> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Süneni Ebu Davud > Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit  (Okunma Sayısı 1624 defa)
18 Ocak 2012, 22:33:28
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 18 Ocak 2012, 22:33:28 »



3. Resûlüllah'ın (S.A.) Namaz Kıldığı Vakit Ve Namazı Kılış Şekli

 

Bu bab, Hz. Peygamberin namazlarını vaktin hangi kısımlarında ve nasıl kıldığını açıklayan hadisleri ihtiva etmektedir.[37]

 

397. ...Hz. Hüseyin'in oğlu olan Muhammed b.Amr'dan,demiş­tir ki:

Câbir'e Resûlüllah(s.a.)'ın namaz kıldığı vakitleri sorduk, şu ce­vâbı verdi:

Öğleyi zeval vaktinden sonra, ikindiyi güneş canlı (parlak) iken, akşamı güneş battığı zaman kılardı. Yatsıyı, cemaat kalabalık oldu­ğunda acele eder, az olduğunda da te'hir ederdi. Sabah namazım da alaca karanlıkta kılardı.[38]

 

Açıklama
 

Hadis-i şerifte geçen Hâeira kelimesi zeval vaktinden sonra güneşin hararetinin şiddetli olduğu zamandır. Bu kelime hecr veya hicret kökünden alınmıştır. Bu vakitte insanlar sıcağın şiddetinden do­layı çalışmayı terkettikleri için bu ad verilmiştir.

"canlı" kelimesinden maksat da güneşin hararetinin de­vam etmesi veya renginin parlaklığını muhafazası hâli   demektir.

Bu hadis-i şerifin Müslim'deki rivayetinden anlaşıldığına göre, Hz. Câ­bir'e sorulan bu soru Haccâc'ın Medine'ye geldiğinde namaz vakitlerini ge­ciktirmesi üzerine vaki olmuştur.

Bu hadis-i şerif Hz. Peygamberin öğle namazını ilk vaktinde kıldığına işaret etmektedir. Aynı manâyı ifâde eden başka hadisler olduğu gibi, Ebû Zer, Ebû Said, Ebû Hureyre ve Ebû Musa'dan rivayet edilen ve yaz ayların­da öğleyi ortalık serinleyinceye kadar te'hir etmeyi tavsiye eden hadisler de vardır Muğîre b. Şu'be'nin rivayet ettiği:

"Resûlullah (s.a.) bize öğleyi zevalden sonra kıldırdı" hadisi ile "mu­hakkak sıcağın şiddeti CehennenTin kaynamasındandır. Namazı serine bırakınız" mealindeki hadis-i şerif de bu cümledendir.

Muğîre'nin rivayeti Hz. Peygamberin öğleyi zeval vaktinden hemen sonra kılmaya itina ettiğine dâir rivayetlerin neshedildiğini göstermektedir.

Fahr-i Kâinat Efendimiz yatsı namazını da cemaatin durumuna göre bazan ilk vaktinde, bazan da geciktirerek kılardı. Efendimizin bu farklı tatbi­katı ulema arasında efdal vaktinin tayini hususunda ihtilaflara yol açmıştır. İbn Dakiki'1-îd ihtilâflar konusunda şunları söyler:

"Yatsı hakkında ulema ihtilâf etmişlerdir. Bir grup onun takdimini ef­dal görmüştür. Şafii mezhebinin zahiri budunBir grub da te'hirini efdal bu­lur. Bir kısmı ise, cemaat toplanmışsa acele etmeyi, toplanmamışsa te'hiri daha faziletli kabul etmiştir. Bu, Malikîlerden bir kavidir. Bir başka grup ise, Ramazanda ve kışın yatsıyı te'hir etmenin diğer zamanlarda erken kıl­manın daha efdal olduğu görüşünü benimsemişlerdir."

Bu konuda Hanefîlerin görüşü 393. hadisin şerhinde beyân edilmiştir.[39]

 

Bazı Hükümler
 

1. Dinin esaslarını ilim ehlinden sorup öğrenmek meşrudur.

2. Soru sorulan kişi bildiği konuda cevap vermekten kaçınmamalıdır.

3. Soru sorulan biliyorsa verdiği cevabın delilini de söylemelidir.

4. Öğle ve yatsı namazlarının dışında namazı edada acele etmelidir.

5. Cemaatin teşkili umut edilirse, namazı münferiden ilk vaktinde kılmayıp cemâati beklemek daha efdaldir.[40]

 

398. ...Ebü Berze[41]  (r.a.)den demiştir ki;

Resülullah (s.a.) öğle namazını zevalden hemen sonra, ikindiyi, bizden biri (namazdan sonra) güneşin parlaklığı devam ederken Me­dine'nin en uzak yerine gidip gelebileceği (kadar) bir zaman olduğu vakitte kılardı.[42]

(Râvîlerden Ebû Minhâl dedi ki: Ebû Berze'nin) Akşam namazı (hakkında hangi vakti söylediğini) unuttum. Yatsıyı gecenin üçte biri­ne  - (Ebû Minhal, Ebû Berze'nin) bir başka sererde: "gece yarısına kadar" dediğini söyler-  kadar geciktirmekte bir beis görmezdi. Efen­dimiz yatsı namazından önce uyumayı, sonra da konuşmayı hoş görmezdi.

Sabah namazını ise, birimizin önceden bildiği birini (gördüğün­de) tanıyabileceği bir vakitte kılar, bu namazda altmış ilâ yüz arası âyet okurdu.[43]

 

Açıklama
 

Hadis-i Şerifin Buhâri ve Müslim'de ki rivayetlerinde bâzı farklılıklar vardır. Bu farklılıklardan bazıları, hadis-i şerifin mânâsına tesir edecek biçimdedir diye hükmetmişlerdir. Ebû Dâvûd'da ikindi   namazı ile ilgili Dölümde    "İkindiyi, bizden, birisi güneş parlaklığını korurken Medine'nin en uzak yerine gidip gelebileceği bir vakitte kılardı" ifâdesi olduğu halde, bu bölü­mün Buhârî'de Abdullah b.Mübarek tarikiyle gelen rivayeti: Bizden biri güneş parlak olduğu halde Medine'nin en uzağındaki evine dönerdi" şeklindedir. Bu rivayetten anlaşılan ikindiden sonra "güneş par­laklığını korurken, bir kimsenin Medine'nin en uzak noktasındaki evine sa­dece gidebilmesinin mümkün olduğudur. Müslim'in rivayeti de aynen bu manayı ifade etmekte, ancak "döner" kelimesinin yerine “gider” kelimesi yer almaktadır. Ebû Davud'un rivayeti ise, ikindiyi kılan bir kimsenin, henüz güneş parlaklığını korurken Medine'nin en uzak noktasına hem varıp, hem de mescide geri dönebileceğini göster­mektedir. Buhâri'nin Şû'be tarikiyle yaptığı rivayet de Ebî Dâvûd'unkine mu­vafıktır.

Sarihler bu rivâyetlerdeki mana farklılıklarım izâle etmek için bir ta­kım te'villerde bulunmuşlar, neticede Ebû Davud'un rivâyetindeki "döner" kelimesinin başındaki "vav" harfini atf-ı tefsir ka­bul ederek rivayetler arasında bir uyum sağlamışlardır. Buna göre üzerinde durduğumuz cümlenin mânâsı, "İkindiyi, bizden birinin, güneş parlaklığını korurken Medine'nin en uzağına gidebileceği bir zamanda kılardı" şeklinde olacaktır.

Hadis-i şerifin sabah namazı ile ilgili bölümü de Sahih-i Müslim de "Resûlüllah sabah namazını kıldırır namazdan çıktıktan sonra insan, tanıdığı bir dostunun yüzüne bakınca onu tanırdı" Buhârî'deki Avf tarikiyle yapılan ri­vayeti ise; "Sabah namazından kişi dostunu tanıyabileceği bir zamanda ayrılırdı" şeklindedir. Bu rivayetler, bir kimsenin gördüğü bir dostunu tanı­yabileceği vaktin namazda iken değil, namazdan çıktıktan sonra olduğunu, dolayısıyle, Hz. Peygamberin sabah namazına ortalık iyice karanlık iken baş­ladığını gösterir. Ebû Davud'un rivayetinde ise, bu tanıma işinin namazdan, çıktıktan sonra olduğuna dâir herhangi bir kayıt yoktur.

Bu hadis-i şerif namaz vakitlerini tayinden başka iki nokta üzerine da­ha dikkatimizi çekmektedir;

1. Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz yatsı namazın­dan önce uyumayı, sonra da konuşmayı hoş görmezdi. Namazdan önce uyu­mayı hoş görmemesindeki hikmet, namaza uyanamama ve yatsıyı geçirme korkusu; namazdan sonra konuşmayı mekruh görmesindeki hikmet de, gü­nün son amelinin ibâdet olmasını istemesi ve teheccüd ya da sabah namazı­na uyanılmama endişesidir.

Efendimizin yatsıdan sonra konuşulmasını kerih gördüğü şeyler, Nevevî'nin beyânına göre faydasız boş lâkırdılar, Battal Gazi, Antere gibi des­tanların anlatılmasıdır. Yoksa faydalı olan şeyleri konuşmakta, ders müzâkere etmekte, dinleyenlere ibret olacak şekilde hikâye ve kıssalar anlatmakta, zevce ve çocuklarla konuşmakta beis yoktur.

Yatsı namazından önce uyumayı, Hz. Ömer'in oğlu Abdullah, İbn Ab-bas ve başka sahabiler mekruh kabul etmişlerdir. Şafiî ve Mâlikîlerin mez­hebi de budur.

İbn Mes'ûd Hz. Ali, Ebû Mûsâ ve Küfe ulemâsına göre yatsıdan önce uyumakta beis yoktur. Tahavî, "Yanında kendisim uyandıracak kimse var­sa uyumasında beis yoktur" derken, îbn Arabî bunun, namaz vakti çıkma­dan uyanabileceğini bilene caiz olduğunu söyler.

2. Resûlullah Efendimiz sabah namazında zamm-ı süre olan altmış âyetten yüz âyete kadar okurdu. Tabii bu rakamlar her zaman içn, uygula­dığı değişmez rakamlar değildir. Çünkü Efendimizin bu namazı yirmi do­kuz âyet olan Tekvîr, kırkbeş âyet olan Kaaf, yüz otuz iki âyet olan Sâffât, altmış âyetlik Rûm, doksan sekiz âyetlik Hac ve Kur'an-ı Kerim'in en kısa surelerini okuyarak kıldırdığına dâir rivayetler de vardır. Demek ki Hz. Pey­gamber zaman ve şartların durumuna göre değişik uzunlukta sûreler okuya­rak sabah namazını kıldırmıştır. Ancak çoğunlukla Efendimizin uzun sûreler okuduğu bir gerçektir.[44]

 

Bazı Hükümler
 

1. Namazları ilk vakitlerinde kılmak efdaldır.

2. Yatsı namazını gecenin ilk üçte bin veya yansına kadar te'hir etmek caizdir.

3. Yatsı namazından evvel uyumak ve maslahat olmadığı takdirde na­mazdan sonra konuşmak mekruhtur.

4. Hz. Peygamber sabah namazında kıraati uzun tutardı.[45]

[37] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi,Şamil Yayınları: 2/131.

[38] Buhârî, mevâkît II, 13, 18, 21; Müslim, mesâcid 233; Nesâî, mevâkît 15, 18.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi,Şamil Yayınları: 2/131-132.

[39] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi,Şamil Yayınları: 2/132-133.

[40] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi,Şamil Yayınları: 2/133.

[41] Ebu Berze Nadle b. Ibcyd: İslâm'ı ilk kabul edenlerdendir. Hz. Peygamberle birlikte Mekke fethinde bulunmuş, önce Medine'de daha sonra da Basra'da ikâmet etmiş Neh-revân'da Hz. Ali'nin saflarında Haricîlere karşı harb etmiştir. Horasan savaşlarına da katılmıştır. Resülullah'tan 46 hadis rivayet etmiştir. Bunların altısı Müslim'de, dördü Buhârî'de mevcuttur, ikisinde Buhârî ve Müslim müttefiktir. Esah olan görüşe göre h. 65 senesinde Nişâbûr veya Basra'da vefat etmiştir. (Bilgi için bk. Ibn Sa'd, Tabakât, IV, 298; 9, 366; Buhârî, e t-Târih u'I-kebîr. VIII, 118; Ebû Nuaym, Hilyetu'l-evliyâ II, 32; Hatîb, Tarihu Bagdfid, I, 182; lbnu'1-Esir, Üsdü'1-ğabe, II, 93; III, 268; V, 19, 146; Zchebî A'lâmu'n-nubelâ, III, 40-43; Ibn Hacer, el-İsâbe III, 556-557; Tehzîbu't-Tehzib, X, 446; Ansarî, Asr-ı Saadet (Asha...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit
« Posted on: 20 Nisan 2024, 04:03:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit rüya tabiri,Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit mekke canlı, Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit kabe canlı yayın, Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit Üç boyutlu kuran oku Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit kuran ı kerim, Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit peygamber kıssaları,Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit ilitam ders soruları, Resûlüllahın Namaz Kıldığı Vakit önlisans arapça,
Logged
27 Haziran 2018, 20:58:27
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 27 Haziran 2018, 20:58:27 »

Esselamu aleykum. Rabbim bizleri peygamber efendimizin sünnetine tabi olan ve hakkiyla vaktiyle namazını kılan ve rahmete erişen kullardan olalim inşallah. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Eylül 2023, 06:59:07
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.957


« Yanıtla #2 : 22 Eylül 2023, 06:59:07 »

Esselâmu Aleyküm Rabbim bizleri herdâim Peygamber efendimizi kendine rehber edinen kullarından eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes