Konu Başlığı: Birinci Habeşistan hicreti Gönderen: Sümeyye üzerinde 25 Nisan 2011, 13:31:25 Birinci Habeşistan Hicreti Ya'kûb el-Fesevî[391] Tarihinde derki: Bana Abbas b. Abdil Azim, Beşşâr b. Mûsâ el Haffâf, Muhammed b. Vasî Camii imamı Hasen b. Ziyâd el-Bürcumî aracılığıyla Katâde'nin: "Allah yolunda ailesiyle birlikte ilk hicret eden Osman b. Affân idi" dediğini anlattı. Nadr b. Enes'i de şöyle derken duydum.: -Ebû Hamze, yani Enes b. Mâliki (r.a.) şöyle derken işîtmiştim: -Osman (r.a.) Rasülullah'ın kızı Rukiyye ile beraber Habeşistan'a gitmişti. Onun gidiş haberi geç geldi. Kureyş'ten bir kadın gelip "Yâ Muhammedi Ben damadını karısıyla beraber gördüm" dedi. Rasülullah da "Onları ne halde gördün?" diye sordu. Kadın da, gördüm ki o hanımı şu gördüğüm (zayıf) hayvanlardan bir eşeğe bindirmiş kendide o hayvanı sürüyordu, dedi. Bunun Üzerine Rasülullah (s.a.v.) de "Allah yoldaşları olsun! Lut'tan sonra eşi ile birlikte ilk göç eden Osman olmuştur" buyurdu.[392] Yine bu ilk göç olayını Yahya b. Ebû Tâlib, Beşşar Abdullah b. İdrîs- İbni İshak -Zührî aracılığıyla Ebû Bekir b. Abdirrahman Urve ve Abdullah b. Ebî Bekir üçlüsünün herbirinden Ebû Bekir (r.a.) ondanda Ümmü Seleme (r.a.)ın şöyle dediğini rivayet eder: -Habeşistana göçmekle emrolunduğumuzda başımıza gelen belaları gören Rasülullah (s.a.v.): "Habeşistan toprağına gidin! Çünkü orada yanında kimseye zülüm edilmeyen bir kıral vardır. Allah içinde bulunduğuz şu durumdan size bir çıkış verene kadar orada eğleşin." buyurdu. Bizde oraya gelip onun ülkesinde güvence içinde olduk.[393] Beğavi de "El Muhallasiyyât" adlı eserin (Ebû Tarıir el-Mulahha-sma ait) dokuzuncusunda derki: îbni Avn da Umeyr b. İshak aracılığı ile Amr b. el- Âs (r.a.)'tan bu hadisin bir kısmını rivayet etmiştir.[394] Bekkâi nin rivayet edişine göre İbni îshak bu olayı şöyle anlatır: -Rasülullah (s.a.v.) ashabının uğradığı belalara bakıp kendisinin Allanın lütfü, amcasının yardımı ile içinde bulunduğu zatı afiyetle, ashabmdanda hâla bu belâları defetmeye gücü yetmediğini görünce onlara şöyle dedi: «Habeş topraklarına çekip gitsenizya? Zira orada, katında kimseye zulmedilmeyen bir kıral var. Hem orası adalet mülküdür. Tâki Allah içinde bulunduğumuz şu durumdan size bir kurtuluş verene kadar orada kalsanız.» İşte müslümanlar o zaman fitne korkusu ve dinleri Alfana kaçıp kurtulabilmek için hemen yola çıktılar.[395] Böylece hanımı ile birlikte Osman, yine hanımı Sehle bn. Süneyi b. Amr ile Utbe b. Rabia b. Abdişems'in oğlu Ebû Huzeyfe, (ki bu Sehle Habeşistan'da Ebû Huzeyfe'den Muhammed adlı oğlunu dünyaya getirdi) Zübeyr b. el Avâm Mus'ab b. Umeyr el- Abderî, Abdürrah-man b. Avf, Ebû Seleme b. Abd el-Esed el-Mahzûmî, (Ozamanki) hanımı Ümmü'l Mü'miniî Ümmü Seleme, Osman b. Maz'ûn el- Cümehi Hattab oğullarıyla anlaşmalı Âmir b. Rabi a, bunun hanımı Leylâ bn. Ebî Husme el -Adeviyye, Ebû Sebre b, Ebî Ruhm b. Abdi'l Uzza el Âmiri, Süheyl b. Beyzâ (ki asıl adı Süheyl b. Vehb el-Hârisidir) Ha-beşe doğru yola çıktılar. İşte Habeşistana ilk göçen gurup bunlardır.[396] Bundan sonra Ca'fer b. Ebî Tâlib Habeşistana gitti. Böylece müslümanlar birbirinin ardı sıra Habeşe doğru yola koyuldular. Bunları belirttikten sonra İbni İshak oraya giden gurubun adını verir ve "Habeşistan'a gidenlerin ve orada doğanların hepsinin sayısı seksen Üç kişi İdi. Necâşî'nin koruması altında Allah'a kulluk ve hamd ettiler. Bu konuda Abdullah b. Haris b. Kays es -Sehmî şu şiiri inşad etmişti 1- Ey yolcu! Benim bu mektubumu Alîaha ve dine ulaşmayı ümid eden kimeseye tebliğ et 2- AIIah kullarının her biri Mekke vadisinde kahrolmuş, aklı karışmış ve zulme uğramıştır. 3- Biz Allahm ülkerini zilletten horlanıp hakarete uğratmaktan kurtulabilecek kadar geniş bulduk. 4- Artık bu şekilde zelil bir hayat perişan bir ölüm böyle bir ayıp ve güvencesi olmayan bu yerde eğeleşmeyin. 5- Biz AMahın peygamberine tabi olduk. Onlarsa peygamberin sözünü reddettiler, tartıya hile yaptılar. 6- Artık ey Allahim! Onların gaîib gelerek bana zulmetmelerinden sana sığınarak derimki, azabını asi gelen topluluk Üzerine kıl.![397] Osman b.Mazun (r.a.)ta kendisine işkence eden amcası oğlu Ümeyye b. Halefi şu şiirleri söyleyerek hicvediyordu.; Ey Avf oğlu Teym ve önünde (bize gelmek için) deniz dalgaları ve birçok deve sürüleri (yada deve çökekleri) olmasına rağmen bize buğuzla (kinle) gelen kimse!.....[398] Sen beni Mekke vadisinden günahlı bir halde[399] çıkarttın ve beni (Habeşteki) pis Sarhi Beydâ'da oturmaya mecbur ettin. Sen, servetini, samanını vermeyen insanları desteklerken, malını mülkünü sana toplayıp gelen hayırlı insanlarıda köstekliyorsun. Sen soylu ve güçlü insanlarla harbe tutuştunda (daha önce yardımına sığındığın insanları mahvettin). Bir gün başına bir belâ gelipte Şu kavme sonradan katılan zayıflar seni düşmana teslim ettiği zaman ne yaptığını anlayacaksın.[400] [391] Ebû Yusuf YaTcub b. Süfyan b. Cüvvân el-Fârisî el-Fesevî, kendisine Ya' kub b. Ebî Muâviye de denirdi. Zehebî'nin Siyeri A'lâmUn Nübelâsında 13/180 belirttiğine göre hicri 190 yıllarında İranın Fesâ şehrinde dünyaya gelmiş 277 yılında seksen kiisür yaşında Basra'da vefal etmiştir. İbni Hibhan ve Hacı Halife ise onun 281 de öldüğünü yazarlar. Ya'kub el- Fe-sevî ömrünün otuz yılını ilmi araştırma için seyahatle geçirmiş bu arada Mekke, Mısır, Şam. Irak, Maşrık ve Fas'a kadar gidip ilim almıştır. Kendisi bin küsur şeyhten ilim aldığını hepsıninde sika kimseler olduğunu (Ya"kut mucemiÜ Buldan Leyden tab'ı 892) sb'ylersede Zehebî Siyeri A'lâ-mün Nübelâsında 13/181 "Onun ilini aldığı şeyhler ancak üçyüz kadardır, gerisi nerde?" diye itiraz ederek "hem adı geçenlerin bir kısmı zayıf kimselerdir" der. Dr. Ekrem Ziya Ömeri İse "el-Marife vet-TarilV'in mukaddemesinde s. 12 405 adet şeyh adı saydığını çoğunun hadiste meşhur kimseler olduğunu bildirir. Fesevî hakkında bazı kaynaklarda Şia ithamı olup Hz, Osman'ın aleyhine konuştuğu geçersede Zebebî Tezkeresinde 2/585 buna itirazla "bu söz doğru değildir." der. İbni Kesir de El Bidaye ven Niihaye ll/60ta "bu sözün doğru olduğunu sanmıyorum. Çünkü Fesevî kıymeti büyük değerli bir hadisçidir." der. ibni Hibban onu "Sünnette çok salabetli" diye bahseder. Fesevî Tarihinin en Önemli yanı kaynaklandır. O bu eserini Urve b. Zübe-yr, Zührî, Yahya b. Said el-Ensari, Abdulmelik b. Abdilazîz b. Cüreye, Muhammed b. İsbak, Ma'mer b. Râşsid Leys b. Sa'd, Hammad b. Zeyd, Mâlik b. Enes, Abdullah b. Mübarek, Velid b. Müslim, Abdullah b. Vehb, Süfyan-ı Sevri, Süfyan b. Uyeyne, Hişam b. Abdil melik et Tayâlisi, Abdürrezzak Ebû Nuaym b. Dükîn, Humeydî, Muhammed b. Fadl, Süleyman b. Harb, Said b. Mansur, Yahya b. Abdillah b. Bükeyr Ali b. el Medînî, Ebû Bekr h Ebî Şeybe Ahmed b. Hanbel, Ebû said b. Abdurrahman ed Dımışkî, Ebû Ziir* a ve emsalleri gibi ümmetin yıldızlarından nakleder. Ne yazıkki halâ bu eserin sîre kısmı bulunamamıştır. [392] El Fesevî El Ma'rife vet Târih. Beyhakî Delâil 2/297, İbni Ebî Asım Sün-ne 2/596 Taberâni Kebîr Mec Zevâid.9/80 İbni Sa'd 3/5S [393] İbni İshâk 213. İbni Hişâm 2/87, Beyhakî DelâiJ 2/301, Beyhakî Süneni Kübra 9/9. [394] Ebû Tâhir el Mülehhas Beğavinin talebel erindendir. "El Muhallas" adı ile bir takım hadis cüzleri yazmıştır. Ne yazıkki bunların varlığından hâla habersiz bulunuyoruz. Zehebî gerek bu tarihinde gerek Siyer-i A'Iâmün Nübelâ adlı eserinde ondan bir çok nakiller yaparak âdeta bu eseri yaş atır. Ruhları şâd olsun. [395] İbni İshâk 174 İbni Hişâm 2/69, Aynı kıssayı Beyhakî Delâilinde (2/301) İbni İshak, Zühri Ebî Bekr b Abdirrahman aracılığıyla bizzat Efendimizin eşi Ümmü Selemenin ağzından rivayet eder. Taberi 1/547 Zehebî Kıssayı nedense kısaltarak verir. [396] İbni İshak 186 İbni Hişâm 2/70 İbni Sa'd 1/204, Taberi Tarih 1/546. [397] İbni İshak 221; İbni Hişam 2/751 [398] Buradaki "Şirmân" kelimesi "Şerm" kelimesinin tesniyesi ise anlamı "deniz dalgası" olur. Yoksa Habeşte bir yer adı diyede söyîenir. "Berk" keli-meside "deve gurubu" veya kelime "bîrk" ise Yemen'de bir yer adı olur. (Bak YaTcut Mucemü'l Buldan 1/400) Lisânül arab. "Be Ra Ke" maddesi. [399] İbni Hişam buradaki günahlı anlamındaki kelimeyi güvenli anlamında (Âminen) diye yazar ki doğrusu bu olsa gerek. Zira manaya daha uygun düşüyor. [400] İbni Hişam 2/76 İbni Hişam şiirin sonunda Osman b. Maz'ûnun beddua ettiği bu Ümeyyenin adının Teym olduğunu söyler. İmam Zehebi, Tarihu’l-İslam, Cantaş Yayınları: 1/259-270 Konu Başlığı: Ynt: Birinci Habeşistan hicreti Gönderen: Sevgi. üzerinde 31 Ekim 2021, 06:10:53 Esselâmü Aleyküm. Bilgiler için Allah sizlerden razı olsun kardeşim
Rabb'im ilmimizi artırsın inşaAllah Konu Başlığı: Ynt: Birinci Habeşistan hicreti Gönderen: Mehmed. üzerinde 02 Kasım 2021, 11:07:55 Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri onların yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
|