Kaşıntılar şeker habercisi olabilir

KAŞINTILAR ŞEKER HABERCİSİ OLABİLİR

Şubat 2011 65.SAYI

Şeker hastalığının tıp dilindeki ismi “Diabetes Mellitus”dur. Kan şekerinin yükselmesi, idrarda şeker çıkması ve ona bağlı bazı biyokimyasal reaksiyonlarla kendini gösterir. Kan şekeri yüksekliliğinin bazı etkileri olur. Bunlar; kan şekeri yükselince idrarda şeker çıkmaya başlar. Vücut bu şekeri dışarıya atmak için çokça idrara çıkar. Vücuttan fazla su atılır ve bu da susuzluk meydana getirir. Vücut bunu karşılamak için devamlı su içmek zorunda kalır. Bunun sonucunda da şeker hastalığının belirtileri ortaya çıkar.

Ağız kuruluğu, fazla su içme, fazla idrara çıkma ve fazla su kaybıyla birlikte su içinde eriyen tuzların ve madensel maddelerin dışarıya atılması gibi durumlarda vücutta mineral kaybıyla oluşan bir yorgunluk ve halsizlik oluşur. Şeker hastalığı, pankreasta insülin noksanlığının meydana getirdiği kan şekeri yükselmesi ve idrarda şeker çıkmasıyla kendini gösteren karakterize bir hastalıktır. Pankreasın görevini yerine getirmemesi sonucu oluşur. Şeker hastalığının fazla idrar, fazla su içme ve fazla yeme gibi üç ana belirtisi vardır. Bu üç bulgu “Tip 1 Diyabet” denilen çocuk diyabetlerinin yüzde 95’inde, Tip 2 diyabetlerin yüzde 40-50’sinde vardır.
Şeker hastalığı halsizlik, kol ve bacak ağrıları, uyuşmalar, geceleri baldıra giren kramplar, yemeklerden sonra uyku gelmesi, mide, bağırsak tembelliği ve nedeni belli olmayan kaşıntılarla da kendini gösterebilir.

Şeker hastalığı genetik bir hastalıktır. Fakat bazı özel durumlarda ailede kimsede bulunmasa bile ortaya çıkabilir. Özellikle tek taraflı, karbonhidrat ve yağ ağırlıklı, dengesiz beslenme durumlarında, çocuklukta geçirilen kızamık, boğmaca, kızıl ve kabakulak gibi virütik hastalıklar ve yaşanmış büyük sıkıntılar sonucunda kişiler diyabet hastası olabilir.

Yaşanan her stres böbrek üstü ve hipofiz bölgesinde hormonal değişikliklere neden olur. Böbrek üstünden çeşitli hormonlar salgılanır. Bunların hepsi insilüne karşı olan hormonlardır. Bu hormonlar salgılandığı zaman insülinin etkisi bloke edilir. İnsülin kaybolunca da şeker hastalığı ortaya çıkar.

İNSÜLİN NEDİR?

Pankreasın salgıladığı bir hormondur. İnsan organizması insülin gibi aşağı yukarı 20’ye yakın hormon üretir. İnsülin şekeri düşürür, glucogan şeker yükseltir. Yine pankreasta salgılanan başka bir hormon vardır. Bu da hem insülini hem de glucoganı ayarlar.

KAÇ TİP DİYABET VARDIR?

5 tip diyabet vardır. 0-30 yaş arasında kendisini gösteren Tip1 diyabet, Tip2 diyabet, gebelik diyabeti, glikoz tolerans bozukluğu (IGT) ve hipoglisemi (düşük şeker).

0-30 yaş arasında görülen Tip1 diyabet, en çok 0-14 yaşları arasında ortaya çıkar. Bu yaşlar buluğ çağlarıdır, vücutta birçok değişiklikler baş gösterebilir. 0-5 yaş arasında şeker nadir görülür, oranı 10 binde birdir.

Tip2 diyabet ise genellikle ileri yaşlarda görülür. Sinsice ilerler. Yukarıda ifade ettiğimiz hastalığın belirtilerinden kuşkulanan kişiler düzenli olarak kan şekerine baktırmalıdır.

NELER YAPILMALI?

Şeker hastası olan kişilerin tedavi ve önerilere sıkı sıkıya bağlı kalmaları çok önemlidir. Hastalar elde ettikleri yaşam tarzlarını bir ömür boyu devam ettirmelidirler. Ne yazık ki diyabet, tam iyileşebilecek, hayatınızdan çıkıp gidebilecek bir hastalık değildir. Diyabetle birlikte yaşamak öğrenilmeli ve önerilere kesinlikle kulak verilmelidir.

DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

• Sebze, meyve ve hububattan zengin beslenmeye özen gösterin
• Kesinlikle öğün atlamayın
• Düzenli egzersiz ve yürüyüş yapın
• Fazla kilolardan kurtulmaya çalışın
• Düzenli olarak doktor kontrolüne gidin
• Önerilen tedaviyi doktor kontrolünde düzenli olarak bir ömür boyu uygulayın
• Kan glikozunuzu normal seviyelerde tutmaya özen gösterin
(Açlık kan şekeri: 70-110 mg/dl)

Aysun ÖZPOLAT
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın