> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Eğitim > Yetişkin Din Eğitimi >  Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı  (Okunma Sayısı 5143 defa)
15 Temmuz 2010, 17:03:02
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 15 Temmuz 2010, 17:03:02 »



4. Kur'ân'da Sevgi (Rahmet) Kavramı
 

Rahmet kelimesinin anlamını daha anlayabilmek için Kur'ân'ın bu kelimeyi nasıl kullandığına bakmak gerekir.

Rahmet kelimesi Kur'ân'da 79 yerde geçmektedir. Ken­disinden türeyen kelimelerle birlikte bu sayı 320'ye ulaşmak­tadır. [128] Kelimenin nisbet edildiği yer ve hususlar da çok deği­şiktir. Öncelikle Allah Teâlâ'nm kendisini çok sık olarak ni-teîediği bir sıfatı İfade etmek için kullanılır. Bunun dışında Hz. Muhammed'in bir özelliğine,  [129]Kur'ân'ın kendisine [130], rız­ka, [131] yağmura, [132] îmâna, [133] cennete, [134] nisbet edilerek kullanıl­dığı gibi yardıma [135] kurtuluşa,  [136]sevgiye, [137] affetmeye [138] istek ve duaların kabulüne  [139] nispet edilerek de kullanılmıştır. Hep­sinin ortak noktası korumak, kollamak, ihtiyaçları gidermek,

üzüntüleri yok etmek, yardım etmek, acımak, sevmek, coşku ve heyecan vermek olduğu söylenebilir. Rahmet kelimesi Kur'ân'da özellikle Allah Teâlâ'nın sıfatları (Rahmân-Rahîm), Hz. Muhammed'in ve Kur'ân'm bir özelliği olarak kullanılmıştır.

Rahmet kavramının îslâm dinindeki yerini daha iyi anlayabilmek için onun, âlemin tümünü içine alacak bir kapsamda olduğunu Öncelikle vurgulamak gerekir. Âlemde Al­lah'ı tanıyan hiç bir şey onun kapsamı dışma atılmış değildir. Kur'ân'm yeryüzüne getirdiği temel kurallardan biri in­sanları, din, dil, ırk farkı gözetmeden kucaklama kuralıdır.

Irk, din, dil farkı gözetmek, bunları esas alarak insanlar arasında kast sistemleri kurmak, insanın her şeyden önce insan olmasını bir değer olarak görmemek, insanlığın binlerce yıllık tarihinde temel açmazlarından ve çıkmazlarından olmuştur. Kur'ân ise insanlar arasında birlik ve eşitlik ilkesini getirmiştir. İnsanlar çeşitli kabileler ve milletlere ve dar mânâda kavimlere bölünmüştür. Bu bölünme Kur'ân'm ifadesi İle yakınlaşmayı, tanışmayı, sevişme(teâruf)yİ gerçekleştir­mek içindir. [140] Din, dil, ırk farkı bölünmenin, parçalanmanın, eşitsizliğin sebebi olamaz, olmamalıdır.

Halbuki insanlar bu durumu böyle algılamadı. Kabîle-ler, kavimler, milletler arası farklılıklar meydana getirdiği gibi aynı milletin veya kabîlenin aileleri ve fertleri arasında da farklılıklar oluşturuldu, sınıflar ortaya çıkarıldı. Bu sınıflar arasındaki fark, İnsanla hayvan, Tanrı'yla kul arasındaki fark kadar korkunçtu. Bunlar arasında birlik ve eşitlikten bah­setmek mümkün değildi. Bu karanlık çağlardan sonra Rasûîul-lah, akılları hayrete düşüren ve her şeyi değiştiren hakikati Veda Hutbesi'nde ilân etti:

"Ey insanlar Rabbiniz birdir, babanız da birdir. Hepiniz Âdem'in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Allah katın­da en şerefli olanınız takvaca en üstün olanınızdır. Hiç bir Arabın, Arap olmayana hiç bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük an­cak takva İledir."

Bu ilân iki hususu içerir. Bunlar emniyet ve selâmetin tesisine yarayan iki sütundur. Bunlardan biri ilâhî, diğeride insanî birlikti. İnsan iki cihetten hemcinsinin aynıdır. Birin­cisi -ki işin özü de budur- Rabbimiz birdir. İkincisi babamız da birdir.

"Ey insanlar, sizi bir tek candan yaratan, ondan da yine onun zevcesini vücuda getiren ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar türeten Rabbinize karşı gelmekten çekinin. Kendisi­nin adını öne sürmek suretiyle birbirinize dileklerde bulun­duğunuz Allah'tan ve akrabalık (bağlarını kırmak) tan da sakının. Çünkü Allah sizin üzerinizde tam bir gözeticidir." [141]

Böylece insanlar arasına da hem Allah'ın kulu olma aÇismdan, hem de akrabalık bağlarıyla mensup olduğu aile, toıe, kavim gibi sosyolojik bağlar açısından farklılıklar •silmiş, insanların yaratıcı ve diğer insanlar karşısındaki

eşit konumu ilân edilmiş, böylece rahmetin ilk ve en önemli ayağı gerçekleştirilmiştir.

Müslüman bir kişinin Kur'ân âyetleri içinde en çok oku­duğu ve her fırsatta tekrarladığı Besmelede de Rahman ve Rahîm sıfatı vurgulanmaktadır.

Besmelenin din dilinde üç anlamı vardır: 1-Herhangi bir işe Allah'ın adıyla başlanması. Böylece O'nun Rahman ve Rahîm olduğunu her an hatırda tutmak, Müslümanın günlük hayatının bir parçası haline gelir. 2-Kur'ân~ı Kerîm'in ilk cümlesi oluşu. 3-Kur'ân-ı Kerîm'in ilk cümlesi olan "Bismillâhi'r-Rahmânİ'r-Rahîm"i okumak suretiyle ibadet edilmesi.

Kur'ân'ın temel konusu olan Allah'ın adıyla, onun, a-cımak, esirgemek, bağışlamak, korumak, merhamet etmek an­lamlarına gelen Rahman ve Rahîm sıfatlarını anarak, Kur'ân öğretisine başlamayı ifade etmektedir. Böyle bir cümlenin Kur'ân'm başında yer alması ve ayrıca 114 Kur'ân sûresinden 113'ünün başında tekrarlanması, Kur'ân'ın tanıttığı Allah'ın merhamet ve bağışlamayı esas alan bir kudret olduğuna dikkat çekmek içindir. Bu durum ayrıca Kur'ân'da tanıtılan insan, evren ve hayat anlayışının merhamet, hoşgörü ve bağış üzerine oturduğunu da göstermektedir. [142]

Bu sıfatların türediği kök olan rahmet, Kur'ân'da kul­lanıldığı şekliyle değerlendirilirse, sevgi ve şefkati de kucaklayan geniş bir kavram olarak karşımıza çıkar. Rahmetin Kur'ân bünyesindeki durumu tetkik edildiğinde görülmektedir ki, bu kelimenin vücut verdiği semantik alan, psikolojik te­melleri aynı olan sevgi, şefkat ve merhameti aynı anda çerce-velemektedir. Ve bu üç kavramın rahmet kelimesiyle karşı­lanması, Tanrılığın kulluğa bakışını düzenleyen ilâhî vahyin kurumsal yapısını da ortaya çıkarmaktadır. [143]

İslâm'ın bu temel kuralının Kur'ân'da Allah'a nispeti, O'nun "Rabbu'l-Âlemîn" oluşu ile vurgulanır. Bu durumun Pey-gamberimizdeki yansıması ise O'nun "Âlemlere Rahmet" olu­şudur. Âlem (Evren) kelimesine yapılan bu vurgu insana bakışı açısından İslâm'ı diğer dinlerden ayıran en önemli özellik ol­maktadır. Bu kucaklama bir çok dinde yoktur. Olanlarda da böylesine açık, net ve detaylı değildir.

Kur'ân  bazı âyetlerde kendisinin de bir rahmet olduğunu açıklar:

"Ve o, mü'minler için gerçekten bir rehber ve rahmet­tir." [144]

"Elbette îman eden bir kavim için onda ibret ve rahmet vardır. " [145]

"Güzel davrananlar için bir rehber ve rahmettir." [146]

Kur'ân'm kendisini rahmet olarak adlandırması onun içeriğinin rahmetle dolu olması sebebiyledir. Getirdiği kural­lar, Önerdiği hayat tarzı ulaşmak istediği amaçlar ve uygula­dığı yöntemler hep rahmet içermektedir. Kısaca, insanlar için İslâm'ın Allah'ı "Rahman", Peygamber'i "Rahîm", Kitabı "Rahmet"tir. [147]

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı
« Posted on: 01 Mayıs 2024, 15:59:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı rüya tabiri, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı mekke canlı, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı kabe canlı yayın, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı Üç boyutlu kuran oku Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı kuran ı kerim, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı peygamber kıssaları, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramı ilitam ders soruları, Kurânda Sevgi (Rahmet) Kavramıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes