> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Sünnetin Delil Oluşu > Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler  (Okunma Sayısı 835 defa)
28 Mayıs 2011, 10:58:37
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 28 Mayıs 2011, 10:58:37 »



SAHABE'Yİ HADİS RİVAYETİNDEN KAÇMAYA SEVKEDEN SEBEPLER

Konuyla ilgili en ufak bir şüphe kalmaması için Sahâbe'yi hadis rivayetinden kaçınmaya ve onu yasaklamaya sevkeden sebepleri ve onlardan nakledilen haberler hakkında birtakım açıklamalarda bu­lunmak istiyoruz.

1. Sebep: Şüphe sahiplerinin, Sahâbe'nin hadis rivayetinden Kaçındığına ve çok hadis rivayetini yasakladığına dair kendisine da­yandıkları haberler, bütünüyle, ashabın hadis rivayetinden kaçındık­ları ya da buna mâni oldukları anlamına gelmez. Bunun tek sebebi, çok hadis rivayet edenlerin farkında olmadan hata etmeleri ve kendi­sinde hata edilen hadisin, kıyamete kadar (o haliyle) amel edilecek bir hüccet kabul edilme endişesidir.

Evet, çok rivayette bulunmanın böyle bir tehlikesi olabilir. Ger­çi, bu şekil bir hatada herhangi bir günah yoktur. Ancak hata sözko-nusu olan bir şeye kasden teşebbüs etmek, ileri seviyede olduğunda,nyalana teşebbüs gibi değerlendirilir. Çünkü yasak bölgenin etrafında dolaşan kimsenin, oraya girme tehlikesi vardır.

İşte bu nedenle Sahabe, rivayetten son derece sakınmış, müm­kün olduğu kadar bunu azaltmaya çalışarak ancak sıhhatinden emin oldukları hadisleri rivayet etmişlerdir. Bununla birlikte, kendilerin­den emin olabilenler, çokça rivayette bulunmuşlardır.

Onların bu korku ve endişesi, aslında sünnetin konumunu içle­rinde ne kadar büyüttüklerinin ve dinde kendisiyle amelin vâcib ol­duğunu hüccet gördüklerinin bir delilidir. Bu, aynı zamanda onlara karşı kalbimizde bir saygı oluşturmakta ve Rasûlullah'tan rivayet et­tikleri şeylerde kendilerine güven ve itminanla doldurmaktadır.

İşte, onların çok miktarda hadis rivayetinden kaçınmalarının ve bunu yasaklamalarının tek sebebinin, hataya düşme endişesi olduğu­na ve ancak güvenip itimad ettikleri haberlerle amel ederek onları naklettiklerine dair rivayetler:

İmam Ahmed, İbn Abbas'tan naklediyor: Hz. Peygamber (s.a.v), buyurdu ki: "Benden hadis rivayet ederken dikkatli olunuz. Yalnız çok iyi bildiklerinizi rivayet ediniz. Kim, kasden benim adıma yalan söylerse, Cehennemdeki yerine hazırlansın."[676]

İmam Ahmed, İbn Mâce ve ed-Dârimî, Ebû Katâde'nin şöy­le dediğini rivayet etmişlerdir: Şu minberin üzerinde Rasûlullah'm (s.a.v) şöyle dediğini işittim: "Ey insanlar! Benden çok fazla hadis rivayet etmekten sakınınız. Kim, benim adıma bir şey söylerse, ancak hak ve doğru olanı söylesin. Benim söylemediğimi bana isnad ederek r söylemiş gibi gösteren, Cehennemdeki yerine hazırlansın."[677]  Hadisi, Hâkim de rivayet etmiş ve Müslim'in şartlarını taşıdığını söylemiş­tir.'Yine İmam Ahmed, Semüre b. Cündüb tarikiyle, Hz. Peygam­ber (s.a.v)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim, yalan oldu­ğunu bile bile benden bir hadis rivayet ederse o, yalancılardan birisi­dir." Başka bir rivayetinde ise: "Çok yalan söyleyenlerden birisidir,"[678]  şeklinde geçmektedir.

Müslim, Ebû Hureyre'nin (r.a), Rasûlullah (s.a.v)'tan şu rivayetini nakleder: "Kişiye, yalan olarak her duyduğunu söylemesi yeter."[679]

İbn Abdilberr, İmam Mâlik, Ma'mer ve daha başkaları tara­fından gelen bir isnadla, "Sakife hadisesinde" Hz. Ömer'in, Cuma günü bir hutbe irâd ederek Allah'a hamd ve senadan sonra, şöyle de­diğini rivayet etmiştir: "Benim için söylenmesi mukadder olan ne varsa, hepsini söyleyeceğim. Kim, dediklerimi beller, anlar ve ezber­lerse, binitinin varabildiği yere kadar onu insanlara tebliğ etsin. Kim de belleyemeyeceğinden korkarsa onun, benim adıma yalan söyleme­sini helâl görmem. Allah Teala, Hz. Muhammed (s.a. v)'i peygamber olarak gönderdi, beraberinde bir de Kitab indirdi. Recm de O'na in­dirdiklerinin arasındadır."[680]

Yine İbn Abdilberr, Müslim b. el-Haccâc'm, Kays b. Ubâde'den şunu naklettiğini zikreder: Ömer b. el-Hattâb'ı şöyle derken işittim: "Kim, bir hadis işitir ve işittiği gibi onu rivayet ederse kurtulmuştur.”[681]

Müslim de Hz. Ömer'in: "Kişiye yalan olarak her duyduğunu söylemesi yeter," dediğini rivayet etmiştir.[682]

ibn Uleyye ise Recâ b. Ebû Seleme'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Muâviye'nin: "Hz. Ömer devrinde mevcud olan hadisleri alın. Çünkü o, insanları Rasûlullah (s.a.v)'tan (gelişigüzel) rivayette bulunmalarına karşı korkutmuştu," dediğini duydum. Bunu, ez-Zehebî de Tezkîretü'l-Huffâz''da kaydetmiştir.

İmam Ahmed ve Beyhakî, Hz. Ali'nin şu sözünü rivayet et­mişlerdir: "Rasûlullah (s.a.v)'tan bir hadis işittiğimde, Allah ondan ne kadar istifade etmemi dilemişse, ondan o kadar istifade ederdim. Ama ashâbdan birisi, Rasûlullah (s.a.v)'tan bir hadis rivayet ettiğin­de, ona yemin ettirirdim. Yemin ederse onu tasdik ederdim. Ebû Be­kir (r.a), Rasûlullah (s.a.v)'ın: Yakînen iman eden bir kul, herhangi bir günah işlediğinde güzelce temizlenir (gusül veya abdest alır), iki rek'at namaz kılarak Allah'tan bağışlanmasını isterse Allah, mutla­ka onu affeder,' buyurduğunu bana haber verdi."[683]

Beyhakî'nin, Hasen'den yaptığı bir rivayette ise Semure, şöy­le demiştir: "Rasûlullah (s.a.v)'tan, iki yerde 'sekte'yapıldığını öğren­dim. Birisi, tekbir getirdiği zaman, diğeri de sûreyi okumayı bitirdiği zamandır." Bunun üzerine İmran b. Husayn, konuyu bir mektupla Ubey b. Ka'b'a sormuş, o da Semure'nin doğru söylediğini ifade eden bir mektupla: "Semure, hadisi Rasûlullah (s.a.u)'tan işitip ez­berlemiştir," diye cevap vermiştir.[684]

İmam Ahmed, Mutarrıf b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: İmran b. Husayn, bana dedi ki: "Ey Mutarrıf! Allah'a ye­min olsun ki, isteseydim bir tek hadisi dahi tekrarlamadan, iki gün üst üste, Rasûlullah (s.a.v)'tan hadis rivayet edebilirdim. Fakat bu konuda, bende işi ağırdan alma ve çok rivayetten çekinme duygusu ağır bastı. Çünkü Rasûlullah'ın ashabından bazıları, kendileri gibi benim de görüp işittiğim birtakım hadisler rivayet ediyorlar. Aslında onlar, söyledikleri gibi değil. Sahâbe'nin hayırdan geri durmayacak­larını da biliyorum. Ama ben de onların rivayet ederken karıştırdık­ları gibi karıştırmaktan korkuyorum."

İmran, bazen de şöyle derdi: "Keşke, doğru söylediğimden emin olsam da Rasûlullah'ın şöyle şöyle dediğini işittim, diyerek size hadis nakletsem." Yine o, bazı kere de: "Rasûlullah'ı şöyle şöyle derken işittim," derdi.[685]

Müslim, Enes b. Mâlik'in (r.a) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Beni, sizlere çokça hadis rivayet etmekten, Rasûlullah'ın: 'Kim, kasden benim adıma yalan söylerse, Cehennemdeki yerine hazırlansın.'[686] sözü alıkoymaktadır."

İmam Ahmed, İbn Sîrin'in şu sözünü nakletmiştir: Enes b. Mâlik (r.a), Rasûlullah (s.a.v)'tan bir hadis rivayet ettikten sonra: "ev kemâ kale Rasûlullah yahut Rasûlullah'ın buyurduğu gibi," der­di.[687]

el-Fethu'r-Rabbânî adlı eserde, bu haberin isnadının sahih ol­duğu, bunu, Hafız Suyûtî'nin (911/1505) el-Câmiu'l-Kebîr'de zikre­dip Ebû Ya'la, Beyhakî ve ibn Asâkir'e dayandırdığını kaydetmiş­tir.

Fethu'l-Bâri'de şöyle denilmektedir: Hürmüz'ün kölesi At-kab'ın rivayetinde şöyle kaydedilmiştir: Enes (r.a): "Eğer hata yap­maktan korkmasaydım, Rasûlullah'ın söylediği daha pek çok şeyi si­ze naklederdim," dedi.[688]

Buhârî, Abdullah b. Zübeyr'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Babam Zübeyr'e: "Senin, falanca ve falanca kimseler gibi Rasûlullah'tan hadis rivayet ettiğini niçin işitmiyorum?" dedim. O da: "Ben, Rasûlullah (s.a.v)'tan hiç ayrılmış değilim. Fakat O'nun : 'Bana ya­lan isnad eden Cehennemdeki yerine hazırlansın,' buyurduğunu işit­tim," dedi.[689]

Müslim de Tavus'un şöyle dediğini rivayet etmiştir: Büşeyr b. Ka'b, İbn Abbas'a gelerek hadis rivayet etmeye başladı. İbn Abbas, ona: "Falanca falanca hadisleri bir daha tekrarla," dedi. Sonra, yine rivayete devam etti. İbn Abbas: "Şu şu hadisleri tekrarlar mısın?'' dedi. O da tekrarladı ve: "Bilemiyorum, bütün hadislerimi bildin de bir tek bunu mu tanıyamadın? Yoksa, hepsini münker buldun da yalnızca bunu mu bildin?" dedi. Bunun üzerine İbn Abbas: "Bizler, Rasûlullah'a yalan isnad edilmezken, O'ndan hadis rivayet ediyor­duk. Ne zaman ki insanlar, sağlam, çürük demeden (rivayete başla­dılar) o vakit, O'ndan hadis rivayet etmez olduk."[690]

Beyhakî, Berâ b. Azib'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Biz­ler hepimiz, Rasûlullah'ın yanında bulunup hadislerini dinleyemi-yorduk. Her birimizin birtakım iş ve uğraşıları vardı. Fakat Rasûlullah (s.a.v)'ın huzurunda bulunanlar, bulunmayanlara anla­tıyordu ve o zaman insanlar, asla yalan söylemiyordu."[691]

Yine, Beyhakî, Katâde'den gelen şu rivayete yer vermiştir: Bi­risi, Hz. Peygamber (s.a.v)'den bir hadis rivayet etti. Başka bir zât da ona: "Sen, bunu Rasûlullah'tan işittin mi?" diye sordu. O da: "Evet, bunu yalan söylemeyen birisi haber verdi. Vallahi, biz yalan söyle­mez ve yalan nedir bilmezdik," dedi.[692]

Buhârî ve Müslim, Urve b. Zübeyr'in şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: Hz. Aişe (r.h), bana: "Ey kızkardeşimin oğlu! Duyduğu­ma göre Abdullah b. Amr, hacca giderken buradan geçecekmiş, ona yetiş de sor. Çünkü o, Rasûlullah (s.a.v)'tan pek çok ilim almıştır," dedi. Ben de ona yetiştim ve Rasûlullah (s.a.v)'m bahsettiği bazı ko­nularda kendisine sorular sordum. O da bana duyduklarını anlattı. Naklettikleri arasında, şu hadis de vardı:

"Allah Teâlâ, ilmi insanlardan çekip almaz. Fakat âlimlerin ru­hunu alır. İlim de onlarla birlikte kalkar gider. Böylece insanlar ara­sında câhil önderler kalır ve bilgisizce fetva verililer. (Buhârî'de: 'Kendi görüşlerine göre fetva verirler,' şeklindedir.) Böylelikle hem kendileri sapıtır, hem de başkalarını sapıklığa sevkederler."

Bunu, Hz. Aîşe'ye söylediğim vakit, gözünde büyüdü ve onu ga­ripsedi. Sonra da: "Bunu, Rasûlullah (s.a.v)'tan işittiğini sana söyle­di ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler
« Posted on: 26 Nisan 2024, 06:36:06 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler rüya tabiri,Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler mekke canlı, Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler kabe canlı yayın, Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler Üç boyutlu kuran oku Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler kuran ı kerim, Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler peygamber kıssaları,Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebepler ilitam ders soruları, Sahabe'yi Hadis Rivayetinden Kaçmaya Sevkeden Sebeplerönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes