๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Süneni Ebu Davud => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 17 Şubat 2012, 20:55:54



Konu Başlığı: Küçük Kırmızı Karıncaları Öldürmenin Hükmü
Gönderen: Zehibe üzerinde 17 Şubat 2012, 20:55:54

163-164. Küçük (Kırmızı) Karıncaları Öldürmenin Hükmü

 

5265... Hz. Ebu Hüreyre'den (rivayet edildiğine göre) Peygamber (s.a. şöyle buyurmuştur:

"Peygamberlerden birisi bir ağaç altına indî de kendisini (orada) bir karınca ısırdı. Bunun üzerine (yanında bulunan kimselerden eşya-sı)nı (oradan çekmelerini) istedi. Bu emir üzerine (eşyası) ağacın al­tından çıkarıldı. Sonra o karınca hakkında emir verdi de derhal (yu­vası) yakıldı. Bunun üzerine (yüce) Allah kendisine; *o birtek karın­calı) yaksaydin ya?' diye vahy buyurdu."[410]

 

5266... Hz. Ebu Hüreyre'nin Rasûlullah (s.a.)'dan (rivayet ettiğine gö­re) Peygamberlerden birini bir karınca ısırmış da emir vererek karıncanın yuvasını yaktırmış. Bunun üzerine Allah O'na: "Seni bir karınca ısırdı diye ümmetlerden teşbihte bulunan bir ümmeti helak mi ettin?" diye vahy buyurmuştur.[411]

 

Açıklama
 

Zerr: Küçük ve kırmızı karınca demektir. Nitekim yüce Allah; “şüpnesîz ki Allah, hiç kimseye zer­re kadar zulmetmez..."[412] âyet-i kerimesinde zerr bu manada kullanıl­mıştır.[413]

Kelebâzî'nin Meâni'l-Âsâr'daki, el-Hakimü't-Tirmizî'nin Nevadiru'l Usûl'deki Kurtubinin de Tefsirindeki açıklamasına göre söz konusu karınca yuvasını yakan Peygamber Musa aleyhisseîânıdır.

Ulemanın beyanına göre bu hadis o peygamberin şeriatında karınca Öl­dürmenin caiz olduğuna ve yakmak suretiyle öldürmenin de meşru bulun­duğuna hamledilmiştir. Çünkü Cenab-ı Hak o peygamberi öldürmek ve yakmak işini neden yaptı diye muaheze etmemiş, bir karıncadan fazlasını yaktığı için mesul tutmuştur.

"Bir tek karınca yaksaydın ya!" cümlesinden murad, yalnız seni ısı­ran karıncayı yaksaydın ya! cinayeti işleyen oydu, diğerlerinin kabahati yoktu, demektir.

Bizim şeriatımızda diri diriye bir hayvanı diri diri yakmak caiz değil­dir. Çünkü, Peygamber (s.a.):

"Ateşle Allah'dan başka kimse azab edemez" buyurmuştur. Bu ha­dis meşhurdur. Karıncayı yakmadan öldürmek de caiz değildir.

İbn Abbas (r.a.)'dan rivayet olunan bir hadiste: "Peygamber (s.a.) dört hayvanın öldürülmesini yasak etti: Bunlar karınca, an, hüdhüd ve göçmen kuşudur" denilmiştir. Mezkur hadisi Ebu Davud, Buharî'nin şartı üzere sahih bir isnadla rivayet etmiştir.

Hadis-i şerif karıncanın ve bütün hayvanların teşbih ettiğine delildir. İbnu'1-Tin: "Bu da karıncayı yakmak caiz değildir diyenlere delildir" di­yor. İbn Habib, karınca yakmayı caiz görülmüştür. Karınca ve diğer can­lıları yakmak ancak zaruret icab ettiği takdirde caiz olabilir. Bugün birçok yerlerde tarlalarda anızın yakılması dinen düşünülecek bir meseledir. Zi­ra yanan anızla birlikte milyonlarca karınca ve sair haşeratın da telef ol­duğunda şüphe yoktur. İşittiğimize göre, bundan elde edilen faide cüz'i bir gübre yerini tutması imiş. Binaenaleyh, zaruret derecesini bulmayan bu işe dinen cevaz verilmez.[414]

BezIü'I-Mechud yazarının açıklamasına göre "Begavî" zerr denilen küçük kırmızı karıncaları öldürmenin caiz olduğunu söylemiştir. Kadı lyaz'da "mevzumuzu teşkil eden bu hadis-i şerif, insana eziyet veren her hayvanı öldürmenin caiz olduğuna delalet eder" demiştir.[415]

Şafiî ulemasından Dümeyrî'nin açıklamasına göre mevzumuzu teşkil eden bu hadis-i şeriflerde anlatılan olayın şöyle bir sebebi varmış: "Musa aleyhisselâm, Allahü teâlâ hazretlerine, âsî kulların günahları yüzünden onlarla beraber itaatkâr kulları da helak etmesinin sebebini sormuş, ondan sonra çıkmış olduğu bir yolculukta maruz kaldığı aşırı bir sıcak yüzünden bir ağacın altına sığınmış. Orada uykuya dalmış. Uyurken bir karınca ken­disini ısırarak tatlı uykusundan uyandırmış. Bunun üzerine, o ağacı ateşe vererek onun altında bulunan karınca yuvasındaki karıncaların hepsini ce­zalandırmıştır. Allah teâlâ hazretleri de: "Niçin karıncaların hepsini ce­zalandırdın? Onlardan sadece birini cezalandırsaydin" buyurarak Hz. Musa'nın sorusunu cevaplandırmış. Yüce Allah bu cevabıyîa işlenen gü­nahlardan dolayı inen umumî musibetlerin kıyamet gününde itaatli kullar için rahmet, bereket ve taharet, asi kullar için de bir şerr, hikmet ve azab olduğunu açıklamıştır. Metinde: "Ne olur bu karıncaların hepsini değil de sadece seni ısıran karıncayı öldürseydin ya?" buyurulması insana eziyeti dokunmuş olsun olmasın kırmızı küçük karıncaları öldürmenin caizliğine delalet eder."[416]

 

5267... (Hz. Abdullah) ibn Abbas (r.a.)'den (rivayet edildiğine göre) Peygamber (s.a.) hayvanlardan dördünü öldürmeyi yasaklamıştır: "Ka­rınca, balansı, çavuşkuşu ve göçeğen kuşu."[417]

 

Açıklama
 

Şafiî alimlerinden Dümeyrî'nin açıklamasına göre,bu jjg^jş.j şerifte öldürülmesi yasaklanmış olan ka­rıncadan maksat, Hattabî'nin ve Begavî'nin dediği gibi "Süleymanî" denilen büyük karıncalardır. Bir önceki hadis-i şerifte geçen küçük kırmızı karıncalar değildir. Bilindiği gibi onları öldürmek caizdir.

İmam Malik'e göre karıncayı öldürmek mekruhtur. Ancak zararından kurtulmak için öldürmekten başka çare kalmazsa o zaman öldürülebilir,

İbn Ebi Zeyd'e göre ise zarar verdikten sonra karıncayı öldürmekte bir sakınca yoktur.[418]

Balansını öldürmenin yasaklanmasının sebebi ise ondaki yarardır. Gö­çeğen kuşu ile çavuşkuşunun öldürülme yasağının sebebine gelince bu iki kuşun etini haram kılmaktır. Çünkü bir hayvanı öldürmek yasaklandığı ve bu yasaklama zarar ve yararla ilgili olmadığı zaman etini haram kılmak için olur.[419]

 

5268... (Abdurrahman ibn Abdillah'm) babasından; demiştir ki: Rasû-lullah (s.a.)'le birlikte bir seferde idik. Bir ihtiyacını gidermek için (biz­den) ayrılmıştı. (O sırada) iki yavrusuyla birlikte bir serçe kuşu gördük ve iki yavrusunu da yakaladık. (Ana) kuş geldi ve üzerimizde kanatlarını ge­rerek uçmaya başladı. Derken Peygamber (s.a.) geldi ve: "Bu hayvanı yavrusu sebebiyle bu musibete kim uğrattı? Haydi yavrusunu ona geri verin" dedi ve (bir de) Bizim yakmış olduğumuz bir karınca yuvası gördü. Bunun üzerine:

Bunu kim yaktı? diye sordu.

Biz (yaktık), cevabını verdik.

Ateşle cezalandırmak ateşin rabbinden başkasına yakışmaz, bu­yurdu.[420]

 

Açıklama
 

Bu hadis-i şerif de bir önceki hadis gibi canlıları ateşle azabetmenin ve kuş yavrularını yakalayarak annelerini üzmenin caiz olmadığını ifade etmektedir.

Bu hadis daha önce cihad bölümünde, düşmanı yakarak cezalandırma­nın keraheti babında da geçmişti.[421]

 

[410] Müslim, selam 149.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/626.

[411] Buharî, cihad 153, Nesaî, sayd 38, İbn Mâce, sayd 10; Ahmed b. Hanbel, II, 403.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/626.

[412] Nisa (4), 40.

[413] İbn İbrahim tere, Hayatu'l-Hayvan, II, 9.

[414] Davudoğlu, A. Sahih-i Müslim Terceme ve Şerhi, IX, 699.

[415] Bezlu'l-Mechud, XX, 206.

[416] A. İbn İbrahim, a.g.e. 11,258.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/627-628.

[417] İbn Mâce, sayd 10; Darimî, edahi 26; Ahmed b. Hanbel, I, 332, 347.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/628.

[418] A. İbn İbrahim, a.g.e. II, 259.

[419] Hatipoğlu, H., Sünen-i İbn-i Mace Terceme ve Şerhi, VIII, 583.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/628-629.

[420] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/629-630.

[421] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 16/630.