๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Süneni Ebu Davud => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 10 Kasım 2011, 19:01:23



Konu Başlığı: Kişinin Bütün Malını Sadaka Olarak Vermesi
Gönderen: Zehibe üzerinde 10 Kasım 2011, 19:01:23
39. Kişinin Bütün Malını Sadaka Olarak Vermesi (Caiz Midir?)

 

1673. ...Câbir b. Abdullah el-Ensârî (r.a.)'den; demiştir ki:

Resûlullah (s.a.)'in yanındaydık, bir adam yumurta kadar bir altın getirip şöyle dedi:

Ya Resûlullah! Bunu maden ocağında buldum. Al, bu sada­kadır. Bundan başka bir şeyim yok.

Resûlullah (s.a.), ondan yüz çevirdi. Sonra o adam,. Resûlullah (s.a.)'a sağ tarafından geldi, aynı şeyleri söyledi. Resûlullah (s.a.) yine ondan yüz çevirdi. Sonra ona sol tarafından geldi. Resûlullah (s.a.) yine ondan yüz çevirdi. Sonunda arkasından geldi bu sefer Resûlullah (s.a.), onu aldı ve adama attı. Eğer ona değseydi incitirdi veya yaralardı. Arkasından Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu:

"Biriniz, sahib olduğu şeyi getirip: "-Bu sadakadır" diyor, sonra da oturup insanlara avuç açıyor. Sadakanın en faziletlisi, fazla mal­dan verilenidir.”[323]

 

Açıklama
 

Peygamber (s.a.)'in, o adamdan yüz çevirmesi, onun durumunda olanların mallarının tümünü sadaka olarak vermelerinin doğru bir hareket olmadığına işaret etmek içindir. Adam işaret­ten anlamayınca Peygamber (s.a.), ona sözle söylemiştir.[324]

 

Bazı Hükümler
 

1. Maldan ihtiyaç kadarı bırakıldıktan sonra sadaka vermek daha erdaıdır.

2. İşlerin yürütülmesinde ifrat ve tefrite düşülmemelidir.

3. Devlet başkanı, bütün malını sadaka olarak veren kişinin, fakirliğe dayanamayacağını bilirse, sadakayı sahibine iade eder.

4. İnancı zayıf olan kişinin malının tümünü sadaka olarak vermesi mekruhtur. Çünkü böyle bir kimse fakirliğe mâruz kalır, sadaka verdiğine pişman olur. Böylece hem malından olur, hem de sevaptan mahrum kalır. Ama Ebû Bekir (r.a.) gibi inancı sağlam olan kişilerin, mallarının tama­mını sadaka olarak vermeleri mekruh değildir. Bunun için Ebû Bekir (r.a.) tüm malını sadaka olarak verdiği zaman Resûlullah (s.a.) ona ses çıkar­mamıştır.

Bu hadisin, senedinde Muhammed b. İshak'ın alması sebebiyle zayıf olduğu söylenmiştir.[325]

 

1674. ...Bir önceki hadisi Abdullah b. İdris, Muhammed b. İs-hak'tan aynı sened ve mana ile rivayet etmiş ve (Resûlullah'ın sözüne):

"Bizden malını al, bizim ona ihtiyacımız yok" ibaresini ilâve etmiştir.[326]

 

1675. ...Abdullah b. Sa'd'dan rivayet edildiğine göre Ebû Said el-Hudrî'yi şöyle söylerken işitmiştir:

Bir adam mescide girdi. Resûlullah (s.a.) oradakilere elbise tasadduk etmelerini emretti. Onlar da tasaddukta bulundular. Bu­nun üzerine Resûlullah (s.a.), o adama onlardan ikisinin verilmesini emretti, sonra sadaka vermeye teşvik etti. O adam da gelip iki elbi­seden birini tesadduk etti. Resûlullah (s.a.) ona bağırdı ve:

"Elbiseni al" dedi.[327]

 

Açıklama
 

Bu hadisin Sünen-i Nesâî'deki rivayeti şöyledir: Ebû Said el-Hudrî'den şöyle rivayet edilmiştir:

Bir adam Resûlullah (s.a.) cuma günü hutbe irâde ederken mescide girdi. Resûlullah (s.a.) ona; "iki rekat namaz kıl," dedi. O adam ikinci cuma Resûlullah (s.a.) hutbe okurken geldi. Resûlullah yine; "iki rekat namaz kıl," dedi. Üçüncü cuma tekrar geldi. Resûlullah (s.a.); "iki rekat namaz kıl" dedikten sonra (cemaate); "tasaddukta bulunun" dedi. Onlar da tasaddukta bulundular. Resûlullah (s.a.) ona iki elbise verdi. Daha sonra Resûlullah (s.a.), yine, "tasaddukta bulunun" dedi. O adam da o iki elbi­seden birini tasadduk etti. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.) şöyle buyurdu:

"Şuna bakın, o mescide kötü bir kılıkta girdi ona dikkat edip tasad­dukta bulunmanızı bekledim. Yapmadınız. Ben "tasaddukta bulunun" de­dim. Siz tasaddukta bulundunuz. Ben de ona iki elbise verdim. Daha son­ra yine "tasaddukta bulunun" dedim. Peşinden o iki elbisesinden birini tasadduk etti. Elbiseni al!" dedi ve onu azarladı.[328]

 

Bazı Hükümler
 

1. Kişinin muhtaç olduğu şeyi tasadduk etmesi mekruhtur.

2. Devlet başkanı, kişinin muhtaç olduğu şeyi sadaka olarak verdiğini görürse, onu geri çevirmelidir.[329]

 

1676.  ...Ebû Hüreyre'den; demiştir ki:

Resûlullah (s.a.):

"Sadakanın en hayırlısı, geride zenginlik bırakan -veya bol mal­dan verilen- sadakadır. Tasadduka, bakmakla yükümlü olduğun kim­selerden başla." diye buyurmuştur.[330]

 

Açıklama
 

Kişinin malının bir kısmım sadaka olarak verip de ihtiyacına yetecek kadarını bırakması, 1673 no'lu hadiste de açıklandığı üzere tüm malını verip başkalarına el açıp yük olmasından daha iyidir.

Bu hadisin râvilerinden birisi, "geride zenginlik bırakan" sözü ile "bol maldan verilen sadaka" sözünden, hangisini duyduğu hususunda şüphe etmiştir.

"Bakmakla yükümlü olduğun kimselerden başla" sözünden maksat, kişinin, önce üzerine nafakası vâcib olanların ihtiyaçlarını karşılayıp onla­rı başkalarına muhtaç etmemesi ve ondan sonra başkalarına tasaddukta bulunmasını sağlamaktır.[331]

 

Bazı Hükümler
 

1. Malın tümünü tasadduk etmek mekruhtur.

2. Nafaka ve benzen konularda önceliğe riayet

edilmesi gerekir. Sıralamada önce kendi nefsi, sonra aile fertleri gelmeli­dir. Bulûğ çağına erip de mal ve kazancı olmayan çocukların nafakası konusunda âlimler ihtilâf etmişlerdir:

a. Bazı âlimlere göre çocukların her durumda nafakaları babalarına aittir.

b. Cumhura göre erkek çocuklar baliğ oluncaya, kız çocuklar da evleninceye kadar nafakaları babalarına aittir. Ancak bunlardan kötürüm­lük veya hastalıktan dolayı kazanç elde edemeyenlerin nafakaları yine ba­balarına aittir.[332]

[323] Hâkim, el-Müstedrek, I, 413.

   Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/305-306.

[324] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/306.

[325] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/306.

[326] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/306.

[327] Nesâî, zekât 55.

   Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/306-307.   

[328] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/307.

[329] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/307.

[330] Buhârî, zekât 18, nafakât 2; Müslim, zekât 95; Nesâî, zekât 53, 60; Dârimî, zekât 21, 22.

    Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/308.

[331] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/308.

[332] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 6/308.



Konu Başlığı: Ynt: Kişinin Bütün Malını Sadaka Olarak Vermesi
Gönderen: Zeynep 8D üzerinde 10 Aralık 2014, 19:19:28
Esselamu Aleyküm ;
Sadakanın bolluk içindeyken verilmesi daha doğrudur. Ve tüm malımızın hepsini vermemiz mekruhtur. Ancak ve ancak imanımız kuvvetli ve güçlü ise (Ebu Bekir (r.a.) gibi) o zaman malımızın tümünü sadaka olarak verebiliriz. İmanı güçlü olmayan bir yoksulluğa düşünce sadaka verdiğine pişman olabilir o zaman hem fakir hem de yaptığı ibadetin sevabından olur. Ayrıca elinde olanı da sadaka olarak vermek (yani muhtaç olduğun şeyi vermek) doğru değildir.