> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çocuk Gelişim Eserleri > Sünnette Çocuk Eğitimi > Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek  (Okunma Sayısı 737 defa)
16 Ekim 2010, 14:58:59
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 16 Ekim 2010, 14:58:59 »



C. Peygamber (s.a.v.) Sevgisini Yerleştirmek

Kelime-i şahadetin ikinci yarısı, yani "Muhammed (s.a.v.) Allah'ın elçisidir" sözü ancak peygamber sevgisiyle gerçekleşir. Selef ve onları takip eden müslüman nesiller, bu sevgiyi çocukların zihnine ve gönlüne yerleştirme hususunda gereken gayreti göstermişlerdir. Çünkü bu sev­giyle çocuğun his ve duygulan harekete geçer, islam! şuur ve hassasiye­ti artar, her türlü iyiliğe yönelir, tüm problemleri çözülür, maruz kaldığı bela ve musibetler önemsiz hale gelir.

Görülmektedir ki, genel olarak insan psikolojisi yetişme döneminde, çevresindeki en güçlü şahsiyete benzemeye çalışır. Hareket ve davranışında ona özenir, onu örnek ve model olarak kabul eder. îsiamî eğitim, büyük-küçük herkesin Rasulüllah'ın (s.a.v.) şahsiyetine bağlanmasını istemektedir. Çünkü O, sağlam bir model, değişmeyen ve alternatifi olmayan bir örnektir. O, istisnasız tüm insanların en kâmili ve bütün peygamberlerin en üstünüdür.

insan ruhunun dûçâr olduğu stres ve sıkıntılar, her tarafta yaygınlaşan psikolojik ve sinirsel rahatsızlıklar, işte bu sağlam model­den uzaklaşmanın ve Allah'ın Rasulünü örnek almamanın bir neticesi­dir. Yoldan çıkmış nesillerin, bir kimlik boşluğu/bunalımı içinde yaşadıklarını, mevsimden mevsime değişen, Rabbani yol ve metoddan tamamen uzaklaşmış, sapmış ve tükenmiş aktörlerin arkasında koştuklarını, kendilerine asrın mütefekkirleri ve aydınları adını veren -ki şeytan onların kafalarına üflemekte ve beyinlerini yıkamaktadır, on­lar da bunu parlak bir fikir sanmaktadır- bazı kişilere takıldıklarım müşahade ediyoruz. Böylece gelişmekte olan çocuğun, izinden gideceği sürekli ve canlı bir şahsiyetin ne kadar önemli olduğunu-görmekteyiz. Rasûlullah'a (s.a.v.) tabi olmaktan daha faziletli bir yol var mıdır?

1. Peygamber (s.a.v.) sevgisini yerleştirmekle ilgili hadisler:

Ali'den (r.a.) rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.) şöyle bu­yurmuştur:

"Çocuklarınızı üç haslet üzerine terbiye edin: Peygambe­rinizin sevgisi, ehl-i beyt sevgisi ve Kur'an tilaveti." [31]

Enes'den (r.a.) rivayet edildiğine göre de bir adam, Rasûlullah'a (s.a.v.) "Kıyamet ne zaman (kopacak)?" sualini sormuştu. Rasûlullah (s.a.v.) "Kıyamet için ne hazırladın?" deyince, adam "Hiçbir şey. Ancak ben Allah ve Rasulünü seviyorum" dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) "sen sevdiklerinle berabersin" buyurdu.

Enes derki: "Ben Peygamber'i (s.a.v.), Ebu Bekir'i ve Ömer'i sevi­yorum. Onları sevmekle onlarla beraber olacağımı umuyorum." [32] Malumdur ki Enes, henüz on yaşında küçük bir çocukken gelmiş ve on sene Rasûlullah'a hizmet etmiştir.

2. Peygamber (s.a.v.) sevgisini çocuklara nasıl yerleştirebiliriz?

Sahabe çocuklarının hayatını; onların peygamber sevgisini nasıl kazandıklarım ve hayatlarında peygamberlerinin herşeyden önemli ve değerli varlık haline nasıl geldiğini düşündüğümüzde, onların şu sıfatlarla muttasıf olduklarını görürüz:

a) Rasûlullah'ın (s.a.v.) sesine kulak vermek ve derhal emirlerini yerine getirmek:

Şüphesiz, verilen bir emri hemen yerine getirmek fazla sevgiden kaynaklanmakta ve sevginin bir delili ve göstergesi olmaktadır, işte Ebu Talib'in oğlu Ali (k.v.)... Peygamber'in (s.a,v.) İslama davetine he­men koşmuştu... Hem de hiç bir kimseye danışmadan. Çünkü mesele, iman ve akide meselesiydi. Herkesin yöneldiği bir yönü vardır. Herke­sin tercih ettiği bir akidesi vardır. O, henüz sekiz yaşında iken hem gizli ve hem de açık safhalarında ilk islam davetiyle birlikte yaşıyordu. Hem de bir korku ve ürperti olmadan Peygamber (s.a.v.) ve zevcesi Hatice ile birlikte Mekke yollarında gizli olarak namaz kılıyordu. Birgün ba­bası Ebu Tâlib onu görmüştü. Ama Ali hiç korkmuyor ve endişe etmi­yordu.

Sonra işte Enes (r.a.)... Küçük çocukken gelmiş on sene Rasûlullah'ın (s.a.v.) hizmetinde bulunmuş, çocukların nezdinde en çok sevilen şeyden uzak kalmış, fedâkârlık etmişti. Rasûlullah'ın (s.a.v.) se­sine kulak veriyor ve emrini derhal yerine getiriyordu. Hemen oyunu bırakıyor ve O'nun emrine itaat ediyordu. Enes der ki: "Rasûlullah (s.a.v.) bana uğramıştı. Ben de çocuklarla birlikte oyun oynuyordum. Bize selam verdikten sonra beni bir işi için gönderdi."

Esasen bu, emir beklemenin de Ötesinde bir davranıştır. Sahabe­nin çocukları doğru ve gerçek sevginin doruk noktasına ulaşmıştı. Sev­gili peygamberlerinin ihtiyaçlarını gözetlerler, o konuşmadan veya birşey söylemeden hemen yerine getirirlerdi. Şüphesiz bu davranış pey­gamber sevgisinin değer ve boyutundan kaynaklanmaktaydı.

İbn Abbas der ki; Peygamber (s.a.v.) helaya girmişti. Ben de he­men abdest suyunu (hazırlayıp) yanına koymuştum. Bunun üzerine: "Bunu kim koydu?" buyurdu. Kendisine durum anlatılınca, "Allah'ım! Onu (İbn Abbas'ı) dinde derin anlayış (fekâhet) sahibi kıl" buyur­du. [33]

Enes de şöyle der: Rasûlullah (s.a.v.) helaya gelirdi. Ben ve Ensardan bir çocuk temizlik yapması için O'na bir su kabı (matara) götürürdük. [34]

Sahabe çocuklarının Rasûlullah’a (s.a.v.) bey'at etmesi de bir nevi hemen verilen bir emre koşmak demektir. Esma bint Ebi Bekr, hicret ettiğinde Abdullah b. ez-Zübeyr'e hamile idi. Küba'ya geldi ve orada Abdullah'ı doğurdu. Sonra lohusa iken tahnik[35] yapması için Rasûhıîlah'a (s.a.v.) gitti. Rasûlullah da (s.a.v.) ondan çocuğu aldı ve kucağına koydu. Sonra bir hurma istedi. Aişe der ki: Hurmayı arayıp bulmak için biraz bekledik. Nihayet Rasûlullah (s.a.v.) hurmayı çiğnedi sonra onu çocuğun ağzına attı. Böylece çocuğun midesine inen ilk şey Rasûlullah'ın (s.a.v.) tükrüğü oldu. Esma şöyle devam etti: Sonra Rasûlullah (s.a.v.) çocuğu sıvazladı, dua etti ve ona "Abdullah" ismini koydu. Abdullah yedi veya sekiz yaşında bey'at etmek üzere Rasûlullah'a (s.a.v.) geldi. Bunu ona babası Zübeyr emretmişti. Rasûlullah, çocuğun kendine doğru geldiğini görünce gülümsedi. Sonra çocuk ona bey'at etti." [36]

işte sahabe çocukları böyle peygamber sevgisiyle büyüdü. Tabii onları buna anaları ve babalan sevkediyordu. Bir kimse gençliğinde nasıl yetişmişse, ihtiyarlığında da öyle olur.

imam Nevevî, yukardaki hadis hakkında şunları söyler:

"Bu, tebrik ve teşrif (kutlama) bey'atıdır, teklif (sorumluluğu ge­rektiren mükellef olma) bey'atı değildir. Zira Abdullah, mükellef olma yaşının altındaydı. [37]

Rivayete göre, Rasûlullah (s.a,v.), Hasan, Hüseyin, Abdullah b. Abbas ve Abdullah b. ez-Zübeyr dışında bir çocuktan bey'at almadı. [38]

b) Çocukların Peygamber'e (s.a.v.) eziyet eden düşmanlarla savaş etmesi:


Abdurrahman b. Avf (r.a.) diyor ki: Bedir savaşının yapıldığı mey­danın ortasında sağ yanıma bir çocuk dikilmiş: "Amcacığım! Bana Ebu Cehl'i göster" diyordu. Abdurrahman ona: "Yavrucuğum! Ebu Cehil'den sana ne! Ne yapacaksın onu?" deyince çocuk: "Vallahi eğer onu görürsem asla bırakmayacağım. Gerçekten o, Allah'ın Rasûlü'ne eza ve­riyordu" dedi. Gördüm ki sol yanımda bir çocuk da öncekinin sorduğunu soruyordu. Sonra savaş kızışıyordu. Abdurrahman b. Avf iki çocuğa yöneliyor ve onlara şöyle diyordu: "Aradığınız adam işte şu, işte Ebu Ce­hil!" Hemen ikisi küçük kılıçlarıyla Ebu Cehil'e koşarlar. Her ikisi de Allah ve Rasûlünün düşmanına önce vurma şerefine nail olmak istiyor­du, ikisi birlikte kuvvetli bir darbe indirince Ebu Cehil yere serilir. Bunun üzerine her ikisi de müjdeyi ulaştırmak için RasulüIIah'a (s.a.v.) koşuyor ve şöyle diyorlardı: "Onu öldüren benim ya Rasulallah!" Ra-sulüllah da (s.a.v.) onlara "Kılıçlarınızı bana gösterin bakalım!" der ve gerçekten de kılıçların üzerinde kan izi görünce onlara: "Evet, her ikiniz (birlikte) onu öldürmüşsünüz" der. [39]

Doğrudan veya dolaylı olarak Rasûlullah'a (s.a.v.) dil uzatan ve eziyet veren kimselere karşı mücadele konusunda selef-i salihin çocukları da aynı yolu takib etmişlerdir.

Bahreyn sakinlerinden bir grup çocuk, ucu eğri deynekle oynanan top oyunu oynamak için çıkmışlardı. Bahreyn piskoposu da orada otu­ruyordu. Birden top piskoposun kucağına düştü ve onu tuttu. Çocuklar topu ondan ne kadar istedilerse de vermekten çekindi, içlerinden bir çocuk, ''Muhammed (s.a.v.) hakkı için istersem onu bize verirsin değil mi?" dedi ama yine -Allah lanet etsin- piskopos vermedi ve Rasulüllah'a (s.a.v.) sövdü. Bunun üzerine bütün çocuklar deynekleriyle onun üzerine geldiler ve ölünceye kadar mel'un adama vurmaya devam ettil­er. Derken bu hâdise halife Ömer b. el-Hattab'a (r.a.) götürüldü. Yemin ediyorum, Hz. Ömer, çocukların bu piskoposu öldürmelerine sevindiği kadar hiç bir fetih ve elde edilen ganimete sevinmemişti. O şöyle dedi: Artık şimdi islam izzet buldu ve güçlendi. Peygamberlerine sövülen küçük çocuklar öfkelenmişler ve zafer elde etmişlerdir. Piskoposun kanı da heder olmuştur; herhangi bir diyet sözkonusu değildir. Allah Teâlâ daha iyi bilir. [40] Müslüman bir çocuk, Rasûlullah'a (s.a.v.) kötülük eden ve sû-i edepde bulunanlardan intikam alamazsa, fasıkların ve münafıkların sözlerini ve meydana gelen olayı Rasûlullah'a (s.a.v.) ve O'ndan sonra da mü'minlere nakleder.

Tefsir kitaplarında "Andolsun, en üstün olan en alçak olanı oradan elbette çıkaracaktır" [41]ayetinin nüzul sebebi hakkında İbn Sa'd ve İbn Ishak şu hâdiseyi nakletmektedir:

Rasûlullah (s.a.v.)[42] suyun yanında iken, su almaya gelen in­sanlar da gelip toplanmıştı. O esnada Hz. Ömer'le birlikte, Ğıfar oğullarından atam çeken işçisi Cehcâh b. Mes'ud da bulunuyordu. Der­ken Cehcâh ile Avf b. el-Hazrec oğullarının müttefiki Sinan el-Cühenî birbirini sıkıştırmışlar ye kavga etmişlerdi. Sinan ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek
« Posted on: 26 Nisan 2024, 00:28:17 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek rüya tabiri,Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek mekke canlı, Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek kabe canlı yayın, Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek Üç boyutlu kuran oku Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek kuran ı kerim, Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek peygamber kıssaları,Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmek ilitam ders soruları, Peygamber s.a.v. Sevgisini Yerleştirmekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes