> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Tekfir Meselesi > İman ve küfrün mahiyeti
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İman ve küfrün mahiyeti  (Okunma Sayısı 3402 defa)
27 Ekim 2010, 14:51:13
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 27 Ekim 2010, 14:51:13 »



ÎMAN VE KÜFRÜN MAHİYETİ


Küfür ile iman biribirlerine karşıt olan iki şeydir. Birisinin yok olması diğerinin varolması demektir.

Asıl imanın çeşitli şubeleri bulunmaktadır. Her şubesine de iman denilmektedir. Namaz ve oruç da imandan sayılır. Batıni amellerden olan haya, tevek­kül, Allah'tan korkma ve ona yönelmek de imandan­dır. Bu saydıklarımız ve daha niceleri imanın bir şubesidirler. Bu şubeler "yolda bulunan eziyet verici bir şeyi yoldan kaldırmak'la son bulur. Bunun yap­mak da imanın şubelerinden bir şubedir. Bu şubele­rin içerisinde imanın yok olmasıyla ilgili şubeler vardır. Örneğin şehadet şubesi gibi. (Tevhid kelimesini terketmek) ve aynı zamanda terkedilmesiyle beraber (de) imanın var olmasını gerektiren şubeler vardır. Örneğin yolda eziyet veren bir şeyi kaldırmamakla. Bu iki şube, yani (en yüksek şube olan şehadet ve en son olan eziyet veren şeyi kaldırmak) arasında birbi­rinden ayrı ve büyük şubeler bulunmaktadır. Bunla­rın bir kısmı şehadet şubesiyle ilgilidir ve ona daha da yakındır. Bu şubelerden bir kısmı da yolda eziyet veren bir şeyi kaldırmakla ilgilidir ve ona daha da yakındır.

İmanda olduğu gibi küfür de şubelere sahiptir. Nasıl ki imanın şubeleri imansa, küfrün şubeleri de küfürdür. Haya iman şubelerinden bir şube ise hayasızlık da küfür şubelerinden bir şubedir. Doğruluk imanın kısımlarından ise yalan da küfrün kısımlarındandır. Nasıl ki namaz, zekat, hacc ve oruç imanın şubelerinden ise bunları terketmek de küfrün şubelerin­den bir şubedir.

Allah’ın indirdikleriyle hükmetmek imanın şube­lerindendir.

Allah’ın indirdikleriyle hüküm etmemek de küf­rün şubelerindendir.

İtaatin tümü imanın şubelerinden birisi olduğu gibi asiliğin tümü de küfrün şubelerindendir.

İmanın şubeleri iki kısma ayrılır.

1- Kavli (söz)

2- Fiili kısımdır.

Aynı zamanda küfrün şubeleri de:

1- Kavli (söz)

2- Fiili olmak üzere iki kısımdır, imanın kavli kıs­mının yok olmasıyla imanın yok olmasını gerektiren (vacip kılan) şubeleri vardır.

Aynı zamanda imanın fiili kısmının yok olmasıy­la da imanın yok olmasını vacip kılan (gerektiren) şubeler vardır.

Küfrün, kavli (söz) ve fiili (amel) kısımları da imanın kısımları gibidir. Yani sözlü olarak ve isteye­rek küfür kelimesini söylemek küfür şubelerinden bir şubedir. Aynı zamanda fiili olarak da küfrü ge­rektiren bir şey yapmak küfrün şubelerindendir. Me­sela puta tapma, Kur'an'la alay etme gibi.

Başka bir esas daha vardır, o da imanın hakika­tinin kavil (söz) ve amelden müteşekkil olmasıdır.

Kavli iman iki kısma ayrılır. Dilin kavli ki bu da İs­lam kelimesiyle konuşmaktır. Ameli iman da niyet ve ihlastır. İkinci kısımda uzuvların amelidir. Şayet bu dört nitelik bir kimsede yok olursa o kimsede imanın tamamı yok olur. Bu dört şey de şunlardır.

1- Kavli’l kalb

2- Kavli'lisan

3- Ameli'l kalb

4- Ameli'l-Cevarih.


Şayet kalbin tastiği yok olursa diğer parça­lar hiçbir fayda vermez. Çünkü kalbin tasdiği itika­dın olması için şarttır. Bu olduktan sonra faydalı bir iman olur. Sadık bir itikadla birlikle kalbin amelinin yok olma hali konusunda mürcie mezhebi ile ehl-i sünnet arasında olan bir savaş (mücadele) söz konu­sudur. Çünkü ehli sünnet kalbin amelinin yok olma­sı halinde tasdiğin hiçbir faydasının olmadığı ve imanın yok olduğu görüşünde toplanmışlardır.

Çünkü Resûlullah (s.a.v)'ı tasdik eden İblis, Firavun ve kavmi, Yahudiler, müşrikler ve onun risaletini tasdik edenlere tasdiklerinin hiçbir faydası olmamıştır, ki bu kimseler onun tasdiğini (O (yani Resûlullah) yalancı değildir. Fakat biz ona ne tabi oluruz ne de iman ederiz.) yapıyorlardı.

Az önce de belirttiğimiz gibi iman yalnızca tas­dikten ibaret bir şey değildir. Oysaki iman (aynı za­manda) bağlanma ve itaat için lazım olan şeyleri tas­dikten ibarettir.

Hidayet yalnızca Hakk'ı bilmekten ibaret değil­dir. Oysaki hidayet vacip olan bilinenlerle amel edil­mesi ve lazım olan şeylere tabi olunmasının bilinme­sidir.

Şayet ilk tarife hidayet denilirse bu tam bir hida­yet olmuş olmaz. Nasıl ki itikadın tasdiğine hidayet denmezse bu tasdik de iman için lazım olan tasdik değildir. Müslümanın bu esasları, iyi bilmesi gerekir. Başka bir esas daha vardır o da küfrün iki çeşit olmasıdır:

1- Ameli küfür,

2- İnkarı ve inadî küfür.


İnkari küfür Allah'u Te'ala tarafından Resule gönderilmiş olduğu bilinen bir şeyde, inkar ve inad edilmesidir.

Mesela Rabbin hükümlerini, fiillerini, sıfatlarını ve isimlerini inkar etmek gibi. Bu çeşit küfür bütün yönleriyle imana zıttır.

Fakat ‘ameli küfür ise imana zıd olan ve imana zıd olmayan küfür olarak ikiye ayrılır.

Amelî küfürden olup imana da zıd olan şeylerden bazılarını şöyle zikredebiliriz: Puta tapma, Kur'ân’la alay, peygamber öldürmek ve onu sövmek imanın zıddı olan amellerdir.

Allah'ın indirdikleriyle hükmetmemek, yine na­mazı terketmek kesin olarak 'ameli küfürden sayılır­lar. Allah ve Resulü buna küfür ismini verdikten sonra bunlardan küfür ismini kaldırmak mümkün de­ğildir. Allah'ın indirdikleriyle gelen hadislere dayanıldığında (da yine) namaz kılmayan bir kimse kafir­dir.

Fakat bu küfür şekli itikadı bir küfür olmayıp 'ameli bir küfürdür (yani insanı İslam dininden çı­karan mutlak anlamdaki küfür değildir.)

Allah'ın indirdikleriyle hüküm etmeyen birisi­ni Allah kafir olarak vasıflandırdıktan, ka­fir olarak isimlendirdikten sonra onlara bu ismi vermemek mümkün değildir. (Kesinlikle bu isim­le anılmalıdırlar).

Resûlullah (s.a.v) komşusunun kendisinden emin olmadığı kimseden, içki içen kimseden, zina ya­pan kimseden imam zaîl kılmıştır.

Bu kimselerden imanın izale kılınması bunların amel yönünden kafir olduklarını göstermektedir.

Yoksa (onların bu durumu) itikad ve inkar küfrü olarak gösterilmemiştir (yani bu ameller inkarî kü­für değildirler).

Ve nitekim de Resûlullah'ın (s.a.v) bir hadisinde şöyle buyuruyor:

"Bazılarınızı bazılarınızın boynunu vurup da ka­fir olarak bana dönmeyin."

İşte buradaki küfür ameli küfürdür. Başka bir hadiste ise; "Kim, kahini (falcıyı) doğrular ve kadına arkadan yaklaşırsa, o Muhammed'e küfretmiştir.", yani inkar etmiştir.

Diğer bir hadiste ise; "Şayet bir adam kardeşine "sen kafirsin" derse bu söz ikisinden birisini küfre götürür."

Başka bir hadiste; "Hile yapan bizden değildir." yine bir hadisinde;

"Kendi nefsi için istediğini kardeşi için istemeyen bizden değildir." buyurur.

Allahu Teala, Kur'an-ı Kerîmde kitabının bazılarıyla amel edeni mümin kitabın bazısını terkedeni de kafir olarak göstermiştir.

Şu ayet-i kerime bize ışık tutmaktadır.

"Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız!" diye sizden söz almıştık. Göz göre göre biribirinizi öldürüyorsunuz sizden bir grubu yurtlarından çıkarıyorsunuz, onla­ra karşı günah ve düşmanlık yapmakta birleşiyorsunuz. Onları, çıkarmak size yasaklanmışken (çıkarı­yorsunuz sonra da) esir olarak geldiklerinde fidyele­rini verip (kurtarıyor)sunuz. Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkar mı ediyorsunuz? Sizden bunu yapanın cezası dünya hayatında rezil olmaktan başka nedir? Kıyamet gününde de (onlar) azabın en şiddetlisine itilirler. Allah yaptıklarınızı bilmez değildir."[125]

Allahu Teala bu ayette kendilerine emretmiş ol­duğu ve uymalarını istemiş olduğu sözden bahset­mektedir. Bu söz alma onların bunu tasdik ettikleri­ne delalet etmektedir ki onlar biribirlerini öldürme­yeceklerini ve biribirlerini yurtlarından çıkarmaya­caklarına dair söz vermişlerdi Daha sonra Allah Te­ala onların bu emre karşı geldiklerini ve onlardan bazılarının bazılarını öldürdüğünü ve onları kendi yurtlarından çıkardıklarını haber vermektedir.

Bu, onların kitapta kendilerinin işledikleri kü­fürleridir Daha sonra aynı fırka (yani yurtlarından kendileri tarafından çıkarılmış kimseler) esir olarak geldiklerinde fidyelerini verip onları kurtarıyor. Bu da onların kitapta kendilerine haber verilen imanla­rıdır: Onlar söz verdikleri şeyleri yerine getirmekle mümin o söz verdiklerini terketmiş olduklarından dolayı kafirdirler.

Amelî imanın  karşıtı  ameli  küfürdür.  İtikadî imanın zıddı ise ıtikadi küfürdür.

Resûlullah (s.a.v) bu söylediğimiz şeyleri sahih olan hadisinde ilan etmektedir.

"Müslümana sövmek fasıklık onu öldürmek ise küfürdür."

Resûlullah bu hadiste sövmeyle öldürmeyi biribirinden ayırmıştır. İkisinden birisini (sövmeyi) fasıklık olarak nitelendirmiştir ki bununla da kafir ol­maz. Diğerini de (yani öldürmeyi) küfür olarak nite­lendirmiştir ki buradaki küfür ameli bir küfür olup itikadı bir küfür olmadığı malumdur ve bu küfür in­sanı İslam dairesinden bir bütün olarak çıkarmaz. Nasıl ki zina yapan, hırsızlık yapan ve içki içen biri­si İslam dairesinden çıkmıyorsa ve aynı zamanda iman ismiyle de isimlendirilemiyorsa bile bu işleri yapan İslam dairesinden çıkmaz.

Bu açıkladığımız şeyler İslam ve küfrün gerekle­rini ve kitabı bütün ümmetten daha iyi bilen sahabe­nin sözüdür. Bu meseleler ancak ve ancak onlardan alınır. Müteahhirinler (asrımıza yakın yaşayan alimler) sahabenin buradaki muradını anlamadıkları için iki kısma ayrıldılar.

Bunlardan bir kısmı büyük günahlarla insanları İslam dairesinden çıkardılar ve bunu yapanın ebedi olarak ateşte kalacağına hükmettiler.

İkinci kısım ise bu özellikte olan insanları mümin olarak değerlendirdiler. Birinci kısım Gulat (aşırı olanlar)dır. İkinci kısım ise hakikatt...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İman ve küfrün mahiyeti
« Posted on: 25 Nisan 2024, 16:12:31 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İman ve küfrün mahiyeti rüya tabiri,İman ve küfrün mahiyeti mekke canlı, İman ve küfrün mahiyeti kabe canlı yayın, İman ve küfrün mahiyeti Üç boyutlu kuran oku İman ve küfrün mahiyeti kuran ı kerim, İman ve küfrün mahiyeti peygamber kıssaları,İman ve küfrün mahiyeti ilitam ders soruları, İman ve küfrün mahiyetiönlisans arapça,
Logged
09 Nisan 2016, 04:03:39
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 09 Nisan 2016, 04:03:39 »

Esselamu aleykum.Allahin emir ve yasaklarina uyan ve imanin getirdigi tüm gerekleri yerine getiren ve kufre dusmekden gunah islemekdeb uzak kalan ve imanin hakikatlerine ulasan kullardan olalim inşallah.Rabbim razi olsun paylasimdan kardesim....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Nisan 2016, 07:04:08
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.958


« Yanıtla #2 : 09 Nisan 2016, 07:04:08 »

  Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Herşey kalpte bitiyor aslında, Eğer kalp doğru olursa kişide doğru olur. Fakat eğer kalp doğru olmaz ise kişide doğru olamaz.  Oyüzden öncelikle dinde samimiyetlik çok önemlidir. Kalbi herdaim temiz tutmalıyız buda ancak Allahı çokca zikredip ibadetlerimizi vaktinde ve hakkıyla yapmak ile mümkün olur.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Nisan 2016, 10:30:48
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #3 : 09 Nisan 2016, 10:30:48 »

Aynı zamanda zina eden, içki içen, hırsızlık ya­pan ve zorla insanın malını elinden alana mümin de­nilmez her ne kadar bunları yapan kişide iman bu­lunsa bile . Aynı zamanda bunları yapan kimseye ka­fir ismi de verilmez. Her ne kadar yaptıklarından küfür şubeleri olsa bile."

Sasirtti bu bilgi beni.Allah razi olsun.detayli bir paylasim olmus .Rabbim ilmimizi artttirsin insallah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Nisan 2016, 17:19:24
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #4 : 09 Nisan 2016, 17:19:24 »

Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah.  Rabbim bizlere küfrü değil imanı nasip eylesin. Rabbim paylaşım için razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes