Sayfayı Yazdır - Kayda Değer Diyaloglar 10

Kayda Değer Diyaloglar

Serhat Albamya | Ekim 2011 | TENCERE

Ortaokulda iken, kantinci komşumuz olduğu için teneffüslerde gider, satışa yardım ederdim. Bir gün okula yeni başlamış bir ufaklık geldi, istediklerini bir bir saydı:

– Bir tost, bir ayran, bir tane de gofret.

Çocuğa istediklerini verip fiyatı söyleyince de hepimizi güldüren cevabı verdi:

– Aa, kantindeki şeyler parayla mı?

Aslında çocuk haklı, okullarda kitaplar nasıl bedava olduysa kahvaltı ya da bir öğün yemek de bedava olmalı.

* * *

Oğluna; “Bak oğlum, yavru kedi, git başını okşa, biraz sev..” diyen anne, oğlunun kediye vurduğunu görünce şöyle söylüyor:

– Babası kılıklı şey! Sev dedikçe dövüyorsun!

Gülsem mi üzülsem mi bilemedim, ama gayet manidar.

Neler Oluyor Bize?

Uzun zamandır dikkatimi çeken, hatta huzursuz eden, fakat fırsat bulamadığımdan bir türlü dile getiremediğim bir mesele var: Biz peşin çalışmaya başladık!

“Peşin çalışmak iyidir, garantidir” dediğinizi duyar gibiyim ama benim rahatsız olduğum mesele ticarette peşinat değil. Bir iyilik yaptığımızda karşılığını hemen, terimiz soğumadan almak istiyoruz. Hatta ne kadar sevap toplarız, onu bile ölçüp biçmeye bile başladık.

Ne oldu, nasıl oldu, tam bilemiyorum ama bunun sebebini bir dönem ana haber bülteni misali her kanalda boy gösteren “gizemli, sırlı, acayip metafizikli, eden bulurlu” televizyon programlarına bağlıyorum. Adamlar bizi peşin sevaba öyle alıştırdılar ki, artık iyilik yaptığımızda gözle görülür bir karşılık bulamazsak afra tafra yapmaya bile başlıyoruz:

“Yahu geçen yolda para buldum, sahibine götürdüm hiç bi’ şey olmadı, hâlâ bir karşılık yok! Ne yapsam bilemedim. Bizim caminin imamına mı sorsam durumu?”

İşte böyle bir durum söz konusu. Misal, bu dizilerde birinin çok paraya ihtiyacı vardır, yolda cüzdan bulur fakat ihtiyacı olmasına rağmen o parayı almaz ve gider sahibini bulup teslim eder. Sonra ne olur? Çat! Adamın Mısır’daki teyzesinden miras kalır. Sonra bir başkası mesela, içki içer, kumar oynar, gelir bir de evde hanımını çocuğunu döver. Ertesi gün bir bakarız, bizimki halıya basıp düşmüş, yatalak olmuş! Böyle dizilerde olaylar öyle hızlı, öyle peşinatçı gelişir ki, gerçek hayatta böyle olmayınca şaşırır, iyilik yapar yapmaz etrafta belirecek sakallı dedeyi ararız.

İlla Bir İbret, İlla Bir Ders!

Bir de internette dolaşan “Allah diyen aslan”, “Kâbe’ye inen melek”, “ezan okunurken müzik dinlediği için fareye dönüşen kız” gibi haberleri görüp birden bire imana gelen insanlar var.

İşin garibi öyle bir etkileniyorlar ki, sizin yaptıklarınız onlara az gelmeye başlıyor. Bu sefer soruyorlar:

– Yahu yatsının farzını sekiz rekât mı kılsak? Hani garanti olsun…

Öyle ani, öyle hızla dönüş yapıyor ki, kendi haline şaşırmaya fırsat bulamadan alnı seccadede uyanıyor. Tabii bir şey hızla, sindirilmeden, içi boş şekilde benimseniyorsa bir yerde patlak veriyor. Anlık bir ürpertiyle, şaşkınlıkla imana gelen arkadaşlar, videonun ya da haberin bilgisayar yardımı veya hile ile yapıldığını öğrenince tekrar eski hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar.

E arkadaş, imana gelmen için aslanın Allah demesi ya da birinin çarpılıp fareye mi dönüşmesi lazım? Ki daha sonradan yapılan açıklama ile o farenin heykel olduğu anlaşıldı. N’apalım “zaten heykelmiş o zaman tamam yaa…” diyerek namazı niyazı mı bırakalım?

Anlayacağınız sıkıştırılmış, yoğun bir şekilde gözümüze sokulan ibretlik olaylar amacından saparak ters etki yapabiliyor. Bu sefer de olaylara duyarsızlaşıp, “Amaan fotomontajdır o!” demeye başlıyoruz.

İnşallah bir şeylerin farkına varmak için olağanüstü ibretlik olaylar beklemektense, kafasını kullanmayı becerebilen kimselerden oluruz.

Bir Sorum Olacak

Neden başkalarının sahip olduğu imkanlar insana her zaman daha cazip gelir? Neden başkalarının maaşı daha fazladır? Neden komşunun evi daha büyüktür? Neden arabası daha hızlıdır?

İşin daha da garibi, başkasına da bizim imkanlarımız daha cazip geliyor.

Bu aralar bu konuya taktım, cevap bulursam inşallah gelecek sayılarda sizinle paylaşacağım.

๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ => Tencere => Konuyu başlatan: Rüveyha üzerinde 04 Kasım 2014, 19:14:06