๑۩۞۩๑ Bilim Dunyası ๑۩۞۩๑ => Tıp Dünyası => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 15 Eylül 2010, 19:28:28



Konu Başlığı: Başağrısı deyip geçmeyin
Gönderen: Hadice üzerinde 15 Eylül 2010, 19:28:28
Başağrısı deyip geçmeyin
Başağrılarının 300’den fazla farklı tipi var. Birçoğunun kökeni halen tam anlaşılmamış olmakla beraber genellikle iyi huylu özellik sergiliyor. Ancak bazen ciddi ve yaşamı tehdit eden nedenlerle ilişkili olabiliyor.
Baş ağrıları tüm dünyada hekime başvurularda en sık dile getirilen yakınmayı oluşturuyor. Kadınların yüzde 5’i ve erkeklerin yüzde 2.8’i her yıl 180 gün ve üzerinde süreyi baş ağrılarıyla geçiriyor. Baş ağrılarının 300’den fazla farklı tipi var. Birçoğunun kökeni halen tam anlaşılmamış olmakla beraber genellikle iyi huylu özellik sergiliyor. Ancak bazen ciddi ve yaşamı tehdit eden nedenlerle ilişkili olabiliyor.

Baş ağrıları hemen tüm dünyada Uluslararası Baş ağrısı Birliğinin(IHS) belirlediği kriterlerle sınıflandırılıyor. Oldukça geniş kapsamlı olan bu sınıflamaya göre; primer ve sekonder olmak üzere ikiye ayrılıyor.

Primer (birincil) baş ağrıları:
Baş ağrısını açıklayacak herhangi bir sistemik ve/veya beyin hastalığı olmuyor. Bu grupta migren, gerilim tipi baş ağrıları, küme baş ağrısı gibi baş ağrısı tipleri yer alıyor.

Sekonder (ikincil) baş ağrıları:
Bu grupta beyinde ve/veya sistemik olarak bir hastalık bulunuyor ve ağrılar bu hastalıkla ilişkili oluyor. Baş ağrısının hangi grupta olduğunu belirlemek için, geniş bir anamnez, nörolojik muayene, beyin görüntülemesinin yanı sıra , kan ve idrar tahlilleri, EEG (elektroensefalografi), gereken durumlarda lomber ponksiyon(belden su alma) işlemleri yapılması gerekiyor.