> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Güncel Meseleler > Tasavvuf Üzerine > Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir?  (Okunma Sayısı 5677 defa)
10 Aralık 2007, 15:52:47
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 10 Aralık 2007, 15:52:47 »



 
      Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: "Eğer siz bilmiyorsanız, zikir ehlinden sorun." (Nahl;43)  Bazı insanlar, bir müridin mürşidine bazı meselelerini, kalbi hastalıklarını, hata ve günahlarını aktararak, bunların çareleri hakkında, ondan tavsiye almalarını, hıristiyanların               papazlarına giderek "günah çıkarma"larına benzeterek, büyük bir cehalet ve dalâlet ile tasavvuf ehline itiraz etmekte ve saldırmaktadırlar.

    Bu ayet-i kerimenin ışığında, bu iki konunun birbirinden ne kadar farklı olduğunu açıklamaya çalışacağız.Hıristiyanların kendi din adamları olan papazların yanına, hata ve günahlarının papaz tarafından affedilmesi niyeti ile gitmeleri ve günahlarını papaza anlattıkları zaman, papazın da "ben seni affettim" demesi düpedüz küfürdür. Günahları Allah-u            Zülcelal'den başka kim affedebilir ki?

     Oysa bir müridin, mürşidinin yanına gelip, manevi hastalıklarını, hata ve günahlarını aktardığı zaman, mürşidi ona bu hata ve günahlarından kurtulmanın çarelerini anlatıp tavsiyelerde bulunmaktadır. Tasavvuf ehlinin bu yapmış olduğuyla, hıristiyanların yapmış oldukları fiil arasında büyük bir fark vardır. Hıristiyanların yapmış olduğu bu işi, tasavvuf ehline denk tutmak, cehalet ve dalalettir, sapıklıktır.

    Cahil olan bir kimsenin, kendini manevi hastalıklardan, hata ve günahlardan nasıl izale edeceğini tasavvuf büyüklerinden, zikir ehlinden sorup öğrenmesinin, nasıl bir yanlış tarafı olabilir? Bunda bir hata, bir şüphe aramak çok büyük bir cehaletin eseridir.

    Bu cahil kimseler, bir müridin mürşidine bir daha günaha düşmemek, hatalardan kendini muhafaza etmek için  vermiş olduğu sözü, neden ashab-ı kiram Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e hırsızlık yapmamak, zina yapmamak, içki içmemek gibi konularda mutabaat yapmalarına benzetmiyorlar da, hıristiyanlara benzetiyorlar. Açıkça anlaşılacağı üzere, Bunların maksadı tasavvuf ehline dil uzatmaktır. Nasıl bir insan, birisine zehir verdiği zaman onu öldürürse, bunlar da bu fikirleri savunarak, İslam dinine ve mü'minlere zarar vermektedirler.

     Tasavvuf ehlinin durumunu, hatalarını mürşidine aktarmasına, sahabe-i kiramın hayatlarından bir örnek vermemiz yerinde olur. Sahabe-i kiramdan Hanzala radıyallahu anh şöyle buyurmuştur: "Bir gün Ebu Bekir radıyallahu anh ile karşılaştım. Bana: “Nasılsın?” diye sordu. Ben de: “Hanzala münafık oldu.” dedim. “Ne diyorsun?” diyerek çok şaşırdı.

     Dedim ki: "Biz Hz. Peygamber (S.A.V)'in yanında olduğumuz zaman, cenneti ve cehennemi sanki gözlerimizle görüyor gibi oluyoruz. Onun yanından ayrıldıktan sonra, evimiz-le, çocuklarımızla meşgul olduğumuzdan dolayı, o halleri yaşayamıyoruz.” 0 zaman Ebu Bekir radıyallahu anh, "Ben de öyleyim." dedi. Beraberce Hz. Peygamber (S.A.V) in yanına gittik. Ben dedim ki: "Ya Rasulallah! Hanzala münafık oldu." Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Neden öyle söylüyorsun?” buyurdu. Ben:
"Ya Rasulallah! Yanınızdayken cennet ve cehennemi görüyor gibi oluyoruz. Yanınızdan ayrılınca zevcelerimizle oynaşıyoruz ve işlerimizle uğraşıyoruz, çok unutuyoruz, bu hal bizden gidiyor." dedim. O zaman Peygamber Efendimiz (S.A.V); "Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki eğer benim yanımda olduğunuz gibi, evinizde de o şekilde olsanız, melekler sizinle, yollarınızda ve yataklarınızda musafaha ederler. Fakat ya Hanzala! Bir saat öyle, bir saat böyle diye üç defa tekrar etti."  (Buhari, İman:36, Müslim,Tevbe:12-13)

    Hz. Huzeyfe radıyallahu anh da şöyle rivayet etmiştir: "Ben çocuklarımın arasında, kaba dil kullanan ve sert konuşan bir insan olduğum için Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e: “Dilimin beni cehenneme koymasından korkuyorum.” dedim. Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurdu: "Hani tevbe ve istiğfarın? Ben günde yüz kere istiğfar ederim." (Müslim, Ebu Davud)

    Bu hadis-i şeriflerde de açıkça görülmektedir ki, sahabe-i kiram da Peygamber Efendimiz (S.A.V)'e hata ve günahlarını aktararak, bunlardan kurtulmanın çarelerini sormuşlardır.

    Böyle olduğu halde, günümüzde insanların Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in, hakiki varisleri olan mürşid-i kâmillere gelerek manevi hastalıklarının tedavisini öğrenmeleri, hata ve günahlarından kurtulmak  için çare aramaları nasıl yanlış olabilir? Yanlışlıktan da öte, küfür ehlinin yaptıklarıyla nasıl denk tutulabilir? Bunu dağda yaşayan cahil insanlar dahi söyleyemezken, siz nasıl böyle bir sapık düşüncenin içerisinde bulunabilir, imanınızı tehlikeye attığınız halde, doğruları savunduğunuzu iddia edebilirsiniz? Yoksa siz, Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in:"Müslümanı kötülemek ve sövmek fasıklık, savaşmak ise küfürdür." (Buhari, İman:36) emrini inkâr mı ediyorsunuz?
Birtakım insanlar, bir müridin kalbi hastalıklarını, hata ve günahlarını mürşidine aktarmasını, bunların çaresini öğrenmesini; başka bir kişinin hata ve günahlarını arkadaşlarına gülerek, lezzet alarak, hatta istihza (alay) ederek aktarmalarını birbirine eş tutmaktadırlar.

    Halbuki müridin bu hallerini mürşidine anlatması ve bunları izale etmenin çarelerini araması, yapmış olduğu hata ve günahlardan pişmanlık duymasındandır. Yukarıda zikrettiğimiz hadis-i şeriflerdeki sahabe-i kiramın yaptıklarından farklı bir şey değildir.

    Oysa bir kişinin arkadaşlarına kumar oynadığını, içki içtiğini, zina yaptığını aşikar olarak anlatması ve bundan bir lezzet duyması ve pişman olacağı yerde, hiçbir şey yapmamış gibi bu hata ve günahlarını alay ederek anlatmasının, tasavvuf ehlinin fiili ile hiçbir şekilde bağlantısı yoktur. Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur:
“...Bana kulluk et; beni anmak için namaz kıl.” (Taha:14)

    Allah-u Zulcelal'in: "Beni anmak için namaz kıl." buyurmasının hikmeti, namazı huzurlu olarak kılmaktır. Namaz için abdest almak, tekbir almak, fatiha okumak, rüku ve secde yapmak, namazın gözle görünen kısımlarıdır. Yani, şeriattır. İnsanın vücudu gibidir. Ancak, bu vücudu ayakta tutan bir de ruh vardır. Ruh olmadığı zaman sanki vücud da yok gibidir.

    İşte, namaz esnasında kalbin huzurlu olması da namazın ruhudur. Bu kalp huzuru olmadığı zaman, namaz da sanki hiç kılınmamış gibi olur. Bu da hakikattir. Şeriat ve hakikat aynı beden ve ruh gibi birbirinden ayrılmaz bütündür. Hatta bunların farklı şeyler olduğunu söylemek, ayrı tutmak zındıklıktır.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir?
« Posted on: 19 Mart 2024, 08:59:51 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? rüya tabiri,Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? mekke canlı, Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? kabe canlı yayın, Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? Üç boyutlu kuran oku Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? kuran ı kerim, Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? peygamber kıssaları,Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir? ilitam ders soruları, Salihle İstişare ve Günah Çıkarmak Arasındaki Fark Nedir?önlisans arapça,
Logged
08 Kasım 2012, 15:11:05
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« Yanıtla #1 : 08 Kasım 2012, 15:11:05 »

s.a.. ; elbette bizler salihlerle istişarenin bir çok yararini görmüşüzdür yalniz olarak ne şekilde nasil yapilacağini ya da uygulanacağinda kararsiz kaldiğimizda mübarek zatlarla istişare yerinde bir karardir..Konuda da verilen örneklerde gördüğümüz gibi sahabelerde kararsiz kaldiklarin da ya da sorulari olduğunda Peygamber Efendimiz'e s.a.v danişmişlardir..Hayirli ve güzel bir konu Rabbim c.c razi olsun..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Temmuz 2015, 13:00:18
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #2 : 09 Temmuz 2015, 13:00:18 »

Ve aleykumusselam ve rahmetullah; Efendimiz bir hadisi şeriflerinde de "İstişare eden yanılmaz" buyurarak bizi istişareye yönlendiriyor.
bilmediğimiz veya kararsız kladığımız konularda  salih kimselere danışmak en güzel çözüm bizim içinde.
bu yanlışa yönelmemize engel olacaktır inşallah.
Allah razı olsun hocam.güzel ve faydalı bir konu
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

16 Ağustos 2015, 22:32:29
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 16 Ağustos 2015, 22:32:29 »

Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim.Salih insanla konuşup sonrasın da Allah'dan mağfiret dilemek,af dilemek ve tövbe etmek ile Hristiyanların gidip günah çıkarmaları çok farklıdır.Birisi Rabbimin rızası dairesinde yapılır,diğeri tamamen delalet ile yapılır.Rabbim bizi af eylesin inşallah....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

27 Aralık 2018, 19:32:53
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.943


« Yanıtla #4 : 27 Aralık 2018, 19:32:53 »

Karasız kaldığımız konularda Salih kimselerle konuşmak hakkımızda hayırlı çözüm olur. Paylaşım için Allah razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes