Konu Başlığı: Halidb. Velid r.a. Gönderen: Sümeyye üzerinde 13 Nisan 2011, 14:58:03 Halidb. Velid (R.A.)[769] Nesebi: Halid b. Velid b. El-Muğira b. Abdullah b. Ömer b. Mah'zum el-Kuraşî olup künyesi Ebu Süleyman'dır. Lakabı Peygamber (s.a.v.)'in ona verdiği "ALLAH'ın kıhcı"dır. Annesi Haris kızı Lübabe Hilal oğullarından olup mü'minlerin annesi Meymırne (r.a.)'m bacısıdır.[770] Mute savaşı ile daha sonraki harplerde bulundu. Ondan nakledilen hadisler vardır. Kendisinden Abdullah b. Abbas, Kays b. Ebi Hazim, Cübeyr b. Nüfeyr, Ebu Vâil ve pek çok kişi hadis rivayetinde bulunmuşlardır.[771] Müşaveresi uğurlu, kahraman bir yiğit idi.[772] Pek çok harbi bizzat kendisi başlatmış idi. Altmış yaşlarında iken yatağında eceli ile ölmüştür. Vücudunda şehitlerin ölüm alameti olan kılıç ve ok yarası olmayan bir karışlık yer yoktu. Esma oğlu Cüveyriyye der ki: Halid (r.a.) insanların en keskin görüşlüsü idi. Urve b. Zübeyr anlatıyor: Hz. Ömer halife olur olmaz Ebu Ubeyde'ye: "Ben vali olarak Halid b. Velid'i görevden aldım, yerine seni atadım!" diye mektup yazmıştı.[773] Halife b. Hayyat anlatıyor: Ebu Ubeyde Şam fethini tamamlayınca Halid'i Dımşk (Şam diyarının başkenti) üzerine görevlendirdi.[774] Ebu Ubeyd, İbrahim b. Münzir ve bir grup alim, Halid'in hicri yirmi birinci yılda Hımış şehrinde öldüğünü söyler.[775] Sadece Duheym "Medine'de öldü" demektedir.[776] Hz. Halid b. Velid'in anlatılacak pek çok menkıbesi vardır, ki îbnu Asakir Tarih'inde, bunları bir bir sıralamıştır. Bunların içinde en doğrusu îbnu Ebi Halid'in Kays b. Ebi Hazim'den naklettiği şu haberdir: Ben Halid b. Velid'i gördüm. Ona bir zehir getirilmiş idi. O "Bu da nedir?" diye sordu. Kendisine "zehirdir" dediler. O da "bismillah'" deyip içti."[777] Yunus b. Ebi İshak, Ebu's-Sifr'den şöyle anlattığını nakleder: -Halid b. Velid'e "İranlılardan sakın da sana zehir içirmesinler" dediler. O da "haydi bana zehir getirin!" dedi. Zehir getirilince onu alıp "bismillah" diyerek içti. Zehir ona hiç zarar vermedi.[778] El-A'meş , Hayseme'nin şöyle dediğini bildirir: -Adamın birisi Halid b. Velid'in yanma gelmişti. Beraberinde şarap tuluğu vardı. Halid: "ALLAH'ım onu sirke yap!" diye dua edince şarap sirke oldu.[779] Cafer b. Ebi'l Muğira, Saîd b. Cübeyr yoluyla îbni Abbas'tan naklediyor: -Halid b. Velİd ile Ammar b. Yasir arasında bir ağız tartışması olmuştu. Amman "İçimden seninle ebediyyen konuşmamak geçiyor!" dedi. Bunun üzerine Nebi (s.a.v.) Halid'e "Ya Halid! Ammar ile senin derdin ne! O cennet ehli olmuş bir adam. Üstelik Bedir harbine de katılmış biridir," Buyurup Ammar'a da dönüp: Ya Ammar! Halid gerçekten kafirler üzerine çekilmiş ALLAH'ın kılıçlarından bindir" buyurdu. Halid b. Velid derdi ki: "'İşte ben o günden beıi Ammar'i seviyorum![780] Süfyan-ı Sevri, Habib b. Ebi Sabit aracılığıyla Ebu Vâil'den anlatır: -Muğira (Halid'in dedesi) oğullan hanımlarından bir grubunun bir evde toplanarak Halid b. Velid'in ölümüne ağladıkları haberi Hz. Ömer'e ulaşmış idi. Bunun üzerine Hz. Ömer: "Başlarına toz toprak saçıp bir sürü laklaka yapmadıkları sürece bu kadınların Ebu Süleyman'a (Halid'e) yaptıkları bu ağıttan dolayı kendilerine bir günah yazılmaz" dedi.[781] Vahşi b. Harb b. Vahşi, babası aracılığıyla dedesi Vahşi'den naklediyor: Ebu Bekr es-Sıddik (r.a.) Hz. Halid'i komutan tayin edip ona bir sancak yaptırdı ve "Ben Rasulullah (s.a.v.)'i şöyle deken duydum" dedi" "Halid b. Velîd ne güzel bir ALLAH kulu ne iyi bir kardeştir. O ALLAH'ın kafirlere ve münafıklara sıyırdığı ALLAH kılıçlarından biridir." Bu hadisi İmam Ahmed Müsned'inde rivayet etmiştir.[782] [769] Tarihi Dımışk 16/220; İbnu Sa'd'dan naklen Buğyetu't-Taleb 7/3113 [770] Hz Halid için bkz: İbnu İshak 193, 327; Müsned 4/88, 89; Ezdi, Fü. Şam (Fihrisine bkz); İbnu Sa'd 4/252, 7/394-398; Vakidi, F.Şam 13, 46, 54, 65, 114; Halife, Tabakat 19/20, 299, Tarihi 86, 88, 92, 150; Buharı, T. Sağir 1/23, 40,.Kebir 3/136; Cahız, el-Bursan 305, 344; îbnu Maîn, Tarih 2/146; İbnu Kuteybe, el-Mearif 66. 163, 165, 182, 210, 267, 282, 286, 303, 333, 435, 491; Ebu Zür'a, Tarih 1/171-173; Fesevi, el-Marife (Fihrisine bkz) 3/517; İkdu'l-Ferid 1/21, 63, 100, 129. 139, 148, 2/47, 63, 3/235, 4/268, 6/133; Uyunu'l-Ahbar 1/128; El-Cerh ve't-Tadil 3/356; Devâlibî, el-Kiina 1/71; İbnu Hazm, Cemhere 148; İstiab 1/405-410; Hakim 3/286; Tarihi Dımışk 16/216-282; Sıfatu's-Safve 1/650-655; EI-Eğani 16/194; Zehebi, S. A.Niibela 1/366-384 [771] Tarihi Dımışk 16/216; İbnu Asakir, Cabİr, Mikdam b. Ma'di kerib. Malik b. Haris el-Yesa b. Muğîra el-Mahzumî ve Ebu Abdullah el-Eş'arî'yi de ekler. [772] Tarihi Dımışk 16/219 [773] Tarihi Dımışk 16/262; Halife b. Hayyat s. 122 [774] Dr. Tedmuri buraya şu dipnotu düşer: Halife b. Hayyat'ın bu sözünü Zehebi nereden almış bilemiyorum. Halife Tarih'inde buradaki gibi değil, şöyle der: On dördüncü yılda Şam diyarı fethedildi. Ebu Ubeyde Halid'le beraber Şamlıları kuşattı. Onlar da sulh istediler ve Şam'ın Cabiye kapısını Ebu Ubeyde'ye açtılar. Halid ise diğer kapıları savaşla fethetti. Ama Ebu Ubeyde onları da sulha dahil etti. Halid o zaman başkomutan idi. O da onlarla sulhu kabul etmişti. Ancak bu sulh işini tamamlamadan Halid görevden alınıp Ebu Ubeyde yerine atandı. O da Halid'in yazdığı sulh metnini imzalayıp herhangi bir madde değişikliği yapmadı s. 125-126 [775] Hakim 3/296, 30; İbnu Sa'd 7/397; Tarihi Dımşik 16/220 [776] Tarihi Dımışk 16/221; Ebu Zür'a, Tarih 1/171, 594; İbnuM-Adîm 7/3134; Hakim 3/297 [777] Tarihi Dımışk 16/251- 252 [778] Ebu Ya'la, Müsned no 7185; Taberani, Kebir 4/105 no 3808; Tarihi Dımışk 16/253; îbnu Adîm 7/3153 [779] Tarihi Dımışk 16/252, 253; Zehebi, S. A. Nübela 1/376; El-İsabe I/4I4 [780] İbnu AbdiM-Berr, El-îstiab 1/409 [781] Buhari, Cenaiz bab 34 Muallak olarak, Buharı' T. Sağir 1/46, 47; Hakim 3/397: Tarihi Dımışk 16/277; İbnu Adim 7/3163; Üsdü'1-Ğabe 1/588; İbnu Abdi'1-Berı. ı>i-İstiab 1/409-410; İbnu Hacer, el-İsabe i/415, îbnu Hacer'in burada "İşte bu kadmia rın ağıtı Halid'in Medine'de öldüğünü gösterir" demesi acayiptir. Zira bu rivayette onun Medine'de öldüğüne dair en ufak bir şey yoktur. İbni Asakir burada İbnu Sa'd isnadıyla Abdullah b. İkrime'den naklediyor: "İnsanların; "Ömer ölüye sesli olarak ağıt yapmayı yasakladı" demesine şaşarım. Halid ölünce Medine'de bizzat ağlayan Ömer'di. Üstelik yanında Halid'in akarabalan olan kadınlar üstlerini parçalaya parçalaya ellerini başlarına vura vura ağıt yaptılar da, onlara da ses çıkarmadı. Hem Nu'man b. Mukarrin'in ölümünü duyunca bunu hutbeden ilan ederken yine ağladı. Gerçekten, Hz Ömer'in bu arkadaşlarına yaptığı ağıt çoktur. Öyle olunca gerçekten İbnu İkrime gibi ben de şaştım. Zira kaynaklarda (Mesela Buhari) çok kere Hz Ömer'in "Ailesinin kendine ağlaması yüzünden ölüye azab edilir" diye naklettiği. İbnu Ömer'in bunu babasından naklederek kendi çocuklarına bile ağlamayıp ağlatmaması, Hz Aişe onu duyunca "ALLAH Ömer'e rahmet etsin. O yalan söylemiyor ama yanılıyor. O hadisin doğrusu "kafir kabrinde azab görürken ailesi de ağlıyor." şeklindedir/demesi ne oluyor. Biz bu konuyu Hz Ömer'in vefatıyla ilgili bölümde dipnotta anlattık. [782] Müsned 1/8; Hakim, Müstedrek 3/298; Taberani 4/120; Tarihi Dımışk 16/239. Aynı rivayeti Ebu Hüreyre de nakleder. Bkz. Vakidi, Meğazi 3/883: İbnu Adim, Buğyetu't-Taleb 2/360; Tirmizi 3846 İmam Zehebi, Tarihü’l İslam Cantaş Yayınları 5/328-331 Konu Başlığı: Ynt: Halidb. Velid r.a. Gönderen: Mehmed. üzerinde 10 Temmuz 2021, 12:53:11 Esselamü aleyküm Büyük komutan Halid bin Velid Rabbim günümüzde de böyle komutanları nasip eylesin
Konu Başlığı: Ynt: Halidb. Velid r.a. Gönderen: Sevgi. üzerinde 12 Temmuz 2021, 00:03:33 Aleyküm selam. Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim
|