> Forum > ๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ > Tarihe Yolculuk  > Tarihten Başlıklar > Bosna Hersekin Kaybı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Bosna Hersekin Kaybı  (Okunma Sayısı 743 defa)
06 Ekim 2011, 20:48:58
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 06 Ekim 2011, 20:48:58 »



Bosna-Hersek'in Kaybı

Bosna-Hersek, İslâmiyet'in bugün Avrupa coğrafyasındaki en ileri hattıdır. Tarih boyunca devam eden, özellikle de 1990'lı yıllarda büyük faciaya dönüşen hâdiseler, bu bölgedeki tarihî mirasın yeniden farkına varılmasına vesile oldu. Cumhuriyet döneminde takip edilen dış politika, maalesef misak-ı millî sınırları dışındaki Müslüman ve Türklerle ilişkilerimizde büyük bir kopukluk meydana getirmiştir. İçeride ve dışarıda yaşadığımız türlü siyasî, sosyal ve ekonomik meseleler bunu daha da ağırlaştırmıştır. Ancak yaşanan hâdiseler, zaman geçse de insanların ve coğrafyanın tarihle bağlantısının koparılmasının çok zor olduğunu bir defa daha ortaya koymuştur.

Bosna-Hersek'in demografik yapısını üç unsur meydana getirmektedir: Boşnaklar, Sırplar ve Hırvatlar. Her üçü de Slav kökenli olmasına rağmen, din ve mezheplerinin farklı olması, bu toplumların imajlarını da farklı kılmaktadır. Boşnaklar Müslümanken, Sırplar Hristiyanlığın Ortodoks, Hırvatlar da Katolik mezhebine dâhildirler. Bu farklılık, tarih boyunca yaşananların temel sebebi olmuştur. Boşnaklar İslâmiyet'i tercih etmeden evvel Hristiyanlığın Bogomil mezhebindendiler. Bu mezhep, Allah'ın varlığını ve Hz. İsa'nın O'nun kulu ve resulü olduğunu kabul ederek, teslisi reddeder. Bu yönüyle diğer Hristiyan mezheplere nazaran İslâmiyet'e yakındır. Bu husus, Osmanlı fetihleri döneminde Boşnakların kitleler hâlinde İslamiyet'i seçmelerine vesile unsurlardan biri olmuştur. Hırvatlar ve Boşnaklar bölgenin yerli kavimlerinden olmalarına karşılık, Sırplar bu topraklara Osmanlı hâkimiyetinden sonra Sırbistan'dan getirilmiştir. İlk Ortodoks kilisesi de 1547'den sonra kurulmuştur.

Osmanlı 1414 Temmuz'unda Evranoszâde Gazi İshak Bey komutasındaki akıncılarla Bosna topraklarına girmiştir. Macar Kralı Sigismund'un ordusu ile yapılan Doboj Meydan Muharebesi'nde İshak Bey'in galip gelmesi, bölgede yeni bir dönemin başlamasına vesile olmuş, bunun neticesinde Saraybosna merkezli bir sancak meydana getirilmiştir. Çelebi Sultan Mehmed'le başlayıp 2. Murad ile devam eden ve Fatih Sultan Mehmed'le taçlandırılan bu dönemde hoşgörü ikliminin tesiriyle kısa zamanda halkın gönlü de fethedilmiştir. Böylece 400 yıldan fazla bir zaman boyunca, bölgede camiler başta olmak üzere, İslâm dini ve kültürünün bütün unsurları boy göstermiştir. 2. Viyana Kuşatması'nın başarısızlıkla neticelenmesi, bölgede tesis edilen düzeni sarsmaya, o güne kadar barış içerisinde yaşayan toplulukları huzursuz etmeye başlamıştır. Nihayetinde, Osmanlı Devleti'nin sürekli güç kaybederek Balkanlar ve Avrupa'daki hâkimiyetinin zaafa uğraması maalesef bölgedeki Müslümanlar için kötü günlerin başlamasına sebep olmuştur.

1699 Karlofça ve 1718 Pasarofça anlaşmalarıyla Sırbistan'ın bazı kısımları Avusturya'ya bırakıldı. 1739 Belgrad Anlaşması'yla bu telâfi edildiyse de, özellikle 1774 Küçük Kaynarca Anlaşması'yla Ruslara Ortodoks ve Slavların hâmiliği rolünün kabulü, bölgede Rus nüfuzunun sürekli artmasına sebep oldu. Fransız İhtilâliyle ortaya çıkan milliyetçilik akımlarından, bu sebeple ilk ve en fazla etkilenen Sırplar oldu. Zengin ailelerin, çocuklarını Avrupa'nın belli başlı şehirlerinde okutmaları, buralarda eğitim gören çocukların daha sonra Avusturya ve Rus ordularında görev almaları ve akabinde Sırbistan'a dönerek fikir ve aksiyonlarını buralarda yaymaları ateşi daha da körükledi. 1804–1812 yılları arasındaki silâhlı isyanlar, Sırpların istiklâllerini kazanmalarını netice verdi. Miloş Obrenoviç, diğer Sırp liderlerden farklı bir politika takip ederek dostane münasebetlerle, hedeflediği imtiyazlara 1829 Edirne Anlaşması'yla kavuştu. 1877–78 Osmanlı-Rus Harbi'ndeki ağır mağlubiyet, bölgedeki Rus hâkimiyetini daha da pekiştirdi. Yeni bir Slav devleti olarak ortaya çıkan Sırp Devleti de gözünü Bosna-Hersek topraklarına dikmişti. Bundan sonra Bosna-Hersek toprakları, Avusturya-Macaristan ve Sırbistan'ın hâkimiyet mücadelesine sahne olacaktır. 1878 Ayestefanos Anlaşması'yla Bosna-Hersek Osmanlı hâkimiyetinde kalmakla birlikte Avusturya-Macaristan'ın işgal ve yönetimine bırakılmıştı. Berlin Kongresi'nde bu durum teyit edildiği gibi bölgede Müslümanların çoğunlukta olduğu Sancak bölgesi de şeklî olarak Osmanlı'da kalmıştı. Daha sonra Avusturyalılar Berlin Anlaşması'nın 25. maddesine dayanarak bölgeyi işgal ettiler. Buna Sırbistan ve Rusya karşı çıkarak bölge halkını isyana çağırdı. Müslüman halk da buna destek verdi. 1879 yılına kadar devam eden hâdiseler, Avusturya'yı askerî ve ekonomik sıkıntıya soktuğundan, ilk fırsatta bölgenin kendi topraklarına katılmasını arzu etmekteydi. Bu fırsatı, Osmanlı'nın büyük karışıklıklar içinde kaldığı 1908 yılındaki 2. Meşrutiyet'in ilânıyla yakaladılar.

5 Ekim 1908 günü Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Bosna-Hersek'i topraklarına kattığını ilân etti. Buna İttihatçıların tepkisi çok sert(!) oldu. Heyecanlı nutuklar attılar, Avusturya'dan alınan malları özellikle de fesleri boykot ederek kalpak giymeye başladılar. İstanbul halkının görünüşünü değiştirdiler. Siyasî görüşmeler neticesinde devlet, ilhakı resmen tanıdı. İşgal edilen Yenipazar sancağı geri verildi ve Bosna-Hersek'te kalan mîrî mallar karşılığında Avusturya iki buçuk milyon Osmanlı altını ödemeye razı oldu. O günden sonra da bölgede ve bütün Balkanlarda huzur ve Osmanlı'nın sağlamış olduğu barış ortamı 'yitik bir hazine' olarak kaldı. Bölgedeki Müslüman nüfus göçlerle ve katliamlarla sürekli azaltılarak bugünkü duruma gelindi.

sızıntı

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Bosna Hersekin Kaybı
« Posted on: 20 Nisan 2024, 12:45:24 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Bosna Hersekin Kaybı rüya tabiri,Bosna Hersekin Kaybı mekke canlı, Bosna Hersekin Kaybı kabe canlı yayın, Bosna Hersekin Kaybı Üç boyutlu kuran oku Bosna Hersekin Kaybı kuran ı kerim, Bosna Hersekin Kaybı peygamber kıssaları,Bosna Hersekin Kaybı ilitam ders soruları, Bosna Hersekin Kaybıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes