๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Tahavi Şerhi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 10 Ocak 2012, 20:00:38



Konu Başlığı: Kalem ve Arşın Yaratılışları
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 10 Ocak 2012, 20:00:38
Kalem ve Arş’ın Yaratılışları


İlk yaratılan Kalem midir, yoksa ‘Arş mıdır, hususunda ilim adamlarının iki ayrı görüşü vardır. Bunları Hafız Ebu’l-A’la el-Hemedanî söz konusu etmektedir. Bunların sahih olanına göre Arş Kalem’den önce yaratılmıştır. Çünkü sahih(i Müslim)de yer alan rivayete göre, Abdullah b. Amr -Radıyallahu anh- şöyle demiştir: Râsulullah -Sallallahu aleyhi vesellem- buyurdu ki: "Yüce Allah gökleri ve yeri yaratmadan ellibin yıl önce bütün mahlukatın kaderlerini tayin etti, Arşı da su üzerinde idi."[156]

İşte bu buyruk, takdirin Arş’ın yaratılmasından sonra meydana geldiği hususunda açık bir ifadedir. Takdir (kaderlerin tayini) de Kalem’in ilk yaratılışı sırasında meydana gelmiştir. Bunu da az önce geçen Ubade b. es-Samit -Radıyallahu anh- yoluyla gelen hadisten anlıyoruz. Bu hadisteki: "Allah’ın ilk yarattığı şey Kalem’dir..." ifadesi ya tek bir cümledir, yahut iki ayrı cümledir. Eğer tek bir cümle ise -ki doğru olan da budur- manası şudur: Kalem, Allah’ın ilk halkettiği ve kendisine "yaz" diye buyurduğu yaratığıdır. Nitekim ifadenin lafzında da şöyle denilmektedir: Allah’ın ilk halkettiği şey kalem’dir, ona: Yaz diye buyurmuştur. Buradaki "ilk" anlamındaki kelime ile "Kalem" anlamındaki kelime nasb ile okunmuştur.

Eğer iki cümle ise -ki bu rivayet "ilk" ile "Kalem" kelimelerinin ref’i ile rivayet edilmiştir- o takdirde bu hadisi şuna yorumlamak gerekir: Kalem, bu alem arasında yaratılmış mahlukatın ilkidir. Böylelikle bu iki hadis arasında ittifak (uyumluluk) söz konusu olur. Çünkü Abdullah b. Amr’ın hadisi arşın ilahi takdirden önce yaratılmış olduğu hususunda açık bir nasstır. Mahlukatın takdiri ise Kalem’in yaratılması ile birlikte olmuştur. Bir başka lafızda da şöyle denilmektedir: "Allah Kalem’i halkedince ona: Yaz diye buyurdu."

İşte bu Kalem, Kalem’lerin ilki, en faziletlisi ve en değerlisidir. Tefsir alimlerinden birden çok kişi de şöyle demektedir: Bu Kalem Yüce Allah’ın: "Nûn. Kaleme ve yazmakta oldukları şeylere andolsun ki..." (el-Kalem, 68/1-2) buyruğunda kendisine yemin ettiği kalem’dir.

İkinci Kalem ise vahiy kalem’idir. Kendisi ile Yüce Allah’ın peygamberlerine ve rasûllerine göndermiş olduğu vahyi yazdığı kalem’dir. Bu kalem’in sahipleri âleme hakim olan (melekler)dir. Bütün kalemler onların kalemlerine hizmet eder. Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem- İsra gecesinde kalemlerin cızırtısını duyduğu bir yere kadar çıkartılmıştır. İşte bu kalemler Yüce Allah’ın yüce ve alt âlemin her türlü işini tedbir edip, çekip çevirdiği hususlar ile ilgili olarak bildirdiği vahiylerin kendileri ile yazıldığı kalemlerdir.

"Yüce Allah’ın orada olacak diye yazdığı bir şeyin olmamasını sağlamak üzere bütün mahlukat bir araya gelip toplansalar, buna güç yetiremezler. Aynı şekilde Yüce Allah’ın orada olmayacak diye yazmış olduğu bir şeyin olması için hepsi bir araya gelecek olsalar, yine buna güç yetiremezler. (Çünkü) Kalem kıyamete kadar olacak şeyleri yazmış ve artık (mürekkebi) kurumuştur."


[156] Müslim 2653.