> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Tekfir Meselesi > Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler  (Okunma Sayısı 3071 defa)
27 Ekim 2010, 15:37:13
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 27 Ekim 2010, 15:37:13 »



Tekfir Konusuyla İlgili Bazı Görüşler Ve Bu Görüşlerin Değerlendirilmesi


Tekfir konusuna geçmeden önce bu konuda aşırı görüşlere sahip insanların belli başlı iddi­alarını sıralamak istiyoruz. Tekfirde aşırı gi­denlere göre:

1- Toplumların hepsi kafir ve müşriktir (özellikle bugünkü toplumlar).

2- Toplumlara müşrik demeyenler de müşriktir.

3- Kendi fikirlerini kabul etse bile onlara biat et­meyenler de müşriktir.

4- Günümüz toplumlarında et yenmez, selam ve­rilip alınmaz.

5- Günümüz toplumlarına mürted gözüyle de ba­kılabilir.

6- Tüm mezhep imamları -güya- onların görüşle­rinin aksini söylememişlerdir. Keza Seyyid Kutub Mevdudî, E. Hamdi Yazır gibi alimler de onların fi­kirlerini savunmuşlardır. Onlar tarafından ortaya atılan diğer görüşlere de ileride değineceğiz.

Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla

Şimdi yukarıdaki meseleleri bir bir ele alalım:

1- Herhangi bir konuda fetva sahibi olmak, hü­küm ve fikir belirtmek öncelikle alimlerin işidir. Yani avamdan bir müslüman da pekala Kur'an'ı, sünneti uğraş vererek anlayabilir ama takdir edilmeli ki bu uğraşı öncelikle halleden kişiler alimlerdir. Dolayı­sıyla önce alimlere danışılmalıdır. Çağımızda tevhid ehli müslümanlarının güvenilir bulduğu alimler de bellidir. Bunlar: Seyyid Kutub, Mevdudî, A. Udeh, M. Bakır, M. Kutub, Mutahhari, E. Hamdî, Y. El-Kardavî, Said Havva... Tabi günümüz-çağımız alimleri ola­rak bunları saydık. Bu alim ve araştırmacılarımız da kitaplarından anladığımız kadarıyla, çağımızda için­de yaşadıkları toplumların tüm fertlerine müşrik ola­rak bakmamış ve müşrik muamelesi yapmamışlar­dır. Bu alimlerimizin görüşleri nakle de akla da uy­gun olduğu için kabul edilmelidir. Gerçi her insan ha­ta yapabilir ancak itikadi konularda yukarıda adı ge­çen alimlerin çok hassas davrandıklarına içtenlikle inanıyoruz. Bununla beraber bir insan: "Hayır bu alimlerin dediklerine katılmıyorum, benim fikirlerim daha doğrudur ve bana kendi fikirlerim yeter" diyor­sa o zaman o kişinin dinde ne derece ilim ve anlayış sahibi olduğuna bakmak gerekir. Ayrıca yukarıdaki alimlerden -varsayalım ki- birkaçını bir kenara bı­raktık, peki diğer kalan alimlere ne yapacağız. Tüm alimleri silip atarsak geriye kim ve ne kalacaktır? Mevzuya dönecek olursak, bir kişi "toplumlara bakış açısı meselesinde" kendisi Kur’an alimi değilse alim­lere tabi olması gerekmektedir. Gelelim alimlerin gö­rüşlerine: Seyyid Kutub eserlerinin çoğunda ve özel­likle Fîzılali'l-Kur'an'da günümüz insanını lügat an­lamıyla müşrikler gibi görse de ıstılahı anlamda müşrik görmemektedir. Örneğin "İslam Kapitalizm Çatış­ması" adlı eserinde[2], (günümüzde) halkında müslümanların yaşadığı toplumları İslam ümmeti olarak anmaktadır. Yine yukarıda adı geçen eserinde yaşa­dığı toplumu -Mısır toplumunu- büyük çoğunluğu müslüman olan bir ülke olarak tanımlamaktadır. Pe­ki, Seyyid Kutub, bazı eserlerinde[3] günümüz toplum­larını tamamen kafir saymamasına rağmen neden "Fîzılaül-Kur'an"da ve "Yoldaki işaretler"de günümüz toplumlarına yine neden kelime anlamıyla müşrik olarak bakmaktadır. Aslında burada anlaşılmayan veya çarpıtılan şudur. Bir kelimenin -lügat- anlamı ayrıdır, ıstılahı anlamı ayrıdır. Istılahî anlam bir ke­limenin Kur'an ve Sünnette sosyal hayatta çerçevesi­ni bulan anlamıdır. Örneğin Yunus (a.s)'ın dilinden söyletilen "muhakkak ben zalimlerden oldum" aye­tinde zulüm lügat anlamıyla kullanılmıştır. Oysa yi­ne başka bir ayete göre "Zalimler, Allah'ın hükümle­riyle hükmetmeyenlerdir."[4] Bu iki ayet arasında asla çelişki yoktur. İlk ayette zulüm lügat anlamıyla, ame­lî anlamıyla kullanılmış ikinci ayette ise itikadı anlamıyla-istilahî anlamıyla kullanılmıştır. Kelimelerin ve özellikle Kur'anî kelimelerin lügat ve istilah an­lamları ile kelimelerin itikadî ve ameli anlamlarıyla ilgili olarak Yusuf El-Kardavi’nin, İbn-i Hacer Askalani’nin eserlerine bakılabilir ki bu eserlerden ileride bahsedeceğiz.

Seyyid Kutub'a tekrar dönelim. Çağımızda dünya toplumuna göre sayısı fazla olmayan muvahhid nes­lin medar-ı iftiharı olan bu şehidimiz “İslam Düşün­cesi I" adlı eserinde, "İstikbal İslam'ındır" adlı ese­rinde, Fizılal'in 16. cildinde İhlas Suresi tefsirinde yaşadığımız toplumları da önceki toplumları ve dev­letleri de hiç de kafir saymamaktadır. Yani, geçmişte ve günümüzde halkında müslümanların yaşadığı toplumlara müşrik olarak bakmamaktadır.

Sonuç olarak Seyyid Kutub'un kullandığı cahiliye kavramı da müşrik kavramı da insanlığın ve toplu­mun genel yapılanması hakkında kullanılmıştır. Ya­ni S. Kutub toplumu tüzel bir kişilik olarak kabul et­miştir. Eğer böyle kabul etmese mahkemede yargı­landığı günlerde son sözlerinde şunları söyler miydi?: "Biz insanları tekfir etmiyoruz. Bu çarpıtılmış bir na­kil... Biz diyoruz ki insanlar inanç sisteminin hakika­tini bilmemeleri, onun gerçekten ne demek olduğunu kavrayamamış olmaları ve İslamî yaşantıdan uzak bulunmaları bakımından, cahiliye toplumunu andı­rır bir hale gelmiştir..."[5] Cahiliye kelimesi de nasslarda -Kur'an ve Sünnette- "mutlak küfür" anlamın­da değildir. Yani bu kelime her zaman kafirleri nite­lemez. Bu konuyla ilgili ayet, hadis ve alimlerin gö­rüşleri hiç de az değildir. Daha geniş bilgi için İ. Kay­yım el-Cezvî, "Namazın Hükmü-İmanın ve Küfrün Mahiyeti" adlı eserinden ileride bahsedeceğiz.

Gelelim İbn-i Teymiyye ve diğer müçtehid imam­ların toplumlar hakkındaki görüşlerine: İ.Teymiyye, Türkçe adıyla Külliyat denilen eserinin üçüncü cil­dinde tekfir konusunda görüşlerini izah ediyor. Tey­miyye eserlerinden anladığımız kadarıyla yaşadığı zamanda tasavvufçulardan, kelamcı ve felsefeciler­den açık şirkini-hatasını ve küfrünü gördüğü kişile­ri tekfir etmiştir. Yoksa tasavvufun ilk şekillerine veya hepsine de karşı çıkmamıştır. İ. Teymiyye bu ko­nularda çok makuldür ve Selef metoduna bağlıdır. Teymiyye'ye göre insanları tekfir etmek ayrı bir şey­dir ve "kim şunları yaparsa kafir olur" demek de ay­rı bir şeydir. Yine İbn-i Teymiyye insanların kendile­rine doğru bilgiler ulaşmadığı sürece veya bu bilgiler ulaştığı halde hükmünü iyi anlamadıkları sürece bu insanları da tekfir edilmemesi gerektiğini söyler. Kur'an-ı Kerim'de onlarca ayette "bilmemenin mazaret olmadığına dair" bilgiler vardır. Peki İbn-i Tey­miyye bu ayetleri bilmiyor mu? Şüphesiz Teymiyye gibi muvahhid bir alim bu ayetleri okumuştur. O halde anlaşılması gereken şudur. İbn-i Teymiyye de insanların kalû belada söz verdiklerini, elçilerle mu­hatap olduklarını, Allah'ın kendilerine akıl verdiğini biliyor; fakat onun söylemek istediği şu olmalı: İn­sanlar bazı seri hükümleri ve esasları iyi anlayama­mış olabilirler. Ya da unutmuş olabilirler, Bu da gayet makul bir durumdur. [6]

İbn-i Teymiyye'nin cezaevine atılmasının sebebi de yaşadığı toplumu-devleti kafir sayması değildir. O, müteşabih ayetler konusunda diğerleriyle anlaşa­madığı için bir komployla hapse atılmıştır. Onun Muhiddin-i Arabi'yi tekfir ettiği ise doğrudur. M. Arabî konusunda Teymiyye gibi düşünen alimlerin sayısı da az değildir. İ. Teymiyye buna rağmen Külliyat'ta bazı tasavvufçuları hayırla anmakta (Cüneyd-i Bağdadi'yi, A. Geylani’yi, Selçuklu Sultanı Mahmut Sebüktekin'i de) açıkça övmektedir. Onun zindana atı­lış sebeplerinden biriside "Hameviye" adlı fetvadan dolayıdır. Bu konuda Mısır kadısıyla görüş ayrılığına düşmüştür. Yine Teymiyye'nin yaşadığı toplumla be­raber Moğollara karşı savaşa gittiği de bilinmekte­dir. Yine İbn-i Teymiyye yaşadığı toplumu da "müslüman ümmet" olarak anmaktadır. Peki, İ. Teymiy­ye'nin yaşadığı toplumun özellikleri neydi? Teymiy­ye'nin yaşadığı toplum, hilafetle idare edildiği iddia edilen bir saltanat rejimiydi. İslam'ın hükümlerin­den birçoğu uygulanmıyor ve açıkça sultanlar tara­fından Kur'an ve peygambere de karşı çıkılıyordu.

Abdulkadir Udeh adlı alimin de "İhvan-ı Müslimin" cemaati mensubu olduğunu biliyoruz. İhvan Cemaatinin de "Tekfir Cemaatinin" görüşlerine kar­şı olduğu herkesçe malumdur.

Ayrıca İslam inkılabı yapılan coğrafi bölgelerdeki alimlerin de Mısır kökenli Tekfir Grubunun görüşle­rini savunmadıklarını bilmekteyiz. Keza Yusuf El-Kardavî tekfirde aşırı gidenlerle ilgili özel eserler kaleme almıştır. El-Kardavî, toplumları genel olarak cahil görmekte, tebliğe muhtaç görmekte ama herke­si kafir saymamaktadır. Herkesi kafir saymayı hari­cî metodu olarak adlandırmaktadır.

Elmalılı Hamdî Yazır'ın da görüşleri bellidir. Ör­neğin "Hak Dini" adlı tefsirinde [7] günümüz toplumunda kesilelerin yenilebileceği fetvasını verir. Ve Mevdudî, büyük düşünür ve muvahhid, öncü alimle­rimizden olan bu şahıs çeşitli eserlerinde günümüz toplumlarını tekfir etmediğini, müşrik muamelesi yapamayacağını ve bu konuyla ilgili, Kur'an'da sayı­sız araştırma yaptığını söylüyor. [8]

Çağımızın tanınmış düşünürü ve alimi Muhammed Kutub da eserlerinde, kardeşi Şehid Seyyid gibi toplumları dışlamakta, tenkid etmekte, İslam'dan uzaklaşmış saymaktadır. Fakat asla herkesi kafir saymamaktadır. Son eserlerinden olan "Kavramlar" adlı kitabında herkese kafir demediğini açıkça beyan etmektedir. [9]

Bu satırların sahibini Kur'an'ın ve Sünnetin gö­rüşleri ve bunların gölgesinin altında barınan alim­lerin görüşleri bağlar. Yukarıdaki açıklamalara ba­karak günümüzde yaşayan herkesi müslüman say­dığımız da zannedilmemelidir. Bilinmesi gereken başka bir durum da şudur: Tekfir konusundaki gö­rüşlere kaynaklık eden bazı yazarların ilmi konumu da İslam ülkelerinde tartışılmaktadır. Tekfir konu­sunda aşırı giden kesimlerin ayet ve hadisleri sis­temli bir şekilde ele almadıklarına ve alimlerin ki­taplarından da istedikleri görüşleri istedikleri gibi ele alıp yorumladıkları iyi bir incelemeden sonra an­laşılabilir. Yoksa insanların bol sayıda ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler
« Posted on: 29 Mart 2024, 18:15:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler rüya tabiri,Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler mekke canlı, Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler kabe canlı yayın, Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler Üç boyutlu kuran oku Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler kuran ı kerim, Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler peygamber kıssaları,Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşler ilitam ders soruları, Tekfir konusuyla ilgili bazı görüşlerönlisans arapça,
Logged
09 Nisan 2016, 04:06:10
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 09 Nisan 2016, 04:06:10 »

Esselamu aleykum.Yasamina rehber oalrak kur ani kerimi ve sunnetleri alan ve helal dairede yasayip yanlisa dusmeyen ve rabbimin rizasini kazanan kullardan olalim inşallah.Rabbim razi olsun bilgiler den kardesim....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Nisan 2016, 06:55:18
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #2 : 09 Nisan 2016, 06:55:18 »

  Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Mevlam bizleri Kur'an'ı Kerîmi kendine rehber edinen ve hakkıyla öğrenip hayatına nakşedebilen kullarından olabilmeyi nasip etsin inşaAllah. Amin
 Paylaşım için Allah Razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes