> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Tekfir Meselesi > Tekfirde genelleme
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tekfirde genelleme  (Okunma Sayısı 4076 defa)
27 Ekim 2010, 15:35:17
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 27 Ekim 2010, 15:35:17 »



Tekfirde Genelleme


Şimdi bazı konuları yeniden düşünelim. Toplu­mun hepsine kafir demek hangi yöndendir? Eğer se­bep onların İslam'ın bazı hükümlerine uymaması ise bu her müslüman için geçerlidir. Toplumun şirk için­de olduğu konusu ise tartışılabilir. Evet, birçok top­lum yapılanma olarak şirk düzeni içindedir. Seyyid Kutub'un tespiti de budur, fakat bu düzen içindeki herkesi kafir saydığımız zaman geriye kimse kalma­yacaktır. Çünkü müşrik düzenlerin yönetiminde ya­şayan herkes şöyle ya da böyle, şu kadar, ya da bu kadar... bu düzenlerin emrindedir. Bir insanın -müslümanın- müşrik düzene "uluhiyet-ilahlık" konusun­da boyun eğmesiyle "rububiyet-rablik" konusunda boyun eğmesi arasında bir fark yoktur. Eğer, "ortada zorlama var. Zorlama olursa durum değişir, isteye­rek yapılınca değişir" deniyorsa, yine "tağuta isteye­rek boyun eğmekle, istemeden boyun eğmek farklı­dır" deniyorsa o zaman "itikad" konusunda zorlama meselesinin sadece ikrah-ı mülci (ölüm, azaların ke­silmesi vs.) durumunda mubah olduğunun bilinmesi gerekiyor, örneğin; siz, bir insanı, toplumun kestiği­ni yediği için ( o kişinin mümin olduğunu anlayabi­leceğiniz halde) onu kafir sayarsanız ve fakat aynı zamanda bu toplumda tağuta memurluk yapan, öğretmen olan,   akademisyen  olan,  medeni hukuka uyan, askerlik yapan kişileri ale "aynı gruptansınız" diye kurtarmaya çalışırsanız bu dürüst bir düşünüş tarzı değildir. "Dininizi bölük-pörçük etmeyin"; "Ak­rabanız dahi olsa-aleyhlerindeki konularda adaleti elden bırakmayın..." emirlerini unutmayalım.

Şüphesiz, Allah'ın hükmünü gereksiz sayarak, inkar ederek, yahut bir kısmını inkar ederek uygu­lamamak kafirliktir. Buna, isteyerek ve gönülden bağlanmak da kafirliktir. Ancak küfre götüren tüm yolları bazı insanlar anlamamış ya da bilmemiş ola­bilirler. Peki günümüz insanlarının durumu nedir? Yani onlara ne hüküm verilmeli? Onlara tebliğ eder­ken hangi bakış açısına sahip olmalıyız? Örneğin, günümüz insanı, Allah'ın kanunlarının değiştiril­mesi, yorumlanması gerektiğini söyleyen liderlerin partilerine oy vermektedir. Bu liderler müslüman olduklarını söyleseler de, namaz kılıp, oruç da tut­salar, hacca da gitseler resmen şeriatı inkar ediyor­lar. Yani laikliği kabul edip Kur'an'ı anayasa yapma­yı tercih etmiyorlar. Bunu, ekranlardan açıkça da haykırıyorlar. Kur'an'ın tüm ayetlerini dinin temeli yapmıyorlar. Kitabın bir kısmını arkalarına atıyor­lar. Bu noktalarda bu hususları açıkça ilan eden li­derler ve onlar gibi düşünenler de küfürlerinde or­taktırlar. Peki onların yönetimindeki halkın duru­mu nedir? Dikkatlice incelenirse ve alimlerin görüş­leri iyi anlaşılırsa (özellikle ibn-i Kayyım El-Cezvî) bir hükmün altında yaşamak ve o hükmü kabul et­mek durumlarının ayrı şeyler olduğu görülür. Mese­la bir müslüman bu tağutî düzenlerin, liderlerin hü­kümleri altında yaşıyor ve onların mahkemelerinde yargılanıyor, onların ticaret ve medeni hukukunu vs. uyguluyor yine onların vatandaşlık hukukuna tabi oluyor ve bunları da istemeden yapıyor. Bu du­rumda bu müslümana müşrik denebilir mi?

Tağutî düzen içindeki müslümanın yanında bir de sıradan vatandaş var. Vatandaş da eğer Allah'a iman etmişse, Kur'an'a inanmış ve şirke bulaşmaya­rak yaşamaya çalışıyorsa, o kişi "oy" verdiği zaman gerçekten liderlerin görüşlerini kabul ediyor mu, oy verirken hakimiyet noktasında şirke düştüğünü bi­liyor mu, anlıyor mu, unutmuşmu?... Bu noktalar tartışılmalı ve acele yargıya varılmamalı. Yani, teb­liğ ve davet denen şey sadece kafire yapılmaz ki. Gi­dersiniz tevhidi anlatırsınız adam müslüman çıka­bilir. Tebliğ yaptığımız her kişiyi her vatandaşı müş­rik olarak görmek hatadır. Adam zahiren müslüman ise müslüman muamelesi yapılır. Eğer şirkini gö­rürsek o zaman da müşrik sayarız. "Darı-Harpte herkese kafir muamelesi yapılır" görüşü ise asılsız­dır. Buna ileride değineceğiz. İnsanların davetçi ol­ması ile yargıç -kadı- olması ayrı şeylerdir. Bize dü­şen yargıç değil (kadı değil) davetçi olmaktır. Davet götürdüğümüz her toplum her fert müşrik olmak zo­runda değildir.

"Allah'ın indirdikleriyle hükmetmeyenler kafir­lerin, fasıkların, zalimlerin ta kendileridirler." Maide suresinin bu ayetlerinden hareketle yapılan tef­sirlere bakıldığı zaman bu ayetlerdeki hükümleri uygulamama konusunun Allah'ın hükümlerine inanmamakla beraber oluşan bir uygulama olduğu anlaşılır. Yani kafir olan kişi. Allah'ın hükümlerini inanmayarak uygulamadığı için kafirdir. Yoksa bir müslüman, müslümanlığıyla beraber Allah'ın tüm hükümlerine inanıyorsa ve gerekli olduğunu kabul ediyorsa ama bazılarını uygulamıyorsa o zaman -yi­ne de- kafir olmaz.

Çünkü Allah'ın hükümleri demek nihayetinde "Allah'ın emirleri" Allah'ın emrettiği ameller demek­tir. Bu amelleri inkar ederek, gereksiz görerek yap­mamak ayrı ama inkar etmeden bazısını yapıp bazı­sını da yapmamak ayrıdır. Allah en iyisini bilir ki es­ki müctehid imamlar da kendi devirlerindeki hükü­metleri, sultanları bunun için kafir saymamışlardı. Çünkü onlar şirk denen şeyi dinlerinin temeli ya­panları ve böyle yapmayıp sadece amelde şirke bula­şanları ayrıyorlardı.

2- Tekfirde aşırı gitmekle oluşan bir başka görüş: "kafire kafir demeyen kafirdir." Delil olarak İmam-ı Azam'm sözü veriliyor. İmam-ı Azam'ın eserinde [11] ta­lebesi sorar: "Bir kişi kafiri kafir olarak bilmem derse durumu ne olur." İmam-ı Azam'da "kendisi de kafir olur" cevabını verir. İmam-ı Azam'ın cevabı güzeldir ve hakikattir. Fakat dikkat edilirse talebesi "kafiri ka­fir olarak bilmem" derse diyor, yani bir insanın kafir olduğu her haliyle belli ise kafir olduğu zahiren görü­lüyorsa durum o zaman geçerlidir. Yine dikkat edilir­se "kafiri kafir olarak bilmem” ifadesi de ilginçtir. Yani bir insanın kafir olduğunu bildiği halde, ona yüzüne karşı "sen kafirsin, müşrik ve necissin" demek ayrı fa­kat onun böyle olduğunu bildiği halde ayrı bir üslup kullanmak da ayrıdır. Bu yöntem konusuyla ilgili ayet ve hadislerin sayısı çoktur. "Onlarla en güzel şekilde tartış..."[12]; "Ona yumuşak söz söyleyin.”[13] İmam-ı Azam'ın sözleri iyi anlaşılmalı­dır. Onun, "amelleri imandan ayrı sayması" Arap müşriklerindeki Allah inancını, müslümanlardaki Al­lah inancıyla eş görmemesi ilgi çeken tesbit ve görüş­leridir. İmam-ı Azam'ın görüşlerine bakılırsa Arap dö­nemi müşrikleriyle günümüz insanının Allah inançla­rı arasında uçurumlar vardır. Mesela İ. Azam Arap müşriklerinin temelde bizim inandığımız Allah inan­cına sahip olmadıklarını söyler. Yani Allah'a sağlam inanıp şirk koşma" durumundan daha ayrı bir durum­dur bu. Ve Arap cahiliyesinin kullandıkları "Allah ya­rattı, Allah yağdırdı vs..." sözlerininde müslümanlardan duydukları için alışageldikleri bir söylem olduğu­nu söyler İmam-ı azam.

İma'  Azam'ın "Beş Eser"inde bilinmesi gere­ken bir noktada şudur.

Talebesi El-Munkatıl sorar: "Darul Harpte bir in­sanı namaz kıldığı zaman görürsek ona nasıl hüküm veririz."

İmam-ı Azam "ona müslüman hükmü veririz" der.

Bu misali öğrendikleri zaman tekfirde aşırı gi­denler bu defa Daru'l Harbi tartışma konusu yap­maktadırlar. Hatta "dar" konusunda belli, kesin fi­kirlere sahip bulunmamaktadırlar. Yazdıklarına ve söylediklerine bakılırsa onlardan bazılarına göre toplum yapısı "cahiliyye" bazılarınca "Daru'1-Harp" bazılarınca "Daru'r Ridde" bazılarınca "Daru'ş-Şirk vs"dir. Haliyle tekfirde aşırı gidenler de kendi arala­rında görüş ayrılığına düşüyorlar.

3- Bir cemaate tabi olup fikirlerini kabul etmek doğrudur. Bu hakikat olmakla beraber tüm fertlerin her konuda aynı görüşleri paylaşması mümkün ol­mayabilir. Tekfir'de aşırı gidenler bunu kabul etme­diklerini, her fertlerinin aynı söyleme sahip olduğu­nu söylerler veya bunu zorunlu kılarlar. Bu konuda sadece Hucurat suresi'nin ayetlerini ve Peygamber (A.S)'ın Mekke müşriklerine haber gönderen Hatib B. Ebi Beltaa olayı konusu ile ilgili olayları hatırlat­mak yeterlidir. Elbette temel itikadi konularda mü­minler görüş ayrılığına düşemezler. Çünkü onların görüşlerinin üstünde "Allah ve Resülü'nün sözü var­dır. Yine bununla beraber temelden kopmamak şar­tıyla müminler arasında fikir ayrılıkları bulunabilir. Halifeler dönemindeki tartışmaları, Musa ile Harun (a.s) arasındaki tartışmayı mezhep imamları arasın­daki tartışmaları hatırlamak gerekir. Kısa bir örnek vermek gerekirse; namaz kılmayan ve bunda ısrar eden biri için bazı alimlerin "küfür" hükmünü ver­mesi İmam-ı Azam ve diğer bazılarınında bu hükmü vermemesi gibi.

4-  Kesilen etlerin yenmesi ve selam konusu -ço­ğunlukla- kişilerin topluma bakış açılarıyla ilgili bir konudur. Yani toplumun hepsini müşrik sayıp saymamayla ilgili bir konudur. Eğer toplumu müşrik-kafir sayarsanız o zaman tabiki kestiklerini yememeniz ve selam konusunu yeniden düşünmeniz gerekir. Fakat, toplumu (son devir ulemasının tav­rı gibi) cahiliyeye benzeyen toplum olarak kabul eder, karmaşık bir düşünce ortamı içinde kabul ederseniz o zaman et, selam vs. konular tartışılır ve ortaya değişik sonuçlar çıkar. Kesilen etlerin yenip yenmemesi ve bu konuyla ilgili -En'am, Bakara ve Ma'ide- surelerindeki ayetlerin tefsiriyle ilgili çok değişik fetvalar ve yaklaşımlar mevcuttur. İleride buna tekrar değineceğiz.

5- Günümüz toplumlarına mürted gözüyle bakıl­ması meselesi iyi tartışılmalıdır. Mürted önce müslüman olduğu halde inancını reddederek dinden çıkan kişidir. Mürtede yönelik uygulamalarla ilgili bilgiler alimlerimizin  kitaplarında mevcuttur. Günümüz toplumunda İslam'ı bilinçli bir şekilde reddeden mürtedler ve bunların kitleleri tabi ki vardır. Ancak tüm bireyleri mürted kabul etmek demek onların irtidat etmeden önceki hallerinin İslam olduğunu ka­bul etmek demektir. Şu halde günümüzün tüm bi­reylerine mürted dersek -o zaman- o bireylerin daha önceki halleri için "İslam idiler" hükmü vermiş ol­maz mıyız?

6- Tüm mezhep im...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tekfirde genelleme
« Posted on: 28 Mart 2024, 21:33:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tekfirde genelleme rüya tabiri,Tekfirde genelleme mekke canlı, Tekfirde genelleme kabe canlı yayın, Tekfirde genelleme Üç boyutlu kuran oku Tekfirde genelleme kuran ı kerim, Tekfirde genelleme peygamber kıssaları,Tekfirde genelleme ilitam ders soruları, Tekfirde genellemeönlisans arapça,
Logged
23 Mayıs 2021, 11:20:24
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #1 : 23 Mayıs 2021, 11:20:24 »

Esselamü aleyküm. Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Mayıs 2021, 22:23:24
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 24 Mayıs 2021, 22:23:24 »

Esselamu aleyküm.rabbim razı olsun paylaşım dan kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

25 Mayıs 2021, 11:39:15
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #3 : 25 Mayıs 2021, 11:39:15 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri ilim öğrenen kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes