๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sünnet ve Bidat => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 28 Aralık 2011, 23:27:21



Konu Başlığı: Mezmum Mânâyı Îfade Eden Hadisler
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 28 Aralık 2011, 23:27:21
B- Mezmum Mânâyı Îfade Eden Hadisler[451]


- Bu tür hadislerde bid'at kelimesi kullanılmakla bir­likte, bu bid'atın özelliği de zikredilmiştir. Kelime, daha dar anlamda kullanılmıştır. O da dinle ilgili olan konularda veya Allah'ın ve Rasûlünün razı oîmadığı şeylerde diye tahsis edilmiştir. Birkaç örnek görelim:

- Hz. Aişe (r.a.)'den rivayet edilmiştir. Nebî (s.a.) şöyle buyurdu:

"Kim bizim şu işimizde (dinimizde), ondan olmayan bir şeyi ihdas ederse, o, reddedilmiştir."[452]

-  Kesir bin Abdillah bin Amr bin Avf, babasından, o da dedesinden, peygamberimizin şöyle dediğini rivayet etmiştir:

"... Kim Allah ve Rasûlünün razı olmadığı bir Bid'at çı­karırsa, insanlardan onunla amel edenlerin günahından bir misli onun üzerine yazılır, (onu işleyen) insanların güna­hından da bir şey eksilmez."[453]

- "Bid'at çıkaran hiç bir topluluk yoktur ki, onun ben­zeri bir sünneti kaldırmış olmasınlar. Senin sünnete sarılman, bid'at ihdas etmenden daha hayırlıdır."[454]

-  İbn Ömer (r.a.) den rivayet edilmiştir, şöyle dedi: "Bir gün Rasulullah (s.a.) evinden çıktı. Evinin arkasında (bir grup sahabe) Kur'an ayetleri üzerinde tartışıyorlardı. Peygamberimiz son derece öfkelendi, yanakları kıpkırmızı kesildi âdeta kan damlıyordu ve şöyle dedi:

"Ey topluluk, Kur'an ayetleri üzerinde tartışma yapmayınız. Sizden önceki ümmetler, cidal (tartışma) sebebiyle helak oldular. Muhak­kak Kur'an, ayetleri bazısı bazısın tekzip için gelmedi, bilakis tasdik eder halde geldi."[455]

Bid'at kelimesine yüklenilen ve bid'at denilince hemen akla gelen mezmum mânâ, bu gruptaki hadislerden anlaşılan mânâdır. Bu da yeni ortaya konan şeylerin, dinle ilgili olması, Kur'an'da ve sünnette meşruluğunu gerektirecek bir delilin bulunmaması, Hz. Peygamber'in onayından geçmemiş ol­ması gibi belli kayıtlarla sınırları çizilmiş şeylerdir. Yoksa or­taya çıkan her yeni durumda bid'athk aramak, bu konudaki hadisleri maksadına uygun olarak anlayamamak demektir. Yukarıda birinci grupta zikredilen hadisler de zahiren umum ifâde ediyor ise de bu mânâda yorumlanmahdır.[456]


[451] İbn Mâce, Mukaddime, 15; Müsned, IV, 105; Tirmizi, İlim, 15; Nesâî, I'deyn, 22; Dârimî, Mukaddime, 23.

[452] Buhari, Sulh, 5; Buyu’, 60; Müslim, Akdiye, 17-18; İbn Mâce, Mukaddime, 1

[453] İbn Mâce, Mukaddime, 15; Tirmizi, İlim, 16.

[454] Müsned, IV, 105.

[455] Şatıbî, l'tisam, II, 156.

[456] Ali Çelik, Kavram ve Mahiyet Olarak Sünnet ve Bid’at, Beyan Yayınları, İstanbul, 1997: 157-158.