> Forum > ๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ > Tarihe Yolculuk  > Tarihten Başlıklar > Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı  (Okunma Sayısı 4128 defa)
02 Mart 2010, 10:30:17
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 02 Mart 2010, 10:30:17 »



BAHADDİN NAKŞİBENDİ HAZRETLERİ

Miladi 1318 de Buhara yakınlarında Kasriarifanda doğdu. Hazreti. Muhammed in neslinden olduğunu dedeleri arasında İmam Cafer es Saddık ında ileri süren rivayetler vardır. Bahaddin Nakşibendi üç günlük bebek iken o sırada doğduğu köyde bulunan dedesinin mürşidi Muhammed Semmasi tarafından manevi evlat olarak kabul edildi. Muhammed Semmasi beraberinde bulunan müridi Emir Külali, Bahaddin Nakşibendi nin tasavvuf terbiyesi için görevlendirildi. Evlenme çağına geldiğinde dedesinin kendisi için seçtiği gelin adayı ile evlenmesi hususunda görüşünü alması için huzuruna gönderdiği zamana kadar Sammasi yi görmemiştir. Bahaddin Nakşibendi Hazreti. uzun yıllar Emir Külali nin yanında kaldı. Henüz kemale ulaşmadığı halde halinden memnun görünmesi üzerine mürşidi onu tekkeye abdest suyu taşımakla görevlendirdi. Tarikat adap ve erkanını öğrendiği bu dönemde gördüğü bir rüya üzerine kendisinin doğumundan yaklaşık bir asır önce vefat etmiş olan Abdulhalık-ı Guçdüvani nin ruhaniyetine intisap etti ve üveysi lakabını aldı. Bir gün Buhara da mezarları dolaşırken yakın zamanda vefat eden Semmasi den Guçdüvani ye kadar ulaşan sufileri mana aleminde müşade etti. Bu sırada Guçdivani kendisine dinin emri ve yasaklarına uymasını, ruhsat lara ilgi göstermesini, azimet lere sadık kalmasını, Hz. Muhammed in ve ashabının yolundan gitmesini tavsiye etmiştir. Bu olay Bahaddin Nakşibendi Hazretlerinin ruhi hayatında büyük değişiklik yaparak cehri zikirden hafi zikre yönelmesine yol açtı.

Bahaddin Nakşibendi Hz. Bu olaydan sonra Emir Külali nin mürid halkasından ayrılarak kendisini yalnız hafi zikre vermeye başlaması dervişler arasında tartışmalara ve memnuniyetsizliklere sebep oldu. Fakat şeyhi Emir Külali ye gösterdiği saygıda bir değişiklik olmadı ve onun gittikçe artan iltifatını kazandı. Emir Külali de müridlerine Bahaddin Nakşibendi ye karşı olan bu tutumlarının yanlış olduğunu söyleyerek onu savundu. Emir Külali doğduğu köyde yapılan bir camiiye tuğla taşımakta olan Bahaddin Nakşibendi yi çağırarak sülukunu tamamladığını artık Türk ve Tacik bütün şeyhlerden faydalanabileceğini söyledi.

Uzun süren çok yönlü müritlik devresini tamamladıktan sonra doğum yeri olan Kasrıarifan a dönerek müritlerini yetiştirmeye başlayan Bahaddin Nakşibendi Hz. İkisi hac olmak üzere üç defa Buhara yı terk etti. Yine bir kez Kasrıarifandan ayrılarak hükümdar Muizzüddin Hüseyin in davetlisi olarak Herat a giderek hükümdarı ziyaret etti. Bu esnada tasavvuf anlayışşını ve tarikatının esaslarını hükümdara anlattı.

Bahaddin Nakşibendi Hz. 2 Mart 1389 tarihinde vefat etti. O büyük insan cenaze merasiminde şu beyitin okunmasını istemişti. Büyük müflisleriz köyünde ey şah, Cemalinden kılarız şeyhenlillah, Bu köy daha sonraki yıllarda Bahaddin adını almış. Nakşibendiye tarikatı kuruluşunu tamamlayıp yayıldıkça mezarının etrafında büyük bir külliye oluşturulmuştur.

Bahaddin Nakşibendi Hz. nin tasavvufi görüşlerini ihtiva eden herhangi bir eseri bugüne ulaşmadığı için bu konuda ancak kendisi hakkında telif edilen eserlerde nakledilen menkıbelerden hareketle bazı sonuçlara ulaşmak mümkün olmaktadır. Bahaddin Nakşibendi ye atfedilen bir çok şiir ve risale olduğu bilinmektedir. Bir çok şiir ve beyitleri de başkalarının telif ettiği eserleri yoluyla günümüze intikal etmiştir. Bunların başlıcaları Fahrettin Ali Safi nin Reşahat ı; Abdurrahman-ı Cami nin Nefahat ı ; Hace Muhammed Parsa nın Risale-i Kutsiye si dir.

Nakşibendiyye tarikatının başlangıcı tarikatın prensiplerini kelimatı kutsiyye olarak bilinen farsça sekiz terimle özetleyen ve kendisinden Hacegan silsilesinin ilk halkası olarak bahsedilen Abdulhalik Gucdüvani ye kadar götürülebilir. Bahaddin Nakşibendi Hz. nin manevi gelişmesinde yeseviye vasıtasıyla Türk tesirinin de göz ardı edilmemesi gerekir. Bahaddin Nakşibendi Hz. nin vefatından üç nesil sonra Orta Asya Türk kavimleri arasında yayılmaya ve giderek evrensel bir çekicilik kazanmaya başlamıştır. Bahaddin Nakşibendi Hz. ne nispet edilen bazı şiirlerle Sülkü-l envar , Hediyyetüs salikin, Keşfü z zünun gibi risaleleri vardır.

Hâce Bahaeddin Nakşibendi Hazretleri kendilerinin keramet ve tasarrufatından bihaber bir topluluk ile ırmak kenarında Şeyh Seyfeddin'in kabrinin karşısında oturmuş, evliyaullahın ahvalinden konuşuyorlardı. Bu konuşma, bir hayli sürdü ve konuşma sırasında Şeyh Seyfeddin ile Şeyh Hasan Bulgari'nin arasında geçen kerameti anlatdılar ve evliyauUahın valinden bir hayli söz etdiler. Hâce Hazretlerinin keşf ve kerametinden bihaber bir zat dedi ki:

— Geçmiş zamanda velîlerin çok tasarrufları olurdu. Acaba bu zamanda da onlar gibi tasarruf eden var mıdır?

Hâce Hazretleri şöyle buyurdu:

— Bu zamanda öyle kimse vardır ki, bu ırmağın suyuna yukarı ak diye buyursa, ırmak yukarı akar.

Bu söz Hâce Hazretlerinin ağzından yeni çıkmışdı. Irmağın suyu yukarı doğru akmağa başladı. Hâce Hazretleri:

— Ey su ben sana ayukan ak demedim.buyurdu. Suyun akış yönü değişti eski yönüne doğru akmağa başladı. Bu kerameti o kimse ile çok kimse gördü ve bukeramet sebebi ile Hâce Bahaeddin Hazretlerinin tasarrufunu nice münkirler kabul edip saadete erdiler.

Bir zaman Nesef de büyük bir kuraklık oldu. Yer çatlamağa, mahsûl boydan boya kurumaya başladı. Günlerce yağmur beklendi. Lâin Kaadir-i Mutlak Hazret-i Cenâb-ı Hak bir tek damla yağmur vermedi. Nesef halkı sevdiği kulunun dileğin: Cenâb-ı Hakkın red buyurmayacağını düşünerek, Hâce Bahaeddin Hazretlerine yağmur için duada bulunmasını niyaz kas tıyla bir adam gönderdiler. Bu hal Hâce Bahaeddin Hazretlerine malûm oldu. Adam Hâce Hazretlerinin katma varıp yağmur hakkında bir söz söylemeden Bahaeddin Nakşibendî Hazretleri:

— Nesef ahalisi mahzundur, mükedderdir. Izdıraplarının sebebi kuraklığın hüküm sürmesidir. Seni de bunun için gönderdiler, Müsterih olsunlar. Cenâb-ı Hak yağmur gönderecek yağmur yağacak

Dedi. Az bir zaman geçmişti ki, yağmur yağmaya başladı. Her saat artarak bir gün bir gece devam etti. Kuraklık zail oldu Yağmur bereketini gösterdi, bolluk oldu.

Hâce Bahaeddin Nakşıbend Hazretlerinin müridlerinder. biri bir mahalde bir kimse ile münakaşa etti ve o adamı kalbin: incitti. Mürid,Bahaeddin Nakşibendî Hazretlerinin yanına vardığında Şeyh Hazretlerine malûm olan bu hal üzerine Hâce Hazretleri müride:


— Git o kalbini kırdığın adamın yanma var. Kırık kalbini tamir ve hatırını bir hoşça eyle. Yoksa benim canibimden uzak ol!

Dedi.

Mürid diyor ki:


— Ben hemen dedikleri mahalle koştum. Az sonra Hâce Hazretleri geldiler ve benim kalbini incitdiğim zatın yanına varıp:

— Kusuru ben ettim, dervişim etmedi.

Dediler. O kimse:

Bu hali gördü. Feryad edip kendinden geçti ve sonra Hâce Hazretlerine:


— Ben onun kusurunu af ettim, ne oldu, beni de müridliğe kabul buyurunuz!

Diye yalvardı. Mürşidim Hâce Bahaeddin Hazretleri onun istediğini kabul buyurdu. O zat da Hâce Hazretlerinin dervişlerinden oldu.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 02 Mart 2010, 15:59:17 Gönderen: Derya »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı
« Posted on: 26 Nisan 2024, 12:10:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı rüya tabiri,Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı mekke canlı, Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı kabe canlı yayın, Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı Üç boyutlu kuran oku Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı kuran ı kerim, Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı peygamber kıssaları,Nakşibendi Hazretlerinin Vefatı ilitam ders soruları, Nakşibendi Hazretlerinin Vefatıönlisans arapça,
Logged
02 Mart 2010, 14:58:24
zahdem

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 2.060


Site
« Yanıtla #1 : 02 Mart 2010, 14:58:24 »

rabbim sevdiği ve razı olduğu kullarını, günümüzde de içimizden eksik etmesin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

02 Mart 2010, 15:36:32
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« Yanıtla #2 : 02 Mart 2010, 15:36:32 »

Duana içtenlikle amin diyorum sevgili kardeşim.
Selametle...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

04 Mart 2010, 01:24:45
Sems

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 381


Site
« Yanıtla #3 : 04 Mart 2010, 01:24:45 »

Amin Amin Amin. İnşAllah. Bizede öle veli zatlara müridlik lütfu düşer.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
04 Mart 2010, 02:45:30
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #4 : 04 Mart 2010, 02:45:30 »

rabbim sevdiği ve razı olduğu kullarını, günümüzde de içimizden eksik etmesin
Amin Amin Amin
Onların yürüdüğü güzel yollardan bizlerinde gitmesini nasip eylesin yüce rabbim
Paylaşım için teşekkür ediyorum +rep
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes