๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Tahavi Şerhi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 07 Ocak 2012, 20:01:08



Konu Başlığı: Cehenneme Uğramanın Anlamı
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 07 Ocak 2012, 20:01:08
"Cehenneme Uğrama"nın Anlamı

Yüce Allah’ın: "Şüphe yok ki aranızda oraya uğramayacak hiç kimse yoktur." (Meryem, 19/71) buyruğu hakkında sözü edilen "cehenneme uğrayış"dan ne kastedildiği hususunda tefsir alimlerinin farklı görüşleri vardır. Daha güçlü ve daha açık anlaşılan görüş bunun Sırat’ın üzerinden geçiş olduğudur. Çünkü Yüce Allah: "Bundan sonra takva sahiplerini kurtarırız, zalimleri ise orada dizleri üzerine çökmüş olarak terkederiz." (Meryem, 19/72) diye buyurmaktadır.

Sahih(-i Müslim)deki rivayete göre de Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem- şöyle buyurmuştur: "Nefsim elinde olana yemin ederim ki ağacın altında bey’at eden hiçbir kimse asla cehenneme girmeyecektir." Hafsa -Radıyallahu anh- dedi ki: Ey Allah’ın Rasûlü! dedim, Yüce Allah: "Şüphe yok ki aranızda oraya uğramayacak hiç kimse yoktur." diye buyurmuyor mu? O da şöyle buyurdu: "Peki onun: "Bundan sonra takva sahiplerini kurtarırız, zalimleri ise oradan dizleri üzerine çökmüş olarak terkederiz." (Meryem, 19/72) diye buyurduğunu da duymadın mı?"[141]

Böylece Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem- cehenneme uğramanın, cehenneme girmeği gerektirmediğine işaret etmiş olmaktadır. Aynı şekilde şer’den kurtulmanın önce o şerrin husule gelmesi gerektirmediğini, aksine onun sebebinin gerçekleşmiş olmasını gerektirdiğini belirtmektedir.

Bir kimseyi öldürmek üzere düşmanın takip edip de buna imkan bulamamaları halinde: Allah onu onlardan kurtardı, denilir. Bundan dolayı Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Emrimiz gelince Hud’u da... kurtuluşa erdirdik." (Hud, 11/58); "Emrimiz gelince Salih’i... kurtardık." (Hud, 11/66); "Emrimiz gelince Şuayb’ı... kurtardık." (Hud, 11/94)

Halbuki azab onlara isabet etmemişti. Ancak azab başkalarına isabet etmişti. Yüce Allah’ın kendilerine özellikle lutfetmiş olduğu kurtuluş sebebleri olmasaydı, elbette kavimlerine isabet eden azab kendilerine de isabet edecekti.

İşte ateşe uğrayacakların durumu da böyledir. Onlar Sırat’ın üzerinde ateşin üst tarafından geçeceklerdir, sonra da Yüce Allah takva sahibi olanları kurtaracak, zalimleri de orada diz üstü çökmüş olarak bırakacaktır. Nitekim Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem-de anılan Cabir -Radıyallahu anh- yoluyla gelen hadiste bunu şöylece açıklamıştır: Burada uğramak (vurûd)dan kasıt, Sırat’ın üzerinden geçmektir.


[141] Müslim 2496.