๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Tarihül-İslam => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 10 Nisan 2011, 15:59:36



Konu Başlığı: Muhammed b. Ebi huzeyfe
Gönderen: Sümeyye üzerinde 10 Nisan 2011, 15:59:36
Muhammed B. Ebi Huzeyfe[949]


Nesebi: Muhammed b. Ebi Huzeyfe b. Utbe b. Rabîa b. Abıhı Şems Kureşî el-Abşemî. Künyesi Ebu'l-Kasım. Babası Ebu Huzeyfe İslam'a ilk giren ashabdandır. Habeşistan'a hicret etmiş ve bu oğlu Mııhamcmd orada doğmuştur.[950] Ebu Huzeyfe Yemame savaşında şehit oklu. Küçük kalan Muhammed Hz. Osman'ın bakımında büyüdü. Daha sonra kendisine valilik vermediğinden mi yoksa başka bir sebepten mi Hz. Osman'a öfkelendi ve Osman (r.a.)'a karşı düşmanlık edenlerin safına geçti. Mısır emiri Abdullah b. Sa'd b. Ebi Sarh, Hz. Osman'a elçi olaruk geldiğinde bu Muahmmed Mısır'da bulunuyordu. Abdullah'ın yoklu­ğunu fırsat bilip haksız yere Mısır'ı istila edip İbni Ebi Şerh'in yerine koyduğu vekil Ukbe b. Malik'i Mısır'dan çıkarttı. Hz. Osman'a olan biatini bozup Mısır idaresini ele geçirdi.

Kendisine sevmeyenleri "Kuryeş'in uğursuzu" derlerdi.[951]

Denildiğine göre: Muhammed b. Ebi Huzeyfe Hz. Ali ile beraberdi. Hz. Ali onu Mısır'a yollamış idi. Orada onu Hz. Osman'ın taraftarları Filistin'de öldürdü.[952] Bir rivayette de onun otuz altıncı yılda öldürüldüğü[953] söylenirken bir başka rivayette, daha sonra öldürüldü, deniyor. (Taberi 3/133, 134 ve Belazurî, Ensab 3/171 ve devamında Ebu Huzeyfe'nin ölümünü şöyle anlatırlar:

-Sıffeyn harbinden önce Cemel hadisesinden sonra Amr ile Muaviye anlaşınca Amr bu orduyla Mısır'a gitti. Oraya yaklaşınca kendisini Muhammed b. Ebi Huzeyfe ordu ile karşıladı. Amr onun yanındaki gücün azametini görünce "ayrıca bir görüşelim" diye haber saldı. Bir araya gelince Amr "Sen de biliyorsun ben bu Muaviye'ye biat ettim ve ona uydum. Oysa yaptığı bir sürü şeye razı değilim. Biliyorum ki Ali, Muaviye'den hem kıdem hem de insan olarak çok daha faziletli, halifeliğe daha layık. Sen bana bir randevu ver de ikimiz bir araya gelelim, ama ordu olmasın. Sen yanına harp aleti olmayan, sadece kılıcı olan yüz kişi ile yakınıma gel, ben de o kadar sayıyla geleyim." dedi. İkisi anlaştı ve El-Arîş'te buluşmak üzere bir vakit belirlediler. Muaviye b. Hudeyc'in yanına varınca durumu anlattı. Buluşma vakti gelince her biri yüz süvari ile hareket ettiler. Oysa Amr arkasına orduyu almış idi. El-Arîş'e gelince peşlerinden Amr'ın ordusu da çıka geldi. O zaman Muhammed aldatıldığını anlayıp derhal oradaki bir saraya girip siper aldı. Amr bu kere mancınık kurdurup oraları yıkarak Muhammed'i yakaladı ve onu Muaviye b. Ebi Süfyan'a yolladı. O da onu Şam'da hapsetti. Muaviye'nin hanımı Muhammed'in halası olduğu için ona hapiste baktı. Muaviye Sıffeyn'e gidince ona çelikten bir eğe yolladı. O da hapishane demirlerini keserek kaçtı. Sonra Filistin'deki Zîb dağındaki bir mağarada saklandı. Yerini gören bir Nafî haber verdi, ve onu yakaladılar. Muhammed ona "Allah aşkına yolumdan çekil de gideyim." diye yalvardı ise de Amr "Yolunda çekileyim de Ali'ye git, sonra da gelip Ali'yle beraber halayın ve amcayın oğlu Muaviye'yle savaşasın, öyle mi!" deyip öldürdü. Bir rivayette Muaviye'nin onu öldürmeyeceği korkusuyla öldürdü, der.)[954]

 

Ebu Katâde El-Ensarî (R.A.)[955]
 

Rasulullah (s.a.v.)'in meşhur süvarisi.[956] Çok kahraman bir süvari idi. Onun ölümüne dair hicri elli dört yılında da haber vardır. (T. Dımışk 67/153) Küfe alimleri ise "Ebu Katade Kûfe'de bu yıl öldüğünü ve Hz. Ali'nin cenazesini kıldığını." Söylerler.[957]

Gassan b. Er-Rabî "O hicri otuz sekizde öldü." der.[958]

 

Hicri Otuz Dokuzuncu Yıl Olayları
 

Bu yıl en-Nuheylâ denilen kampta toplanan Hz. Ali ordusu ile Harûra'da toplanan hariciler arsında savaş cereyan etti. Hz. Ali onlarla çarpışarak onların belini kırdı ve başlarını öldürdü. Eksik yaratılışlı Zu's-Sediyye ölü olarak kendisine getirilince Allah'a şükür secdesine kapandı. Haricilerin başları Zeyd b. Hısn et-Tâî ile Şüreyh b. Evfa el-Absî idi. Bunlar ordularının sağ ve sol kanat komutanları idi. Başkanları da Abdullah b. Vehb b. Es-Sebeî idi. Piyadelerinin komutanlığını da Hurkus b. Züheyr yapıyordu.[959]

 


[950] Tarihi Dımışk 52/268-269; İ. İshak 205; 1. Sa'd 3/84

[951] T. Dımışk52/276                                     

[952] T. Dımışk 52/271       

[953] Buhari, T. Sağir 1/81                                             

[954] İmam Zehebi, Tarihu’l-İslam, Cantaş Yayınları: 6/ 355-356

[955] Ebu Katade için bkz. İ. Sa'd 6/14; Halife, Tarih 99, 105, 201, 223; Fesevî 1/214; Halife, Tabakat 13; Futuhul-Buldan 117

[956] Müslim 1808; Müsned 4/52, 53; Taberani 7/22 no 3770; T. Sağir 2/151, 152, Buhari, T. Kebir 2/258

[957] İbni Ebi Şeybe 3/304; Hakim 3/480

[958] Ebu Katae (r.a.)'ın çok menkibesi vardır. Sanırım bunların çoğu Efendimizin Meğazisi ile ilgili kısımlarda geçtiği için Zehebi merhum buraya çok kısa alsa gerek

İmam Zehebi, Tarihu’l-İslam, Cantaş Yayınları: 6/ 356

[959] Zehebi neyi kast ediyor anlamadım. Zira bu söylediği hadise hicri otuz sekizinci yılda oldu ve orada anlatıldı. Belki de sonucu otuz dokuzuncu yılda olmuş olabilir.

 İmam Zehebi, Tarihu’l-İslam, Cantaş Yayınları: 6/ 357


Konu Başlığı: Ynt: Muhammed b. Ebi huzeyfe
Gönderen: Mehmed. üzerinde 11 Mart 2022, 15:27:21
Esselamü aleyküm Rabbim bizleri doğruların yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun