๑۩۞۩๑ Bilim Dunyası ๑۩۞۩๑ => Tıp Dünyası => Konuyu başlatan: zahdem üzerinde 11 Nisan 2010, 17:23:24



Konu Başlığı: Kıl dönmesine ameliyatsız çözüm
Gönderen: zahdem üzerinde 11 Nisan 2010, 17:23:24
(http://www.timeturk.com/images/news/100420101356350418006_2.jpg)

KOZLAB firması tarafından patentli, Doktor, Eczacı ve Mühendislerden kurulu Türk Uzmanları tarafından 1999 yılından beri üzerinde çalışılan Pilonol Kıl Dönmesi Ürünü Dünya Eczacılık ve Tıp dünyasına damgasını vuracak


KOZLAB firmasının Türkiye distribitörü olan AYFARMA tarafından ilaç ve eczacılık sektörüne dağıtımı gerçekleştirilecek olan Pilonol, “Kıl Dönmesi Tedavisinde Polifenol Yöntemi” patenti ile Dünyada ilk ve tek olma özelliğini taşıyor. Pilonol adlı ürün, Almanya’da Dermatest Klinik Laboratuarlarında yapılan Safety ve pozitif dermatolojik testlerden geçerek ve insan sağlığına zararlı herhangi bir kimyasal yapı taşımadığı tespit edildi.

Ayrıca TC Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü’nden gerekli yasal izinler alınan ve klinik çalışmaları yapılan ürün yakın zamanda Uluslararası Tıp dergisinde makalesi yayınlanacak. Bu yeni ürün sadece ülkemizde değil tüm Dünyada ses getirecek ve bu konuda ülkemize hem itibar hem de döviz getirecek.

AYFARMA Genel Müdür'ü Levent Dündar ürünle ilgili açıklamasında şunları söyledi

Bu ürünü 11 yıl boyunca her türlü zorluğa rağmen geliştiren ve ülkemize ve tüm insanlığa armağan eden uzman ekibimize ve liderleri arkadaşımız, can dostumuz Mümin DİZMAN' a teşekkür ederiz. Bugüne kadar Pilonol ile ilgili ürünü kullanan, hastalarına kullandıran ve makale çalışmaları yapan Doktorlarımıza, ilacımız üzerinde gerekli araştırma ve çalışmaları yapan Pilonol L25’i hastalarımıza ulaştıran, kullanımı tarifleyen ve geri bildirimleri bize aktaran Eczacılarımıza, tanıtımı için katkı sağlayan Ayfarma çalışanlarına, izin sürecinde desteklerini esirgemeyen başta Sağlık Bakanımız olmak üzere,İlaç Eczacılık Genel Müdürümüze ve Ara Ürün Ruhsatlandırma Bölümü çalışanlarına, kısacası desteği olan herkese teşekkür eder şükranlarımızı sunarız.

Bilindiği üzere Pilonidal sinüsün 1833’de ilk olarak Mayo ve arkasından Anderson tarafından tarif edilmesinden zamanımıza kadar geçen sürede, ameliyattan sonra tekrarlamaları da içine alarak irdeleyen birçok tedavi yöntemleri literatürde yer almış.

Pilonidal Sinüs hastalığının çözümünün sadece ameliyat olmadığı ortaya çıkmıştır. Doktora gidildiğinde teşhis kıl dönmesi ise ilk önerilen çözüm ameliyat olmuştur. Bu güne kadar ameliyattan farklı olarak fenol ve gümüş nitrat (AgNO3) çözeltileri gibi antiseptik maddelerle tedavi yapılmaya çalışılmış ama problemin fizyopatolojik durumundan dolayı ve bu maddelerin kimyasal yapısından kaynaklanan nedenlerden Pilonidal Sinüs tedavisinde bu tür maddelerin tedavi edici olma özelliği hayli zayıf...

Pilonidal sinüs (kıl dönmesi) ‘nde yapılan araştırmalara göre en verimli çağlarında bulunan genç erkeklerde % 28 oranında görülmekte iken, rahatsızlık meslek seçmemekle birlikte daha çok üniforma, iş elbisesi kullananlarda, öğrencilerde ve uzun süre oturarak çalışmak zorunda kalan kişilerde daha sıklıkla görülüyor.

Pilonidal Sinüs (kıl dönmesi); sinsi gelişen bir yapıya sahip. Uzunca bir süre vücutta hiç bir belirti vermeden ilerliyor. Teşhis konulabilecek noktaya gelindiğinde ise problemli bölgede ağrı, kokulu akıntı ve kaşıntı şeklinde kendini belli ediyor. Hasta genellikle bu durumda doktora başvurduğunda kıl dönmesi teşhisi konmakta ve tedavi olarak ameliyat öneriliyor.

Bu noktaya gelmiş hastalık vücut için sürekli bir enflamasyon odağı olmakta bu da vucudun diğer organlarına (kalp, böbrek, karaciğer) zarar verebilmekte.. Yapılan müdahale sonucunda hasta problemli bir ameliyat süreci geçirmekte, ameliyatın başarı oranı hastalığın patolojik durumuna göre düşük olmaktadır.

Hasta ameliyat sonrasında ciddi bir tedavi zamanına ihtiyaç duymakta ve nüks oranı yüksek olmakta. Bu tarz cerrahi yöntemler kişiye ekonomik külfet olduğu gibi kişi sosyal hayatından uzak kalmakta ve genel ekonomiye de ciddi işgücü kaybı olarak yansımaktadır. Hangi yöntem olursa olsun pilonidal sinüsün tedavisinden sonra nüksün gerçekleşmesi, psikolojik sıkıntıya neden olmakta ve değişik rahatsızlıklara sebebiyet veriyor.

Diğer yöntemlerde pilonidal sinüsün nüksü çoğunlukla tedaviden sonra 9. aylarda olurken, Pilonol Kıl Dönmesi Ürünü tüm bu olumsuzluklara çözüm olarak uzun zamandır labaratuvarlarda ARGE si yapılmış ve Pilonidal Sinüs için tek alternatif çözüm olabileceği ortaya çıkmış. Kullanım kolaylığı sağlaması nedeniyle herhangi bir merkeze ihtiyaç duyulmadan kendi kendine kullanılıyor olması hasta açısından da önemli bir avantaja sahip.

Sıvı bir ürün olan ve sadece günde bir kez kullanılan Pilonol L 25 ve Pilonol Tamamlayıcı Bakım Seti ile tüm bu sıkıntılı süreçler ortadan kalkıyor. Pilonol’ün içeriğinde olan Polifenoller, Pilonidal sinüs tedavisinde alternatif çözüme yardımcı olacak. Polifenoller . bitkilerden elde edilen doğal bir biopolimerlerdir. .

Mikroorganizmaların yok edilmesi safhası ve hasarlı dokunun onarılmasıyla 2 farklı yönden hastalığın bertarafı için etki göstererek görevini yerine getiriyor. Polifenoller tıpta başta kanser olmak üzere astım, bronşit, kolon enfeksiyonları, bronşit, aids, sara, sedef, sarılık, grip ve keratit gibi hastalıklarda başarıyla kullanılmakta iken dünyada bununla ilgili pek çok akademik çalışma yapılıyor.

Uzman ekip tarafından araştırma geliştirme faaliyetleri halen devam ediyor. Pilonidal Sinüs(kıl dönmesi)tedavisinde sunulan bu yöntem Kozlab laboratuarları ve Ay Farma birlikteliğiyle ortaya çıkarılan bu ürünün hastaya ve ekonomiye sağlayacağı fayda oldukça önem arz etmekte. Yapılan çalışmalarla önümüzdeki dönemde enjektabl formuyla da bu konuda tedavi sürecini çok kısaltacak bir sonuç elde edilmesi hedefleniyor.