๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Tahavi Şerhi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 15 Ocak 2012, 02:18:20



Konu Başlığı: Selefin Kelâm İlmini Değerlendirmeleri
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 15 Ocak 2012, 02:18:20
Selef’in Kelâm İlmini Değerlendirmeleri


Ebu Yusuf -Allah’ın rahmeti üzerine olsun-dan nakledildiğine göre o Bişr el-Merîsî’ye şöyle demiştir: Kelâmı bilmek cahilliğin kendisidir. Kelâm’ın cahilliği ise ilmin kendisidir. Kişi Kelâm’da ileri dereceye varacak olursa, ona zındık denilir yahut zındıklıkla itham edilir.

Burada Kelâm’ı bilmemek ile onun doğru olmadığına inanmayı kastetmiş olmalıdır; çünkü böyle bir bilgi faydalıdır. Ya da bu sözleriyle ondan yüz çevirmeyi ve ona itibar etmeyi terki kastetmektedir. Şüphesiz ki böyle bir tutum kişinin ilmini, aklını korur. Bu bakımdan böyle bir şey de bir ilim olarak değerlendirilir. Doğrusunu en iyi bilen Allah’tır.

Yine ondan şöyle dediği nakledilmiştir: Kim Kelâm ile âlim olmayı isteyecek olursa zındıklaşır. Kim de kimya ile servet elde etmeye kalkışırsa iflas eder. Hadisin garib lafızlarının peşine takılan da yalan söyler.

İmam Şafiî -Allah’ın rahmeti üzerine olsun- şöyle demiştir: Benim Kelâm ehli hakkındaki hükmüm şudur: Bunlar kuru hurma dallarıyla ve ayakkabılarla dövülür. Aşiretler ve kabileler arasında dolaştırılarak teşhir edilir ve: Kitabı ve sünneti terkedip Kelâma yönelenin cezası budur, denilir.[3]

Mezheb alimlerimiz fetvâlarda şunu kaydederler: Bir kimse beldesindeki ilim adamlarına bir vasiyette bulunacak olursa Kelâmcılar onun kapsamına girmez. Yine bir kimse kitapları arasından ilim kitapları olanların vakfedilmesini vasiyet edecek olsa selef’in fetvâsına göre o kitapları arasındaki kelâm kitapları satılır. Bu anlamdaki fetvalar "el-Fetâvâ ez-Zahîriyye"de zikredilmiştir. O halde Rasûlün getirdiğine tabi olmaksızın, usul ilmine (akaid bilgisine) vusul (ulaşmak) nasıl beklenebilir? Şair ne güzel söylemiş:

"Bir ilim taleb etmek kastıyla sabah erken yola koyulan kişi,

Bütün ilimler köledir Rasûlün bilgisine,

Sen bir kökü tashih etmek için dalı ararsın,

Peki nasıl olur da asılların aslı olan bilgiyi ihmal edersin."

Peygamberimize -Sallallahu aleyhi vesellem- sözlerin başlangıçları, sözlerin sonları ve cevamiî (en kapsamlıları) verilmiştir.[4] O bakımdan onunla küllî bilgiler ilk ve nihaî bilgilerin hepsi en mükemmel şekliyle verilmiştir. Ancak bir kimse bir bid’at ortaya atacak olursa enine boyuna ona cevap vermeye kalkışılır. Bundan dolayı sonrakilerin sözleri çok, bereketi azdır. Öncekilerin sözleri ise bunun aksinedir. Onların sözleri sayıca az, bereket itibariyle çoktur. Kelâmcıların sapık ve cahillerinin söyledikleri gibi değildir: (Nitekim şöyle iddia ederler) "Selef’in izlediği yol daha esenlikli ve sağlıklıdır, bizim izlediğimiz yol ise daha sağlam ve daha bilgiye dayalıdır." Nitekim durum, fıkıha intisab eden ve öncekilerin kıymetlerini takdir edemeyen kimselerin söyledikleri gibi de değildir: (Bunlara göre) “Selef fıkhî hükümleri istinbât etmek için kaidelerini ve hükümlerini tesbit etmek için başka şeyleri bırakıp, yalnızca fıkıhla uğraşmadılar. Ancak sonrakiler herşeyi bırakıp buna yöneldiler, bu bakımdan onlar daha bir fakih’tirler."

Bütün bunlar selef’in gerçek değerini ve bilgilerinin derinliğini, onların kendilerini az zora koşmalarını ve basiretlerinin kemalini anlamak imkânından mahrumdurlar. Allah’a yemin ederim, onlardan sonra gelenlerin ayrıcalıkları sadece kendilerini zora koşmak ve selef’in asıllarına riayet etmeye, kaidelerini tesbit edip düğüm noktalarını bağlamaya gayret ettiği hususların kıyıları, köşeleriyle uğraşmaktan ibaret olmuştur.

Selef’in bütün gayretleri her hususta en üstün maksatlara talib olmaya yönelikti. O bakımdan öncekilerin hali ayrı, onların hali ayrıdır. Allah herbir şeyin kadrini ve ölçüsünü ayrı ayrı tesbit etmiştir.

Bu akide metnini birden çok ilim adamı şerhetmiştir. Ancak ben birtakım şarih’lerin yerilmiş kelâm ehline kulak verdiklerini, onlardan beslendiklerini ve onların ifadeleri ile konuştuklarını gördüm.

[3] el-Beyhaki, Menâkibu'ş-Şâfiî, I, 462; el-Hatîb el-Bağdâdî, Şerefu Ashâbi'l-Hadis, 168; İbn Hacer, Tevâli't-Te'sîs, s.64; ez-Zehebî, Siyeru A'lâmi'n-Nubelâ, X, 29.

[4] Buhârî 2977, 2978, 7013, 7273; Müslim 523; Nesaî VI, 3,4; Tirmizî 155.


Konu Başlığı: Ynt: Selefin Kelâm İlmini Değerlendirmeleri
Gönderen: Sevgi. üzerinde 13 Nisan 2021, 05:43:53
Esselamü Aleyküm. Rabb'im bizleri Kur'an'ı Kerim'i okuyup anlayan ve hayatına rehber edinen kullarından eylesin inşaAllah


Konu Başlığı: Ynt: Selefin Kelâm İlmini Değerlendirmeleri
Gönderen: Mehmed. üzerinde 14 Nisan 2021, 15:47:00
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun