> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Tekfir Meselesi > Müslümanlığı bozan şeyler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Müslümanlığı bozan şeyler  (Okunma Sayısı 3481 defa)
27 Ekim 2010, 15:18:21
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 27 Ekim 2010, 15:18:21 »



Müslümanlığı Bozan Şeyler


Üçüncü kaide; insan, şehadet kelimesini getire­rek İslama girdikten sonra, müslümanlığının gereği olarak İslamın hükümlerine boyun eğmek mecburi­yetindedir. Bu boyun eğiş, İslamın adil ve kutsal bir din olduğuna, ona karşı boyun büküp teslim olmanın gerektiğine, şartlarına göre amel etmenin zorunlu oluşuna iman etmeyi icab ettirir. Yani bir insan müslüman olduktan sonra, kitap ve sünnetin sarih naslarına göre hareket etmekle yükümlü olur.

Bu hükümleri kabul edip etmeme, benimseyip benimsememe hürriyetine sahip değildir. O rıza gös­teren her müslümanın yaptığı gibi İslamın hükümle­rine boyun eğer, helali helal bilir haramı haram. Kendisine gerekli olan hükümlerin vacip, bazı hü­kümlerin de müstehap kılındığına inanarak dinini yaşar.

Allah Teala şöyle buyurmaktadır.

"Allah ve Resulü bir şeye hükmettiği zaman, ina­nan erkek ve kadına artık işlerinde başka yolu seç­mek yaraşmaz."[43]

"Aralarında hüküm verilmek üzere Allah'a ve peygambere çağrıldıkları vakit; 'işittik, itaat ettik' demek, ancak mü'minlerin sözüdür." [44]

"Hayır; Rabb'ine and olsun ki, aralarında çekiş­tikleri şeylerde seni hakem tayin edip, sonra senin verdiğin hükmü içlerinde bir sıkıntı duymadan ta­mamen kabul etmedikçe inanmış olmazlar." [45]

Mühim olan şunu bilmektir; İslam'ın; farzlar, ha­ramlar ve cezalarla ilgili hükümleriyle bunların dı­şında kalan şeriat hükümleri, kati ve kesin şekliyle belirlenmiş hükümlerdir. Bu hükümlerde herhangi bir şüphe duyulması söz konusu değildir. Hepsi Al­lah'ın dininden ve koyduğu şeriatinin çerçevesindedirler. İslam alimleri bu hükümleri fıkıh diliyle şu şekilde izah etmişlerdir; "İslam'da bilinmesi zaruri olan şeyler."

İslamın hükümlerini, avam da, havas da böyle bi­liyor. Varlıklarını isbatlamak için deliller getirmeye veya tartışmalar düzenlemeye gerek yok. Bu konu­da; namaz ve zekat gibi İslam'ın şartlarından olan farz ibadetleri, adam öldürmek, zina etmek, faiz ye­mek ve şarap içmek gibi büyük günahları, son olarak da evlilik, boşanma, miras, hadler ve kısas vb. kati hükümleri misal olarak verebiliriz.

Zaruret-i diniyyeden olan hükümleri inkar eden­ler ya da onları hafife alıp alay edenler kesinlikle ka­fir olurlar. Onlara mürted damgası vurulur. Bu hü­kümler açık ayetlerle ve sarih hadislerle tesbit edil­miş ve bildirilmiş hükümlerdir. Çeşitli asırlarda ya­şayan İslam uleması bu hükümler üzerinde icma et­mişlerdir. Kim bunlardan birini yalanlarsa Kur'an ve Sünnet'i yalanlamış demektir. Bu da küfürdür.

Bunlardan ancak İslamla yeni tanışıp da İslamın hükümlerinin neler olduğunu bilmeyen, İslamın kaynaklarından uzakta bir yerde yaşamış olanlar, is­tisna tutulabilirler. Onlar zarureti diniyyeden birini inkar ettiklerinde durumları kendileri için bir maze­ret teşkil edebilir. Ama bu Allah'ın dinini öğreninceye kadar geçerlidir, öğrendikten sonra da diğer müslümanlar için geçerli olan hükümler bu tür kimseler için de geçerli olur. [46]

 

Büyük Günahlar İmanı Zedeler Ama Kökünden Kazımaz.
 

Dördüncü Kaide; büyük günah işleyen kişi, on­lardan tevbe etmezse ve yapmakta da ısrar etse bu, onun imanını zedeler ve var olan imanının da yavaş yavaş eksilmesine yol açar. Ancak imanı kökünden kazımaz. Tamamıyla dinden çıkmasına yol açmaz. Buna delil olarak şunları gösterebiliriz.

1- Büyük günahlar, imanı kökünden kazımış ol­saydı,  günahı  işleyenler  mutlak kafir  olurlardı. Ma'siyet ve dinden dönme tek bir şey olurdu. Asi olan da mürted olur ve ona, mürtede uygulanan ceza­lar uygulanırdı. O zaman da zina, hırsızlık, yol kesicilik, içki içmek ve haksız yere adam öldürmek gibi cezaların İslami hükümlerde ayrı ayrı belirtilmesine gerek kalmazdı. Oysa bunların hepsi de naslarla ve icma ile farz olan hükümlerdir.

2- Kur'an-ı Kerim, Kasas suresinde katil aleyhine ve öldürülenin lehine olacak hükümler koymuştur.

"Ey iman edenler! (Kasten) öldürülmüşler için kı­sas size farz kılındı. Hür ile hür, köle ile köle, kadın ile kadın kısas olunur, öldürülmüş olanın kardeşle­rinden katilin lehine olarak bir şey bağışlanırsa da kısas düşürülse, ölünün velisi, hakkından ziyade ol­mayarak diyet almalıdır."[47]

3- Kur'an-ı Kerim, birbiriyle savaşan iki gruptan her ikisinin de mü'min olmakta devam edeceklerini bildiriyor.

"Eğer mü'minlerden iki topluluk birbirleriyle sa­vaşırlarsa aralarını düzeltiniz; eğer biri diğeri üzeri­ne saldırırsa, saldıranlarla Allah'ın buyruğuna dön­melerine kadar savaşınız; eğer dönerlerse aralarını adaletle bulunuz, adil davranınız, şüphesiz Allah adil davrananları sever. Şüphesiz mü'minler birbiri ile kardeştirler; öyleyse dargın olan kardeşlerinizin arasını düzeltin; Allah'tan sakının ki size acısın." [48]

Ayet aralarında savaşmalarıyla birlikte dini kar­deşliklerin ve imanın onlar için geçerliliğini koru­muş olduğunu vurgulamaktadır. Sahih bir hadiste Peygamber (s.a.v) de şöyle buyuruyor: "Benden son­ra birbirlerinizi vuran kafirler olmayın." [49]

"İki müslüman birbirlerine kılıç çekerek karşı karşıya geldiklerinde ölen de öldürülen de cehen­nemdedir."

Buhari, günah işleyen kimsenin kafir olmayaca­ğını bu hadislerden hareketle savunmuştur. Çünkü Peygamber (s.a.v) onları her ne kadar cehennem ate­şiyle korkutmuşsa da aynı zamanda müslüman ol­duklarını da söylemiştir.

Tabi ki hadiste geçen savaşmadan maksat, caiz görülebilecek şer'i bir gerekçenin olmaması dahilin­de yapılan savaşmadır.

4- Hatip b. Ebu Belta, bugünkü deyimiyle vatan hainliği denebilecek büyük bir günah işlemişti. Pey­gamber (s.a.v)'in haberlerini ve askerlerinin hareka­tını, Peygamberimizce gizli tutulması için son derece titiz davranılmasına rağmen Mekke'nin fethinden az bir zaman önce Kureyş'e ulaştırmak, bildirmek iste­mişti. Hz. Ömer (r.a); "Ey Allah'ın Resulü! Bu adam münafıklık etmiştir. Bırakın da boynunu vurayım." demişti. Peygamber (s.a.v), Bedir savaşına katılmış olması  nedeniyle  öldürülmesine  razı  olmamış  ve yaptığı bu işi, kendisini dinden çıkarıcı bir iş olarak değerlendirmemişti. Peygamber (s.a.v)'in bu yargısı­nı teyid mahiyetinde şu ayetler nazil olmuştu.

"Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düş­manınız olanları dost edinmeyin. Onlar, size gelen gerçeği inkar etmişken, onlara sevgi gösteriyorsu­nuz; oysa onlar, Rabbiniz olan Allah'a inandığınız­dan ötürü sizi ve Peygamberi yurdunuzdan çıkarı­yor. Eğer sizler çıkmışsanız onlara nasıl sevgi göste­rirsiniz? Ben, sizin gizlediğinizi de, açığa vurduğunu­zu da bilirim. İçinizden onlara sevgi gösteren kimse, şüphesiz doğru yoldan sapmıştır."

Allah Teala bu ayette, konuştuğu kimselere mü'min unvanını kullanarak hitap ediyor. Ve kendi düşmanlarıyla onların düşmanlarını bir görüyor. Bu­na rağmen siz onlara sevgi besliyorsunuz.

5- Mü'minlerin annesi Hz. Aişe (r.a)'ye atılan ifti­ra konusunda indirilen ayetler de bu kabildendir. İf­tira atanlardan biri de, Bedir savaşına katılmış Musattah b. Usase'dir. Hz. Ebubekir ona bir daha mali destekte bulunmamaya yemin etmişti. Allah Teala konuyla alakalı olarak şu ayetleri indirdi.

"İçinizde lütuf ve servet sahibi olanlar, yakınları­na, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere, ver­memek için yemin etmesinler, affetsinler, geçsinler. Allah'ın sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız? Allah bağışlayandır, merhametli olandır." [50]

Şöyle denilebilir; Musattah ve diğer iftira edenler tevbe etmiştir. Ancak Allah Teala İbn Teymiyye'nin de dediği gibi, kendilerine iyilik edilip affedilmeleri için tevbe edilmesini şart koşmamıştır.

6- Ebu Hureyre tarafından rivayet edilen ve Bu­hari'de geçen bir rivayete göre sahabilerden biri de­vamlı içki içerdi. Peygamber (s.a.v) de içki uygula­masını emretmişti. Bazıları ağızlarında şöyle birşeyler gevelemeye başlamışlar: "Allah seni rezil rusvay etsin." Peygamber (s.a.v) de:

"Böyle söylemeyin. Ona karşı şeytana yardım etmeyin." Buhari'de geçen bir başka rivayet şöyledir.

"Kardeşinize karşı şeytana yardım etmeyin." Ebu Davut'un süneninde bu ko­nuyla alakalı olarak bir fazlalık vardır. Peygamber (s.a.v) orada bulunanlara şöyle demiştir;

“Bilakis de­yin ki; Allah'ım onu bağışla ona merhamet et."

İşte bu, kötülüklerin başı olan içkiyi içen bir kim­seye karşı gösterilen Muhammedi bir tavır ve müsa­maha ölçüsüdür. Peygamber (s.a.v) içkiyi içene ceza­sının uygulanmasına razı ama ona la'net edilmesine ve Allah'ın rahmetinden uzaklaştırılmasına asla ra­zı değil. Aksine müslümanlar arasında onu da kar­deş olarak görüyor. Böylece açıkça horlayıp sövmele­rini şeytanın içeri girmesi için kalbinde gedik açmalarını yasaklamıştı. Dolayısıyla bu haldeki bir kim­seye mağfiret ve rahmet duası yapılmasını, onun kardeş ve dost olarak görülmesini, hidayetine çalış­masını emrediyor. Böylece belki kendini düzeltir de aşırılıklarından vazgeçer.

7- Yine Buhari'de Ömer b. Hattab'tan rivayet edi­len bir hadis şu şekildedir. "Peygamber (s.a.v) dev­rinde adı Abdullah olduğu halde "Eşek" diye çağrılan bir adam vardı. İçki içtiğinden Peygamber (s.a.v) ona had cezası tatbik edilmesini emretmişti. Onun kav­minden bazıları; Allah'ım ona la'net et! Ne kadar da çok içiyor, demişlerdi. Bunlara cevaben Peygamber (s.a.v) de şöyle karşılık verdi: “Lanet etmeyin. Allah'a yemin olsun onun Allah ve Resulünü sevmediğini bilmiyorum.” Bazı rivayetlerde de şöyle geçmektedidir; "Onun Allah ve Resulünü sevdiğini biliyorum" bazılarında ise; "Bildiğim tek şey var ki; o, Allah ve Resulünü seviyor."

İbn Hacer "Fethu'l Bari" adlı eserinde, İbn Abdilber...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Müslümanlığı bozan şeyler
« Posted on: 19 Nisan 2024, 06:57:46 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Müslümanlığı bozan şeyler rüya tabiri,Müslümanlığı bozan şeyler mekke canlı, Müslümanlığı bozan şeyler kabe canlı yayın, Müslümanlığı bozan şeyler Üç boyutlu kuran oku Müslümanlığı bozan şeyler kuran ı kerim, Müslümanlığı bozan şeyler peygamber kıssaları,Müslümanlığı bozan şeyler ilitam ders soruları, Müslümanlığı bozan şeylerönlisans arapça,
Logged
16 Şubat 2014, 23:41:25
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 16 Şubat 2014, 23:41:25 »

Allah'ı ve peygamberini inkâr etmediğin sürece,dinden çıkmadığın,münafıklık yapmadığın surece Rabbim af eder inşallah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Mayıs 2021, 01:16:13
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.956


« Yanıtla #2 : 22 Mayıs 2021, 01:16:13 »

Esselamü aleyküm. Rabb'im bizleri razı olmadığı her türlü kötü hallerden uzak duranlardan eylesin inşaAllah


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Mayıs 2021, 15:39:57
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #3 : 24 Mayıs 2021, 15:39:57 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizlerin imanını sabit ve makbul eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes