> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Tencere > Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri  (Okunma Sayısı 729 defa)
05 Ekim 2011, 22:23:38
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 05 Ekim 2011, 22:23:38 »



Tencere



Mart 2006 87.SAYI


Ferzan TOPATAN kaleme aldı, TENCERE bölümünde yayınlandı.



Haydi Nobele, Bir İki!

Heyhat: Ferhat, gene ne işler karıştırıyorsun?

Ferhat: Abicim, inanmayacaksın ama ben artık bir yazarım!

H: Hadi oradan, senden olsa olsa yazıcı olur! O da iki güne kartuşun biter!

F: Abi, teessüf ederim! Kardeşin başarılı bir yazar olma yolunda Nobel Ödülü’ne doğru yürümek, koşu bandına çıkmak üzere; senin söylediklerine bak!

H: Al o zaman!

F: Aaah!.. Abi ya niye vurdun ya?!

H: Bre düdüklü makarna, baksana Nobel alacakmışsın! Sen Nobel’i almadan ben vurayım da, sonra sıra gelmez bana...

F: Niye ya, ahh!

H: Sende bu hırs varken, Nobel Ödülü alacağım diye bizim ailede şu kadar katil var, bu kadar adamı kestik, doğradık diye atar tutarsın, kesin!..

F: Olur mu abi ya! Allah Allah... Nasıl da acıdı.. Gideyim, bunu yazayım bari!

H: Şimdi alacam ayağımın altına, dur kaçma!...

Bu Bir Baston Değildir

Ferhat: Bak yeğenim, dergimizin ilk röportajını birlikte yapacağız, hazır mısın?

Vedat: Bilmiyorum..

F: Hazırsın, hazırsın!

V: Heyhat dayım arabasını aldığımızı biliyor mu?

F: Dayın ikimizin kültür-sanat hayatına katılımından dolayı son derece müteessir oldu, ne diyosun sen... Alın götürün şunu gözümün önünden, dedi.

V: Kime dedi?

F: Arabayı kastederek bana dedi. Arkadaşlar filan duygulandılar, keyiflendiler, hep beraber gülümsediklerini gördüm.

V: Ve sana arabanın anahtarlarını verdi, öyle mi?

F: Yok canım, başı kalabalıktı. Ben, nasılsa lazım olur diye bir yedek anahtar saklamıştım bir kenara. Abimi bir daha meşgul etmek istemedim. Hazır ağzından çıkmış laf. Ne ikiletecem, dedim.

V: Dayı, ben pek hoşlanmadım bu durumdan, sanki bir yanlış anlama var gibi.

F: Sen boş ver onu, şurdan dönelim.

V: Dayı n’apıyorsun sen?!

F: Şu yola girecem..

V: U dönüşü yasak ama...

F: U dönüşü değil ki, bak gördün mü?

V: Dayı n’apıyorsun?

F: Bunu ben icat ettim. Adını da “Ferhat’ın V Dönüşü” koydum. Tıpkı güzel yazı defterinden çıkmış bir V harfi gibi, değil mi?

V: Dayı, ben eve gitmek istiyorum.

F: Ya Vedat, hiç büyümeyeceksin.. Küçükken de böyleydin, hemen su koyverdin gene. Dur ya, geldik işte!

V: Burası neresi?

F: Ünlü yazar Kemal Neyazar’ın evi.

V: Şu hikaye ve romanları çok satan adam mı?

F: Biliyorsun, son romanı “İki Lahmacun Bir Kola Çılgınlık Olur Paşam” kitabı 150. baskıya ulaştı.

V: Onun sipariş bir kitap olduğu söylentileri vardı. Para verilip yazdırılmış galiba...

F: Hadi canım, yılların emeği! Bak, yanımda var, tuğla gibi kitap, atsam kafan kırılır. Adam emek vermiş, yılların ürünü... Sipariş olduğunu nereden çıkarıyorlar?

V: “İki Lahmacun Bir Kola Çılgınlık Olur Paşam” ismi sana da biraz sipariş kokmuyor mu?

F: Ee, bize ne! Biz dergi için konuşmaya geldik. Olmazsa içeride sorarız.



Ferhat: Evet, ilk soruma geçmek istiyorum sayın Kemal Neyazar.

Kemal Neyazar: Çay alır mıydınız, çay?

F: Sağ olun, konuşurken soğuturuz şimdi, sonra içelim.

K N: Olur mu canım, buzlu zaten, kafanız düzelir!

F: Hıı? Kemal Bey lütfen biz hemen sorulara geçelim.

K N: Hayatta olmaz! Önce bir iki neşelenelim canım... Siz bekleyin, ben birazdan gelirim.

V: Dayı, bu röportajı bitiremeyebiliriz, benden söylemesi...

K N: Hayatım, yanlış anladın. Ben arkadaşlara ikram edecektim. Peki hayatım, salondan dışarı çıkmayız. Şey.. Eşim sağlığım konusunda çok hassas. Ama ben de bir iki şey içmezsem çok sinirli oluyorum canım.

V: Peki, biz başlayalım isterseniz. Kemal bey yazmaya nasıl başladınız?

K N: Bir saniye, burada olacaktı... Evet, işte şu şu dergiler... orada sorunuzun cevabı yazıyor. Geçen 40 yıl boyunca bu soruya her sene 9-10 defa cevap verdim. Bu da 400 civarında ediyor. Alın, bir iki imla değişikliği vardır, birinden birini alıp yazabilirsiniz. Utanmayın canım, alın yazın.

V: Dayı, inşallah bundan sonraki soruların sağlamdır.

F: Allah Allah!.. Vay namussuzlar, hep benim sorularımı çalmışlar! Anaa... bunu da sormuşlar!. Cık cık... bu soruyu da sormuşlar!

K N: Ne oldu Ferhat bey oğlum, soracak başka sorunuz yok mu?

V: Ne oldu dayı, sapsarı oldun?

F: Yiğenim, soracak soru bırakmamış ki alçaklar! Hepsi sormuş aklımdakileri. Şey, Kemal Bey, gördük ki sorularımızla hep aynı şeyleri tekrar etmiş olacağız. Düşündüm ki bu resmiyeti bıraksak şöyle biz bize, soruları da siz sorsanız... Sonra da cevaplasanız... Nasıl, olur iyi olmaz mı?

K N: Olur tabii, niye olmasın? Yatır dergiden alacağın maaşı benim hesabıma, yazalım çizelim... Acayip soru sorarım ben kendime.

V: Dayı, biz kalkalım mı?

F: Bir dakika yeğenim, bu adam çılgınsa ben de manyak Ferhatım! Kemal Bey, bu kitabın şipariş olduğu söyleniyor, doğru mu?

V: Dayı koş, dikkat et dayı bastonu varmış! Dayı eğil... eğil dayıııı!.. Baston!..

Yaz Bana Bir Roman, Çılgın Olsun!

Heyhat: Vedat, yiğenim, arabadaki bu baston da neyin nesi?

Vedat: Kemal Bey’in bastonu.

H: Un akıtan, üç yumurtayı sütle karıştıran Kemal mi? Baston da mı satıyor bu adam yahu?!

V: Hayır, sipariş roman yazıp, sonra Ferhat dayımın kafasını bastonuyla yaran bir adama ait.

H: Bu bastonla Ferhat’ın kafasını mı yardı Kemal denen adam? Ferhat ne yaptı peki?

V: Adama kitabını attı.

H: Çok sanatkârâne bir tepki... Ee?

V: Öyle deme, o kalınlıkta tuğlayı müteahhitler kullanmıyor artık.. Adam kafasına gelen kitapla dengesini kaybetti, yere düştü. Kafasını sehpanın köşesine çarptı. Şimdi hastanede.

H: Tüh size! Altı üstü bir röpörtaj yapacaksınız... Bu kadar aksiyona girecektiniz madem, dizi çekseydiniz. Ah Ferhat, gene başını belaya soktun.

V: Yok dayı, enteresan bir şey oldu. Kemal Neyazar’a kitap sipariş edenler durumdan haberdar olmuş, geldiler, dayımla görüştüler. Dayım ne söyledi bilmiyorum ama ona bir kitap sipariş etmişler.

H: Neee?!

V: Dayım şimdiden kitaba isimler bulmuş bile.

H: Neymiş?

V: “Emret Bastonum”, “Bastonunu Satan Adam”, “Baston Vadisi”, “Baston Gücü 1, Ötekiler Sıfır”, “Yolda Üç Baston”...

H: Hakikaten yemiş bastonu bu.. Tut sen şunu, geliyorum ben.

V: Hayırdır dayı?

H: Evde rahmetli babamın kızılcık sopası olacaktı. Onu alayım da Ferhat’a gidelim.

V: Aman dayı, bir de sen dövme!

H: Yok canım, gerek kalmayacak ona. Bu şimdi kendini kaybetmiş anlaşılan. Kızılcığı görünce hemen çocukluğuna döner o. Birkaç gün pışpışlar, eski Ferhat’a getiririz onu.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri
« Posted on: 29 Mart 2024, 07:44:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri rüya tabiri,Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri mekke canlı, Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri kabe canlı yayın, Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri Üç boyutlu kuran oku Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri kuran ı kerim, Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri peygamber kıssaları,Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleri ilitam ders soruları, Sedat, Ferhat, Heyhat ve Diğerleriönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes