s.a.) Medine'ye gelince, Ebu Basîr Kureyş'ten kaçıp müs-lüman olarak Peygamberimiz'e (s.a.) geldi. Kureyşliler, Ebu Basîr'i geri almak için iki adam göndererek: "Bizimle yaptıgm-anlaşma gereği onu bize teslim edeceksin!" dediler. Peygamberimiz (s.a.) de Ebu Basîr'i gelen iki adama teslim etti. Bunlar Ebu Basîr'le birlikte yola çıkıp Zülhuleyfe'ye gelince yanlarında taşıdıkları hurmalardan yemek üzere konakladılar. Ebu Basîr adamlardan birisine: "Vallahi şu kılıcın çok kaliteli sanıyorum." dedi. Diğeri, kılıcı hemen sıyırarak: "Doğru! Onu defalarca denedim. Vallahi bu, gerçekten iyi bir kılıçtır." dedi. Ebu Basîr, "Göster, bir bakayım" diyerek kılıcı ondan alıp adama vurması üzerine adam öldü. Diğeri ise kaçarak, koşa koşa Medine'ye gelip Mescid-i Nebevî'ye girdi. Allah Rasûlü (s.a.) adamı görünce, "Şu adam, korku ve dehşet verici şeyler görmüştür." dedi. Adam Peygamberi-miz'in yanına yaklaşınca, "Vallahi! Arkadaşım öldürüldü. Ben de nerdeyse öldürülecektim." dedi. Ebu Basîr gelerek Peygamberimiz'e (s.a.) şöyle dedi: "Ey Allah'ın Peygamberi! Şüphesiz Allah sana düşeni edâ ettirdi. Beni onlara teslim ettin. Allah da beni onların elinden kurtardı." Peygamberimiz (s.a.): "Ne adam yahu! Sanki harp ateşinin küreği! Hele yanında kendisine yardım edecek bir kişi daha olsaymış!..." diye karşılık verdi. Ebu Basîr bunları işitince, Allah Rasûlü'nün (s.a.) kendisini müşriklere geri vereceğini anladı. Medine'den çıkıp Sîfu'I-Bahr'e geldi. Ebu Cendel b. Süheyl de Kureyşlilerin elinden kaçarak gelip Ebu Basîr'le buluştu. Kureyş'ten müslüman olmuş her kim varsa gelip Ebu Basîr'e katıldılar. Öyle ki, kırk kişi civarında bir topluluk oluştu. Allah'a yemin ederim ki: Kureyş'in Şam'a gitmekte olan bir kervanını haber aldıkları zaman onların karşılarına çıkıyor, kervanda bulunanları öldürüyor ve mallarını da alıyorlardı. Bunun üzerine Kureyşliler Peygamberimiz'e (s.a.) elçi göndererek, Allah'a ve akrabalık bağları üzerine yemin verip, kendilerinden O'na gelenlerin artık emniyette olacağını bildirip, onları, tekrar kendilerine göndermemesini istediler. Bu olay üzerine Allah Azze ve Celle: "Sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Mekke hududu içinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken, O'dur. Allah yaptıklarınızı hakkıyle görücüdür. Onlar, Allah'ı tanımayan, sizi Mescid-İ Haram'dan ve bağlı kurbanları mahalline ulaşmaktan alıkoyan kimselerdir. Eğer Mekke'deki henüz tanımadığınız inan mış erkeklerle inanmış kadınları bilmeden ezmek suretiyle üzüntüye kapılmana ihtimali olmasaydı Allah savaşı önlemezdi... İnkâr edenler, gönüllerindek cahiliyye çağının asabiyet ateşini ateşlendirdiklerinde..." âyet-i kerimelerin indirdi.[702] Müşriklerin asabiyetleri, Allah Rasûlü'nün (s.a.), Allah peygamberi ol duğunu ve anlaşmaya "Bismillahirrahmanirrahîm" ile başlanmasını kabul et memeleri ve müslümanlarla, Beytullah arasına girmeleriydi[703] [702] Fetih, 48/24-26. [703] Buharî, 54/15; Ebu Davud, 2765; Ahmed b. Hanbel Müsned, 4/323, 326, 328, 331 İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/340-341. |